2 Ekim 2018'de İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda katledilen Washington Post yazarı muhalif Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Türkiye’deki davası kapansa da cinayete ilişkin tartışmalar sürüyor.
Kaşıkçı'nın 2 Ekim 2018’de İstanbul’daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'nda katledilmesi, Türkiye ve Suudi Arabistan arasında krize yol açmıştı. Cinayetten 3,5 yıl sonra Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan’a devredilmesi tartışma yaratırken, hemen ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan Riyad'a giderek Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la bir araya gelmişti.
'TÜRKİYE'NİN DELİLLERİ AÇIKLAMASINI BEKLEDİK'
Gazetecinin eşi Henan Kaşıkçı, İngiliz Guardian gazetesinde yayınlanan yazısında Türkiye'nin cinayetle ilgili elindeki kanıtları kendisine vermesini istedi. Sözcü'nün aktardığına göre eşi için adalet savaşını sürdürdüğünü belirten Kaçıkçı, cinayetle ilgili kanıtları içeren eşinin cep telefonları, bilgisayarı ve tabletinin Türkiye devletinin elinde olduğunu ve bunları istediğini yazdı.
Ölümünden önce eşiyle görüşmelerinin sürekli takip edildiğini kaydeden Henan Kaşıkçı, cinayetle ilgili Türkiye'de dava sürerken eşine ait cihazlardaki kanıtların açıklanmasını beklediğini ama bunun gerçekleşmediğini, davanın da hiçbir açıklama yapılmadan kapatıldığını belirtti.
'EŞİMİN CİHAZLARINI BİZZAT ERDOĞAN’DAN RİCA ETTİM'
Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan aracılığıyla eşine ait cihazları Türkiye'den istediklerini, kendisinin de doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ricada bulunduğunu kaydeden Kaşıkçı bir yanıt alamadıklarını anlattı.
ABD istihbaratından da bu konuda yardım istediğini de yazan Henan Kaşıkçı, davadan vazgeçen Türkiye'nin eşine ait cihazları kendisine teslim etmesi gerektiğini belirtti.