FOX TV'de İlker Karagöz'un sunduğu Çalar Saat programında açıklamalarda bulunan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın altılı masadaki partilere 'dönün' çağrısı için konuştu. "Erdoğan yanına yeni ortaklar arıyor. Bizim altılı masanın partilerinden bir partiyi denedi olmadı. İkinci partiyi denedi olmuyor. Bakalım altılı masadaki partilerden kime, nasıl bir şey yapacak. Belli ki ortağından memnun değil." diyen Babacan, kimsenin bu kadar büyük yanlışın ve hatanın içine ortak olarak girmek istemediğini belirtti.
TÜİK'in saat 10.00'da açıklayacağı enflasyon rakamlarından önce değerlendirmelerde bulunan Babacan, "TÜİK'in açıkladığının hiçbir kıymeti yok. Gerçek enflasyonun en az yüzde 200 olduğuna herkes mutabık." dedi.
Babacan'ın açıklamaları şu şekilde:
Geçen ay ki rakam yüzde 158 enflasyon Cumhuriyet tarihinin en yüksek rakamı. Türkiye böyle bir enflasyonu hiçbir zaman görmedi. Son 24 yılın en büyük enflasyonu. Bunlar TÜİK'in açıkladığı rakamlar. Herkes biliyor ki TÜİK'in açıkladığı rakamlardan çok daha büyük enflasyon var Türkiye'de.
TÜİK'in açıkladığının hiçbir kıymeti yok. Gerçek enflasyonun en az yüzde 200 olduğuna herkes mutabık. Şöyle kendine bir üst baş alan en temel gıda için marketleri pazarı gezen herkes görüyor ki şuan enflasyon yüzde 200. 1 lira olan olmuş 3 lira.
KEPÇEYLE HERKESİN CEBİNDEN ALINDI, KAŞIKLA ZAM VERİLDİ
Son iki yıldır sabit gelirli vatandaşlarımızın satın alma gücünde çok derin bir kayıp var. Enflasyon yoluyla büyük bir kepçeyle herkesin cebinden önce bir alındı sonra TÜİK'in açıkladığı uydurma düşük enflasyonla geri kaşıkla herkese zam veriliyor. Kepçeyle alınan satın alma gücü tekrar kaşıkla dağıtılmaya çalışılıyor. Sabit gelirli kim varsa çok büyük bir refah kaybı yaşamakta.
Türkiye'de mutlu olan bir kesim var zaten parası olanlar. Zaten parası olan kesime hükümet bu yıl 650 milyar liralık daha transfer yapıyor. Hangi isim altında yapıyor. Faiz ve kur farkı. Kur Korumalı Mevduat diye bir şey uydurdular biliyorsunuz. Rahmetli Özal'ın gençlere vasiyetimdir. Asla ülkeye bu zararı sokmayın dediği kendini uyanık zannedenlerin dalaveresidir dediği bir sistemi 40 sene sonra Kur Korumalı Mevduat diye uygulamaya başladılar.
ENFLASYON YOLUYLA YAPILMIŞ BİR HIRSIZLIKTIR
“Türkiye’deki en büyük faiz lobisi iktidardır. Gelmiş geçmiş en yüksek faizi 2022’de ödemiştir. Meclis’te görüşülen bütçede de 566 milyar faiz ödeyeceğini beyan etmiştir. Onun için sermayenin millî gelirden aldığı pay yükseliyor, iş gücünün aldığı pay düşüyor. Ekonomiden sadece sermaye daha çok pay alıyorsa bu sosyal devlet değildir. Bu, enflasyon yoluyla yapılmış bir hırsızlıktır.”
‘YENİ ORTAK BULSA BU ORTAĞI KENARA KOYMAK İSTEYEBİLİR’
“Sayın Erdoğan yanına yeni ortaklar arıyor. Bizim altılı masanın partilerinden bir partiyi denedi olmadı. İkinci partiyi denedi olmuyor. Bakalım altılı masadaki partilerden kime, nasıl bir şey yapacak. Belli ki ortağından memnun değil. Yeni bir ortak bulsa belki bu ortağı kenara koymak isteyebilir önümüzdeki seçimlerde. Onu da bulamıyor. Kimse bu kadar büyük yanlışın ve hatanın içine ortak olarak girmek istemiyor. Bana göre mecburi bir ortaklık söz konusu. Artık birbirlerine katlanacaklar.”
‘BAHÇELİ’NİN YASA DIŞI BİR ÇEVRESİ VAR’
“Bahçeli’nin hukuk dışı, yasa dışı bir çevresi var. Hapisten çıkarttıklarıyla poz veriyor. Öyle bir halka var etrafında. Ülkeyi bu hale getiren Sayın Erdoğan. Hukuksuzluğu göz yuman, yasa dışı suç örgütlerine kapıyı aralık bırakan, onlarla ortağı üzerinden iş birliği yapan kendisi.”
‘‘ŞUNU YAP’ DEDİĞİNİZDE ÇUVALLIYORLAR’
“Sayın Erdoğan, Sayın Bahçeli durmadan ‘Yeni anayasa yapacağız’ diyor. Ortada bir şey yok. Laf üretiyorlar. İş üretmeye gelince beceremiyorlar. ‘Haydi şunu yap’ dediğinizde çuvallıyorlar.”
‘ESKİDEN MUHALEFET SADECE ELEŞTİRİRDİ’
“DEVA Partisi olarak 22 alanda seçimlerden sonra kurulacak hükûmetin programını ve uygulama planını hazırlamaya başladık. Eskiden muhalefet sadece eleştirirdi. ‘Hükûmet yanlış yapıyor’ derdi. ’Sen ne yapacaksın’ denildiğinde ‘Bana oy ver seçildiğimde yapacağım’ derdi. Türkiye’de muhalefetin kültürü değişiyor ve DEVA Partisi olarak buna önemli bir katkımız olduğunu düşünüyorum. ‘Varlığımız, milletimizin varlığına armağan olsun’ dedik eylem planlarını ortaya koyduk.”
‘PARTİ İÇİ İSTİŞARE SÜRECİNİ BAŞLATACAĞIZ’
“(Cumhurbaşkanı adayı) Havuzu çok geniş tutuyoruz. Hiçbir ismi dışlamıyoruz. Arkadaşlarımıza ‘Zamanı geliyor, herkes bir zihin egzersizi yapmaya başlasın’ dedim. Parti içi bir istişare sürecini başlatacağız.”
‘VATANDAŞIN PEYNİR-EKMEĞİ KARŞILAYACAK GÜCÜ YOK’
“Türkiye’de et tüketimi 1 yılda yarı yarıya azaldı. Çünkü et çok pahalı. Eşzamanlı olarak 1 kilo peynirin fiyatı, 1 kilo etin fiyatını geçti. Şimdi yandaş medya kuruluşları ‘Peynir zaten sağlığa zararlıymış, yemeyiverin’ diyor. Bu, vatandaşın aklıyla alay etmektir. Hiçbir şey bulamazsan karnını peynir-ekmekle doyurursun. Ekmeğin fiyatı ülkenin çoğu yerinde 5 lira olmuş, peynirin fiyatı eti geçmiş. Artık vatandaşımızın peynir ekmeği karşılayacak gücü bile yok.”
‘ETİN, SÜTÜN, BUĞDAYIN, ŞEKERİN FİYATINI HÜKÛMET BELİRLİYOR’
“Karkas etin, sütün, buğdayın, şekerin fiyatını hükûmet belirliyor. Ana ürünlerin fiyatını hükûmet belirliyor. Hepsine zam gelmiş durumda. Marketler o fiyata sattığı zaman da ‘Marketler enflasyona sebep oluyor. Memlekete ihanet ediyorlar’ diye marketleri düşman gösteriyorlar.”
‘TARIM KREDİ’YE HANGİ MÜFETTİŞLERİ GÖNDERECEK?’
“Zincir marketlere denetim yolluyorlar, baskın yapıyorlar, kapatıyorlar. Sanki döviz kurunu patlatan, taban fiyatları belirleyen zincir marketler. Kendi marketleriyle arada yüzde 1 bile fark yok. Sayın Erdoğan Tarım Kredi’ye hangi müfettişleri gönderecek? Fiyatlar üç aşağı beş yukarı aynı.”
‘MERKEZ BANKASI PARA YAKMA FIRINI OLARAK KULLANILIYOR’
“Merkez Bankası para yakma fırını olarak kullanılıyor. Arka kapıdan ne kadar döviz sattıklarını da açıklamıyorlar. Sattıkları rakamın 250 milyar doları geçtiğini hesap ediyoruz. Sayın Erdoğan kapı kapı borç para istiyor. Suudi Arabistan’a, BAE’ye, Katar’a gidiyor, ‘Borç ver’ diyor. Borç aldıkları parayı da arka kapıdan yakıyorlar.”
‘PARACIKLAR GELİYOR DİYE SARIP SARMALAMALAR…’
“Birleşik Arap Emirlikleri, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünün finansörü olmakla suçlanıyordu. ‘Paracıklar geliyor’ diye Cumhurbaşkanı bir yandan, İçişleri Bakanı bir yandan ayaklarına gitmeler, sarıp sarmalamalar… Gerçekten çok yazık.”