Meclis İklim Değişikliğini Araştırma Komisyonu'na daha önce sunum yapan Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, iklim değişikliğinin turizme etkileriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Prof. Dr. Levent Kurnaz, "Biz turizmi geçmiş yüzyılın düşünceleriyle değerlendiriyoruz. Mesela yazın çok sıcak olduğunda turist ülkemize gelir ve kumsalda yatar. Bu düşünceler yavaş yavaş değişmek zorunda çünkü iklim değişiyor. Türkiye'de öyle zamanlar olacak ki sıcaklık ve nemden dolayı güneşe çıkamayacağız. Hatta bu yüzyılın sonunda Antalya'da neredeyse ölümcül derecede sıcaklar görülecek. Aynı şekilde İzmir, Marmaris, Adana ve Alanya'da da bu ölümcül sıcaklıklar görülecek. Şu an çocuklarımızı dışarıya bırakıyoruz. Haziran ayının sonundan eylülün başına kadar çocuklar sokaklarda serbestçe oyun oynuyor. Ancak ileride o çocukları klimalı alanlarda tutmak zorunda kalacağız. Dolayısıyla bütün yaşam stillerimizi iklim değişikliğine göre ayarlamamız zorundayız" dedi.
"ARTIK İNSANLAR ARALIK AYINDA DENİZE GİRECEK"
Alışkanlıklarımızın yüzde yüz değişmesi gerektiğini belirten, Prof. Dr. Kurnaz, "Bundan 80 sene sonra İstanbul'da yaşayanlar yaz turizm için Antalya, İzmir ve Bodrum'a gidemeyecek ve insanlar denize aralık ayından girmeye başlayacak. Biz yaz aylarında turizm yapmaya devam etmek istiyorsak yayla turizme yönelmemiz gerekir. Artık tatil yapmaya aralık ayında Antalya'ya, haziran ayında Erzurum'a gideceğiz. Çünkü haziran, temmuz ve ağustos aylarında Antalya'da yaşamak imkansız olacak. Şu an için bizler soğuktan kaçıyoruz, ancak ileride sıcaktan kaçacağız. Bundan sonra yazın kumsal turizmi olmayacak. Şimdiden turizmcilere Karadeniz'e yatırım yapmasını öneriyorum" diye konuştu.
Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz
"YÜKSEK NEMDE YAŞAMAK MÜMKÜN DEĞİL"
Yüzde 100 nem ve 35 derece sıcaklıkta olduğu zaman yaşamanın bile mümkün olmayacağını söyleyen Prof. Dr. Kurnaz, "Sıcaklığın artmasından daha çok nemin artması önemli. Hem sıcaklık hem nem üst üste bindiği zaman insanların yaşaması zorlaşıyor. Dolayısıyla bizim de yapacağımız şey sıcaklığa ve neme uyum sağlamak olacak. Çünkü sıcaklık açısından baktığımızda ıslak termometre 35 diye bir kavram var. Bu kavram hem sıcaklık hem de nemin karışımıdır. 'Hiç mi Urfa'da bu kadar sıcaklık olmuyor' diyenler var. Onlara olmadığını söylemek istiyorum. Dünyada bu sıcaklıklar henüz hiç görülmedi" ifadelerini kullandı.
"DOLU VE HORTUM İÇİN TARİHİ ESERLERİN KORUNMASI GEREKİYOR"
Prof. Dr. Kurnaz, "İklim değişikliği açısından baktığımızda şu an da olan şeyler olmaya devam edecek. Yalnız şiddetlenecek ve süresi uzayacak ve şimdiye kadar görülmedik yerlere yayılacak. Yani şimdiye kadar dolu ve hortumu görmediğimiz yerlerde de dolu ve hortum göreceğiz. Görülen yerlerde de bunların şiddeti artacak. Özellikle hortum ve dolularda tarihi eserlerin korunması gerekecek" dedi.
İklim krizinin her sene beklenmedik şeyler getirdiğini vurgulayan Prof. Dr. Kurnaz, "Bu beklenmedik şeylerden bir tanesi de çok büyük ihtimalle İstanbul Boğazı'nda yaşanacak değişmeler olacak. Bir noktadan sonra denize bakmak istemez hale geleceğiz. Bir de önümüzdeki 80 sene içerisinde boğazlardaki deniz seviyesi 1 metre kadar yükselecek ve boğazın görüntüsü tamamen değişecek" dedi.