ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915 olaylarına "Ermeni Soykırımı" demesine Ankara Barosu tepki gösterdi. Baro tarafından yapılan açıklamada, "Hukuki olarak soykırım suçunun işlenip işlenmediğine bu konuda yetkili ulusal ya da uluslararası mahkemeler karar verebilir" ifadelerine yer verildi.
"HERHANGİ BİR MAHKEME KARARI YOK"
Ankara Barosu'nun açıklamasının devamı şöyle:
“Tarihin siyasi çıkarlara göre yeniden yontulma çabasından ibaret olup, tarih ve uluslararası hukuk nezdinde hiçbir anlam taşımamaktadır. Yaratılmaya çalışılan soykırım suçu, uluslararası hukukta 1948 tarihli Soykırım Suçunun Önlenmesine ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme ile tanımlanmıştır. Bu anlamda, hukuki olarak soykırım suçunun işlenip işlenmediğine bu konuda yetkili ulusal ya da uluslararası mahkemeler karar verebilir. 1915 olaylarına ilişkin bu kapsamda verilmiş herhangi bir mahkeme kararı bulunmamaktadır.
AİHM’NİN PERİNÇEK KARARI HATIRLATILDI
Bilindiği üzere Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Perinçek-İsviçre kararında ifade özgürlüğünün ihlal edildiğinin tespitine karar vermiştir. Bu kararın, ifade özgürlüğüne ilişkin hak ihlali tespitinin yanında asıl önemi soykırımın bir hukuk kavramı ve suç tanımı olduğunu, soykırım suçunun varlığına ancak yetkili mahkemelerin karar verebileceğini, bireylerin ya da kurumların bir olaya ilişkin soykırım hükmü veremeyeceğini, 1915 olaylarının ‘soykırım’olduğuna ilişkin yetkili mahkemelerce verilmiş bir karar bulunmadığını ortaya koyması ve bu kapsamda soykırım değerlendirmesi yapılamayacağını saptamasıdır.
“ULUSLARARASI HUKUKUN BÜTÜN KAZANIMLARI HİÇE SAYILDI”
Dünya devletlerinin bir arada olmasını sağlayan uluslararası hukuktur ve evrensel hukuk ilkelerinin yanı sıra pek çok sözleşme ile devletlerin tabi olacağı kurallar belirlenmiştir. Gelinen noktada; uluslararası hukukun bütün kazanımları hiçe sayılarak siyasi saiklerle yapılan soykırım söylemlerinin kabulü mümkün değildir. Dayanağı her zaman hukuk olan savunma makamının temsilcileri olarak ülkemizin bu konuda yıpratılmasına ve her yıl siyasi tehditlere maruz bırakılmasına sessiz kalmayacağımızı ulusal ve uluslararası kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.”