Konya Büyükşehir Belediyesi’ne ait Sahipsiz Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’ndeki vahşet ve Eskişehir'de bir hayvan barınağında sayıları 100'ü aştığı belirtilen yasaklı ırk köpeklerin ölümü yürekleri dağlarken, devamlı nefret körüklenen hayvanlara yönelik şiddetin sonu gelmiyor. Son olarak İstanbul'da bir hayvan koruma gönüllüsü, Ümraniye Belediyesi'ne ait Sahipsiz Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'ndeki hayvanların uyutulduğunu ileri sürdü.
Evrensel'den Eylem Nazlıer'in haberine göre gönüllü, barınağa getirilen hayvanlarla ilgilenilmediğini, hayvanların elverişsiz koşullara maruz bırakıldığını ve acı çekerek öldüklerini ifade etti. Ümraniye Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü'ndeki bir görevli ise, "İddialar doğru değil. Bütün hayvanseverler geçen hafta geldi, müdür bey gezdirdi, dolaştırdı. İddialar yalan" dedi.
'BARINAK KAPASİTESİNİ AŞTI'
Ümraniye’de yaşayan ve ismini vermek istemeyen bir mahalle sakini, hayvanına çip takmayan, kayıt ettirmeyenlere para cezası verileceğinin söylenmesinin ardından hayvanların sokaklara terk edildiğini belirterek “Ben düzenli olarak barınağa gelip gidiyorum. Bu süreçten sonra barınağa hayvan terk edilmeye başlandı ve terk edilen ‘yasaklı ırk’ların çıkışı, sahiplendirilmesi kesinlikle yasak. Bizim barınağın kapasitesi de çok fazla değil. Bu terk etmelerden sonra barınak kapasitesini aştı. 5-10 tane pitbull gibi ‘yasaklı ırk’ diye tabir edilen hayvanı bir arada tutmak zorunda kaldılar. Barınak ortamı zaten hayvanları strese sokuyor yani en uysal hayvan bile o ortamda saldırgan olabiliyor. Hayvanlar birbirini parçalamaya başladı" ifadelerini kullandı.
'KIŞIN SOĞUKTAN ÖLÜYORLAR, ISITMA SİSTEMİ YOK'
Hayvanların uyutulduğunu iddia eden mahalleli, "Hayvanlar birbirini öldürüyor. Yeri genişletelim, bir şekilde çözüm bulalım dedik ama duyduğumuza göre baskı yapılınca yetkililerin ‘saldırgan’ olanları uyuttuğunu öğrendik. Kışın soğuktan ölüyorlar çünkü ısıtma sistemi yok. Kavgada birbirlerini parçaladıkları için ölen hayvanlar da var. Bu gerçekten vahşet, çözüm üretilmesi lazım” dedi.
'DIŞKI İÇİNDE YATIYORLAR, DIŞKILARI DA KANLI'
Düzenli olarak barınağa gittiğini belirten bir hayvan koruma gönüllüsü ise hayvanların kötü bir ortamda kaldığını “Burası kedi ve köpeklerin geçici bakımevi; hayvanların kısırlaştırıldığı, tedavilerinin yapıldığı bir yer. Bütün bunlardan sonra hayvanın alındığı yere bırakılması lazım ama yasa gereği ‘yasaklı ırk’lar da var. Ben belirli aralıklarla gidiyorum. Ziyaret saatinde gittiğimiz halde padokların içinde fazlasıyla dışkı var, hayvanlar dışkılarının içinde yatıyor ve dışkıları da kanlı. Hayvanların yatacakları sıcak bir alan yok, ıslak fayansların üzerinde yatıyorlar, kuru zemin yok” ifadeleriyle anlattı.
Gittiklerinde bir köpeğin öldüğünü gördüklerini, yetkililere sorduklarında da "Pitbullar saldırgan, birbirlerini öldürüyor" yanıtını aldıklarını söyleyen hayvan koruma gönüllüsü, “Peki neden kimse buna engel olmuyor? Kimse müdahale etmemiş. Birbirlerini öldürmeleri izleniyor. Bu bir vahşet. Hayvan barınakları ölüm kamplarına dönüşmüş durumda” dedi.
ESKİ ÇALIŞAN DA 'HAYVANLARA BAKMIYORLAR' DEMİŞTİ
Geçtiğimiz haftalarda Cumhuriyet Gazetesi'nden Şeyda Öztürk'e konuşan eski bir barınak çalışanı, çeşitli nedenlerle barınağa getirilen hayvanlarla ilgilenilmediğini, hayvanların acı çekerek öldüğünü ve birçok hayvanın uyutulduğunu söylemişti.
Barınakta iki yıla yakın görev yaptığını belirten eski çalışan, hayvanların gördüğü kötü muameleyi görüntüleyerek “Bu işe 2021’de taşeron işçi olarak başladım. Yaşananlardan sonra psikolojik olarak çöküş yaşadım. Çünkü barınakta hayvanlar acı çekerek ölüyor” demişti. Yaralı gelen hayvanlarla ilgilenen kimsenin olmadığını belirten eski çalışan, “Burada göreve başladığımda barınağa yaralı hayvanlar geldiğini gördüm. Mesela trafik kazası geçirmiş bir köpek. Hayvan günlerce bağırıyor, acı çekiyor. Sonra da kendiliğinden ölüyor. Barınakta ilgilenen kimse yok” demişti.
'İĞNEYLE UYUTUYORLARDI'
Uzun süre barınakta yaşayan sağlıklı hayvanların ise uyutularak öldürüldüğünü aktaran eski çalışan “Normalde uyutma işlemini yapan görevli namaz kılacağını söyleyip orada görevi bu olmayan bir arkadaşa iğneleri veriyordu. Ertesi gün gelip baktığımda ise hayvanlar ölmüş oluyordu. Bu ölü hayvanları çöpe atıyorlar. Durumu fark edip arkadaşı uyardım ama işten atılma korkusu var. Öte yandan, uyutma işlemini zorla yapan arkadaşa da ‘Bu senin görevin’ demişler” şeklinde konuşmuştu.