İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB), 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın Topkapı’daki anıt mezarının yanında yaptığı “Turgut Özal Anı Mekânı” bugün yapılan törenle hizmete girdi. Açılış törenine Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Turgut Özal’ın eşi Semra Özal ve oğlu Ahmet Özal da katıldı.
'TAHRİBATI GİDERMEK İÇİN HEP BİRLİKTE ÇALIŞIYORUZ'
Törende konuşan İmamoğlu, Cumhuriyetin ikinci yüzyılına adım atmak için heyecanla gün saydıklarını belirterek “Baktığımızda, geride bıraktığımız yüzyılda çok şeyler başardık” dedi.
İmamoğlu, şunları söyledi:
"Ben özellikle Cumhuriyetin ilk yıllarında doğmuş devlet büyüklerimizi, devlet insanlarımızı, ‘Cumhuriyetimizin ilk çocukları’ diye nitelendiriyorum. Onlar çok özel insanlar, iz bıraktılar. Güzel hizmetler bıraktılar. Cumhuriyetten aldığımız kuvvet ve ilhamla çağdaş bir ülke, güçlü bir demokrasi kurduk. Milli iradenin egemenliğine, hukukun üstünlüğüne dayalı bir düzen inşa ettik. Hiçbir şeyi kolay başarmadık. Çok partili hayata geçiş ve parlamenter sistemin yerleşme sürecinin sancılarını yaşadık. Darbelerle, darbe girişimleriyle hep birlikte mücadele ettik. Bugün de mücadele etmeye devam ediyoruz. Cumhuriyetimizin bir asırdır yürüdüğü yolu değiştirmeye niyetli bir zihniyetin açtığı tahribatı gidermek için hep birlikte çalışıyoruz. Devletimizin kurumsal yapısına, demokrasimize ve toplumsal birliğimize zararlı olacak her şeyi bertaraf etmek ve gidermek için çabalıyoruz.
'MİLLET İTTİFAKI HEPİMİZİN ÖZLEM DUYDUĞU O BÜYÜK UZLAŞMA'
Bu çabanın simgeleştiği Millet İttifakı, Türkiye’nin en geniş, en kapsayıcı tarihi bir siyasal buluşmanın adresidir. Millet İttifakı, bu ülkenin ana siyasi akımlarını içinde barındırır. Millet İttifakı, hepimizin özlem duyduğu o büyük uzlaşmadır. Bu sebeple yalnız 6 partinin seçmenleriyle sınırlı kalmamış, siyasi yelpazenin, her kesiminden insanın ortak Cumhurbaşkanı Adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu etrafında buluşturulabilmiştir. Millet İttifakı, toplumun en geniş ortak paydaları üzerinde yükselen, ortak akla dayalı bir siyaset anlayışının temsilcisidir. 8. Cumhurbaşkanımız rahmetli Turgut Özal da kendi döneminde benzeri bir siyaset anlayışına sahipti. Dört eğilimi birleştirmek olarak tanımladığı bir yaklaşımla birbirinden çok farklı siyasi kesimleri ülke çıkarı ve toplumsal huzur adına buluşturmayı hedeflemiştir. Rahmetli Turgut Özal, bu ülke için önemli hizmetler yapmış çok değerli bir devlet insanıydı. Bugünlerde çok aradığımız bu hoşgörüsü, eleştiri ve mizaha tahammülü olan kıymetli bir insandı. İsmini taşıyan bu anı mekânının rahmetli Turgut Özal’ın hatırasını yaşatmak, icraatlarını hatırlatmak ve o günleri hepimize anımsatmak adına önemli bir işleri olacağına inanıyorum.
'SİYASETİ TANIMAMA İLK FIRSAT OLAN ÖZAL’IN RÜZGARIYDI'
Rahmetli Turgut Özal Anıt Mezarı’nın yanında oluşturulan alanda yer alan sergi ve toplantı mekânları, yakın tarihimizi öğrenmek, anlamak isteyen gençler ve o dönemi yeniden düşürmek isteyen herkes için değerli fırsatlar sunacaktır. Anı mekânında yer alan Turgut Özal hatıra sergisinde Özal’ın hayatı, görsel malzemeler ağırlıklı olmak üzere kronolojik olarak anlatılmaktadır. Anı sergisinde dönemlere göre fotoğrafları, kısa filmler, bir kısa belgesel ve Özal ailesinden gelen kişisel evraklarıyla eşyaları bulunuyor. 8. Cumhurbaşkanımız merhum Turgut Özal’ı saygı ve rahmetle anıyorum. Ben çocuk yaştayken belki de siyaseti ilk tanımama fırsat olan Anavatan Partisi ve rahmetli Turgut Özal’ın rüzgarıydı. Benim de babam kendisine Trabzon’da yol arkadaşlığı yapmıştır. Çok uzun bir siyaset yaşamı olmamıştır ama çok bağlılıkla o dönemin mücadelesi içerisinde olmuş, her ne kadar evin içine siyaseti yansıtmamış olsa da elbette biz de etkilenmiştik.
'ÖZAL, 12 YAŞIMDAYKEN YÜZÜMÜ OKŞADI'
Bir anımla sözlerime son vermek istiyorum. 1983 seçimlerinde inşaat malzemesi işi yapan ailemin iş yerinde, kamyonu yüklemiş ve evimize doğru sahil yolundan kamyonla giderken bir şoför, bir çalışanımız ve de ben de bir çalışan olarak araçta bulunurken yol tıkanmıştı. Büyük bir gürültüyle orada durakalmıştık. 10- 15 dakika sonra birisi geldi. ‘Özal’ın konvoyu var’ dedi. Ben de onu duyar duymaz hiç şoföre bir şey demeden 12 yaşında bir çocuk olarak arabadan indim ve yaklaşık 300- 400 metre koşarak konvoyun en önündeki rahmetli Özal’ın otobüsünü gördüm. 12 yaşında bir çocuk olarak artık nasıl bir kıvraklıkla başarmışsam otobüsün önüne kadar geldim. Kendisini görmek istemiştim. O ara öndeki camdan selamlıyordu. Önü kesilmiş olunca Trabzon’un Faroz diye meşhur mahallesinde bir de lastikler yakılmış, horonlar oynanıyor. Tabii o horona rahmetli Özal davet ediliyor. Ben de önden bakıyorum. O kalabalıkta tam kendimi arabanın kapısının önünde buldum ve aşağıya indi. Muhtemelen küçük bir çocuk olarak görünce de yüzümü okşadı. Sonra hâliyle, çok uzun boylu bir korumasının sert bir müdahalesiyle kenara doğru itildim. Sonrasında bu koruması yanılmıyorsam Adana milletvekili olmuştu, Musa Bey.
'KILIÇDAROĞLU’NA YÖNLENDİRMESİNDEN DOLAYI TEŞEKKÜR EDİYORUM'
Dolayısıyla rahmetli Özal’la temas etmemiş birisi değilim. Her ne kadar ailemden birisi merkez ilçe başkanlığı yapmış olsa da Trabzon’da yan yana gelmiş, hafiften yanağımı okşamıştı. Bugün, yıllar Sonra İstanbul’da belediye başkanı olmak ve rahmetli Özal’ın anıt mezarının karşısında böyle bir müzeyi tesis etmek, işte bize aslında Cumhuriyetin kazanımlarının bir özetidir. Hem rahmetli Özal’ı minnetle, saygıyla anıyorum hem de bu şansı bize veren çok kıymetli Semra Özal Hanımefendi’ye ve ailesine teşekkür ediyor, ilk inşaat anından itibaren bu ana kadar ilgisini hiç esirgemeyip inşaat hâlinde de burayı ziyaret eden çok kıymetli Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na da ilgisinden ve bizi yönlendirmesinden dolayı teşekkür ediyor ve ismini taşıyan bu mekânın ülkemiz ve demokrasimiz adına iyiliklere, güzelliklere vesile olmasını diliyor, hepinize sevgi ve saygılar sunuyorum.”