Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İranlı mevkidaşı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile Ankara'da bir araya geldi. İki bakan, görüşmelerinin ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi. İran Dışişleri Bakanı Abdullahiyan, şunları kaydetti:
“90 dakikadan fazla bir süredir de Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ile ikili ve bölgesel ve uluslararası konular hakkında istişarelerde bulunduk.
"BAZI BATILI ÜLKELERİN UKRAYNA SAVAŞI ÜZERİNDEN İRAN İSLAM CUMHURİYETİ’NİN MAHKUM ETMEK ÇABALARINI REDDEDİYORUZ"
Bölgesel konularda biz her zaman Türk kardeşlerimizle istişare içerisindeyiz, hemfikiriz. Şam ile Ankara arasındaki ilişkilerin değişime uğramasından da büyük memnuniyet duyuyoruz. İran İslam Cumhuriyeti’nin geçmişten bugüne kadar bu doğrultuda gösterdiği çabayla neticeye vardığını görmek bizi de memnun etmektedir. Biz, Ankara ve Şam arasındaki herhangi bir gelişmenin bölgemizin, bu ülkelerin ve bizim ülkemizin yararına olduğunu düşünüyoruz. İran İslam Cumhuriyeti olarak da bu iki ülkeyle olan yakın ilişkisini göz önünde bulundurarak bizler de bir an önce bu amaca ulaşmak için elimizden geleni yapacağız.
Ukrayna’daki gelişmeler hakkında da istişarelerde bulunduk. İran İslam Cumhuriyeti’nin Ukrayna savaşı ile ilgili tutumu en üst düzeyde beyan edilmiştir. Biz, her zaman savaşa karşıyız ve çözümün siyasi yoldan aranmasından yanayız. Bazı Batılı ülkelerin Ukrayna savaşı üzerinden İran İslam Cumhuriyeti’nin mahkum etmek çabalarını da reddediyoruz.
"AFGANİSTAN’DAKİ GEÇİCİ HÜKÜMETİN KADINLARIN VE KIZLARIN EĞİTİMİNİ ENGELLEMESİ VE YASAKLANMASINI KESİNLİKLE İSLAM DİNİNE KARŞI VE AYKIRI OLARAK GÖRÜYORUZ"
Afganistan’daki geçici hükümetin kadınların ve kızların eğitimini engellemesi ve yasaklanmasını kesinlikle İslam dinine karşı ve aykırı olarak görüyoruz. Bunu her zaman vurguluyoruz ki Afganistan’da bir kapsayıcı hükümetin oluşması gereklidir. Bu ancak Afganistan’ın durumunun düzelmesi için bir yardım olacaktır.”
"İRAN İSLAM CUMHURİYETİ’NDE KADINLAR ÇOK YÜKSEK BİR ÖZGÜRLÜK VE HAKLARA SAHİPLER"
İran Dışişleri Bakanı Abdullahiyan, 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin İran'ın başkenti Tahran'da ahlak polisi tarafından “başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesi” ile gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetmesini takiben başlayan protestolar ve İran’da kadın haklarına ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
“İran İslam Cumhuriyeti’nde kadınlar çok yüksek bir özgürlük ve haklara sahipler. Bir İranlı kızın doğal ölümü ile gözünü dünyaya kapatması esasen hepimizi büyük üzüntüye boğdu. Ama gerçek şu ki yabancı güçlerin müdahalesiyle ve sosyal medya ile Batılı basının da desteği ve çabalarıyla esasen güvenlik ve özel amaçlar ile İran İslam Cumhuriyeti aleyhinde bir komplo ve girişimde bulunuldu. Batı, dünyada ve bölgemizde kadın haklarının savunucusu olduğunu iddia ediyorsa neden bir Filistinli Hristiyan gazeteci Şirin Hanım’ın Siyonist rejiminin eliyle ölümüne karşı çıkmadı? Neden Amerika ve Batı’nın Irak’ta, Afganistan’da, Suriye’de ve hatta Yemen’deki girişimleri sayesinde ölen birçok kadın ve çocuğun hakları için bir tepki göstermediler? İran İslam Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti, bölgemizde en güçlü demokrasiye sahip olan iki ülkedir.”