Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Mardin Derik Ovası Sulaması', "Midyat-Nusaybin Yolu", "Ömerli ve Dargeçit Doğal gaz Verme" ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış törenine katılarak dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkan ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada verilen siyasi yasak ve 2 yıl hapis cezası sonrasında gözler 6 Aralık 1997'de Siirt'te düzenlenen mitingde usta edebiyatçı Ziya Gökalp'ın 'Asker Duası' şiirini okuması nedeniyle "halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği" gerekçesiyle açılan davada 10 ay hapis cezasına çarptırılan ve 26 Mart 1999'da girdiği cezaevinde dört ay on gün kaldıktan sonra 24 Temmuz 1999'da tahliye edilen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çevrilmişti.
ERDOĞAN, İMAMOĞLU'NA VERİLEN YASAK HAKKINDA SESSİZLİĞİNİ BOZDU
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen siyasi yasak ve 2 yıl hapis cezası hakkında sessizliğini bozdu. 'Hayatımız yasaklarla mücadele ile geçti' diyen Erdoğan, İBB Başkanı İmamoğlu'na verilen 2 yıl hapis cezası hakkında şunları söyledi:
"Mahkeme kararı üzerinden kopartılan fırtınanın gerisinde faşist bir zihniyet var. Konu bir şahsın, hakimlere hakaret ettiği iddiasıyla aldığı mahkumiyet kararından ibaret. Siyasi tartışma yok. Taht oyunlarını bizim üzerimizden yürütmek istiyorlar. Tablo nettir. Anayasa'nın 138'nci maddesine göre hakimler görevlerini bağımsız olarak kanuna ve hukuka uygun şekilde yaparlar. Ben söylemiyorum, Anayasa'nın 138. maddesi söylüyor. Her kararı beğenmek zorunda değiliz. Bizim de beğenmediğimiz, eleştirdiğimiz kararlar olmuştur. Bu kimseye kararları tanımama hakkı vermez. Hayatımız yasaklarla mücadele ile geçti. Çözümü daima millette, milli iradede bulduk. Milli iradenin gücünün dışında bir çözüm aramadık.
ORTADA GELEN BİR YASAK VEYA BİTEN YARGI SÜRECİ YOK
Karşımıza bir isim çıkaramadılar. Masadaki herkesin kafasında bir başka hesap ve niyetin olduğu cümle alemin malumudur. Birileri bir mahkeme kararını bahane ederek masadaki hesabı bizim üzerimizden kendi lehine çevirmeye çalışıyor. Bu tek parti faşizmi artığı zihniyetin milletimizden kendini tiksindiren durumu budur. Hep başkalarının sırtından iktidar rüyası görme hastalığından bir türlü kurtulamadılar. Ortada gelen bir yasak veya biten yargı süreci yok. Önce istinaf sonra Yargıtay'a gidecek. Mahkemenin eksiği veya hatası varsa orada gerekli düzenlemeler yapılabilir."