İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘Zor Anında İBB Yanında’ kampanyası kapsamında Büyük İstanbul Otogarı’nda açılan, Geçici Barınma Merkezi’nde inceleme yaptı. "Devletin bu kapsamdaki kişilere sunduğu bazı olanaklar var. Çünkü mülteci, sığınmacı konusu, ne yazık ki sadece merkezi idare tarafından yönetilmektedir." diyen İmamoğlu, "Biz, bu konuda ne bir bütçeye sahibiz ne de bir yetkiye sahibiz. Keşke olsa. Yerel yönetimle dayanışma içerisinde olduklarında daha hızlı çözüm bulunabileceğini ben birçok yerde dile getirdim. Ama şu anki hükümetin tercihi böyle. O zaman varsa öyle bir durum, hemen orada vatandaşımızın bakımları yine yapılacak, ihtiyaçları giderilecek ve ilgili kuruma nakledilecek ya da onlardan destek istenecek, buradaki konaklama sürecinden sonra." diye konuştu.
İmamoğlu, benzer alanların sayısını artıracaklarını belirterek, "Sokakta kalan, yaşayan binlerce vatandaşımıza soğuk kış koşullarında destek oluyoruz. İstanbul'daki bütün vatandaşlarımız duysun ki hangi konu olursa olsun, zor anında İstanbul Büyükşehir Belediyesi yanında. Vatandaşımız, köyüne gitmek istiyorsa, memleketine gitmek istiyorsa, çaresizlik içindeyse maddi desteğini güçlü bir şekilde yapacağız. Vatandaşımızı köyüne yollayacağız” dedi.
İmamoğlu, kış aylarında Anadolu’da kapanan yollar nedeniyle gecikmeli sefer yapan şehirlerarası otobüslerin yolcularına ve sokakta yaşayan vatandaşlara hizmet verecek merkezde bugün incelemelerde bulundu. İmamoğlu, hizmete alınan alanla ilgili değerlendirmelerini de merkezin yemekhanesinde yaptı.
İmamoğlu şunları söyledi:
"SOKAKTA YAŞAYAN BİNLERCE VATANDAŞIMIZA SOĞUK KIŞ KOŞULLARINDA DESTEK OLUYORUZ"
İstanbul Büyükşehir Belediyemizin evsiz vatandaşlarımıza dönük; ağırlandığı, yemeklerini yedikleri, misafir olarak kaldıkları, vakit geçirdikleri bir alanı geziyoruz. Büyük İstanbul Otogarı'nın hemen içerisinde böyle bir konaklama merkezinin olması çok önemli. Sokakta kalan, yaşayan binlerce vatandaşımıza soğuk kış koşullarında destek oluyoruz, kendi yerlerimizde oluyoruz. Bazen yetmiyor, farklı otellere naklediyoruz, oralarda konaklatıyoruz. Tabii devletimizin başka kurumları da konaklama konusunda desteklerini yapıyorlar. Ama sürdürülebilir ve anlamlı, sonuca erişen bir mekanizmayı kurmak bizim için kıymetli. Burada tam da bunu yapıyoruz. Böyle bir merkez oluşturuyoruz.
Saha çalışmaları sırasında rastladığım çok sayıda vatandaşı bu tarz alanlara yönlendirdim. Ne yaşadıklarını ne istediklerini de anlatıyorlar. Dolayısıyla diyorum ki bir; buraya geldiğinde önce onu biri dinleyecek. İki; kalmak mı istiyor, kalacak zaten. Üç; ihtiyaçlarını görecek. Tıraş olacak, bakımını yapacak vesaire. Dört; bir kısım sağlıkla ilgili konuları muayene edilecek. Onlar bir elden geçirilecek. Eğer acil bir şey varsa başka yere nakledilecek. Ama burada, belli koşullarda dinlendirilip giderilecek bir koşul varsa o halledilecek.
"VATANDAŞIMIZ KÖYÜNE GİTMEK İSTİYORSA, MADDİ DESTEĞİNİ GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE YAPACAĞIZ"
Onun dışında beşincisi; buraya gelen bizim vatandaşımız, köyüne gitmek istiyorsa, memleketine gitmek istiyorsa, çaresizlik içindeyse maddi desteğini güçlü bir şekilde yapacağız. Vatandaşımızı köyüne yollayacağız. Hazır yanımızda da otogarımız var, otogarımızla birlikte yollayacağız. Giyimi kuşamı yoksa; montudur, pantolonudur, ayakkabısıdır, belli ihtiyaçlarıdır, gidereceğiz. Devletin eli sıcaktır. Devletin mekanı yuvadır. O duyguyu yansıtmak için, sokakta kalan vatandaşlarımız için elimizden geleni yapacağız. Sadece onlar mı? Değil. Yoğun bir miktarda mülteci ve sığınmacı nüfusun sokakta yaşadığını görüyorum. Onlara da aynı özeni, aynı sıcaklığı burada göstereceğiz. Bakımlarını gidereceğiz.
"YEREL YÖNETİMLE DAYANIŞMA, DAHA HIZLI ÇÖZÜM GETİRİR"
Devletin bu kapsamdaki kişilere sunduğu bazı olanaklar var. Çünkü mülteci, sığınmacı konusu, ne yazık ki sadece merkezi idare tarafından yönetilmektedir. Biz, bu konuda ne bir bütçeye sahibiz ne de bir yetkiye sahibiz. Keşke olsa. Yerel yönetimle dayanışma içerisinde olduklarında daha hızlı çözüm bulunabileceğini ben birçok yerde dile getirdim. Ama şu anki hükümetin tercihi böyle. O zaman varsa öyle bir durum, hemen orada vatandaşımızın bakımları yine yapılacak, ihtiyaçları giderilecek ve ilgili kuruma nakledilecek ya da onlardan destek istenecek, buradaki konaklama sürecinden sonra.
"SAVRUK BİR ALAN DÜZENİNİ GİDERECEĞİZ"
Bir talimat daha verdim. Özellikle belli lokasyonlarda; örneğin Taksim civarı, örneğin Aksaray bölgesi, bir tane de Anadolu Yakası'nda olmak kaydıyla sadece lojistiğini ve diyaloğu sürdürecek bir merkezin oluşması şart. Yani geldi, konuşuldu, nakledilme yeri oldu, bazı ihtiyaçları hızlıca giderildi. Belki bazı tetkikler yapıldı. Yani ‘Ben nereye gideceğim, ne yapabilirim’ demeyecek. O mahallelerin muhtarları bunu bilecek, ilçe başkanlarımız bunu bilecek, siyasi partiler bunu bilecek, kurumlar, kuruluşlar da bilecek; ‘Hemen şuraya, adrese’ diye gönderebilecek. Yani savruk bir alan düzenini gidereceğiz hızlıca. Bu lojistik alanları da hızlıca harekete geçirmiş olacağız. Mekanlarımız var. Sadece orada tertipli, düzenli bir alan tanzimi ve oraya deneyimli, aynı zamanda bu konuda uzman arkadaşlarımızın görevlendirilmesiyle bunları sonuçlandırabiliriz diye düşünüyorum. Şu anda açılan bu merkez ve diğer merkezlerimizin bu olgunlukta kışa hazır hale getirilmesi bizim için kıymetli. Diyoruz ki; İstanbul'daki bütün vatandaşlarımız duysun ki hangi konu olursa olsun, zor anında İstanbul Büyükşehir Belediyesi yanında."
MERKEZ, 46 YETİŞKİN VE 8 ÇOCUK AĞIRLAMA KAPASİTESİNE SAHİP
İBB'den verilen bilgiye göre; Geçici Barınma Merkezi, bin metrekare kullanım ve 500 metrekare bahçe alanı ile hizmet verecek. Merkezde, 6 ranzalı oda, 2 aile odası, 2 sosyalleşme alanı, 80 kişilik yemekhane, hizmet ofisi, psikolojik destek odası, çocuk etkinlik odası, çamaşırhane, berber, personel giyim ve depo olmak üzere toplam 19 farklı birim bulunuyor. 46 yetişkin ve 8 çocuk ağırlama kapasitesine sahip olan merkez, kış hizmetleri kapsamında yatılı, diğer zamanlar ise gündüz geçici barınma hizmeti verecek. Belirlenen saat aralıklarında, çamaşırhane hizmeti ile vatandaşların giysilerinin, yatak çarşaflarının ve havluların yıkanması-kurutulması ve ütülenmesi sağlanacak, ihtiyaç sahiplerine yeni kıyafetler verilecek.