2011’de Türkiye’de 58 bin kişi vardı. Dört yıl sonra en fazla mülteci barındıran ülke oldu. Düzensiz gelenlerle birlikte bu sayı 6 milyonu aşıyor. Hiçbir ülke bunun üstesinden gelemez. Seçmenlerin Suriyelilere bakışını sorduk. CHP’lilerde istemeyenler yüzde 85 ise AK Parti’ye oy verenlerde bu oran yüzde 75... Ankete katılanların yüzde 85’i Suriyelilerin izole olması, yani kamplarda kalması gerektiğini belirtiyor. ‘Bir arada yaşayalım’ diyenler yüzde 15 bile değil.
GERİ GÖNDERME HAYAL, 10 YILDAN SONRA YÜZ KİŞİDEN ÜÇÜ DÖNÜYOR
Geri gönderme konusunda iktidar da muhalefet de hayal içinde. Toplumda bir karşılığı olmasına rağmen iki yaklaşımın da hayata geçmesi mümkün değil. Bilimsel verilere göre aradan 10 yıl geçtikten sonra geri dönenlerin sayısı yüzde 3’ü geçmiyor. Suriye politikası Türkiye’yi çekim merkezi haline getirdi. Pakistanlılar, Afganlar Avrupa’ya gidecek bir yol olarak gördü. Gitmezsek kalırız düşüncesine girdiler. 2019’da Türkiye’ye 200 binin üzerinde Afgan girdi.
İKTİDARA ‘KOMŞU OLAN BİZ MİYİZ’ TEPKİSİ
Kılıçdaroğlu: Avrupa liderleri ‘Sığınmacı sorununu Türkiye’yle halletmeliyiz’ demeye başladı. Neden İran’la değil de Türkiye’yle konuşalım diyor? Komşu değiliz, neden biz? İktidar ‘Taliban’la konuşacağım’ diyor. Afganistan’la aramızda 2.940 km mesafe var. Sığınmacı İran’dan geliyor, neden İran yerine Taliban’la konuşuyorsun? Yeni sığınmacılar getirecek hiçbir anlaşmaya imza atamayacaksın Erdoğan.
YA SINIR GÜVENLİĞİ YOK YA GİZLİ ANLAŞMA VAR
Babacan iki kritik başlıkta değerlendirmelerde bulundu: (Kabil havalimanı görevi) Mevcut tablo hükümetin ne kadar büyük hesap hatası yaptığını gösterdi. Kapalı kapılar ardında yürütülen sürecin sonucunu görüyoruz maalesef.
(Afgan göçü) Ya hükümet sınır güveliğini sağlayamıyor ya da gizli bir pazarlık sonucu on binler kabul ediliyor. Ne olursa olsun gördüklerimiz kabul edilebilir değil.
TALİBAN'DAN YÖNETMEN KURTARMA OPERASYONU
Taliban’ın ilerleyişinde yaşanan korkuyu sosyal medyadan haykıran Afgan yönetmen Sahra Kerimi’nin “Bizi öldürmeye geliyorlar” çığlığı dünyada gündem oldu. Kerimi, Türk büyükelçiliğinin de aralarında bulunduğu üç ülke temsilciliğinin desteğiyle ülkeden çıkarıldı. Twitter’dan teşekkür mesajı paylaşan Kerimi güvende olduğunu duyurdu.
KABİL'DE KAÇIŞ PENŞİR'DE DİRENİŞ ÇAĞRISI
Afganistan’da korku içindeki sivillerin başkentten kaçış çabası sürerken dünyaya yönelik ılımlı mesajlar veren Taliban kadınlara da yönetime katılma çağrısı yaptı.
‘Efsane komutan’ olarak anılan ve suikastle öldürülen Ahmet Şah Mesud’un oğlu Ahmed Mesud’un ise Taliban’ın giremediği babasının ‘kalesi’ Penşir’de direniş başlatmak için harekete geçtiği belirtildi. Öte yandan kaos tablosunun sorumlusu olarak gösterilen Beyaz Saray okların hedefine otururken Biden “Liderleri kaçtı, ordu savaşmayı denemedi bile” diyerek devrik yönetimi suçladı. Dışişleri Sözcüsü Ned Price da “Doha’daki görüşmeye devam ediyoruz. Tutumumuz Taliban’ın eylemlerine bağlı olacak” dedi.
AFGAN GÖÇÜNE KARŞI İRAN'LA AB FORMÜLÜ GEREKLİ
Taliban’ın Afganistan’da yönetimi ele geçirmesinin ardından Türkiye’ye gelen Afgan göçmen akınının artacağı endişesi arttı. Kritik süreçte muhalefet ve uzmanlar toprakları göç yolu olarak kullanılan İran’ı işaret etti. Suriyeliler için AB ile yapılan Geri Kabul Anlaşması’na benzer bir mutabakatın Tahran ile de yapılması gerektiği vurgulandı. KARAR TV’ye konuşan göç uzmanı Prof. Erdoğan “İran’la Geri Dönüşüm Anlaşması yapmalı. İran’ı da koruyacak bir anlaşma olmalı” dedi.
Afganistan’da ABD ile NATO’nun çekilme kararından sonra hakimiyetini artıran Taliban’dan kaçan Afganlar İran toprakları üzerinden 3 bin kilometrelik yolu kat ederek Türkiye’ye gelmeye başladı. Artan Afgan akınına karşı toplumda oluşan rahatsızlık bazı provokatif girişimler sonrası Ankara Altındağ’da Suriyelilere yönelik linç girişimi başladı. Hassas konuda yapılması gereken ve yapılmayanlar üzerinden tartışmalar sürerken Taliban beklenmedik bir şekilde hızla Kabil’i kuşattı ve Afganistan’da yönetimi devraldı.
Taliban’ın ülkede tamamen hakimiyet kurması sonrası Afgan göçmenlerinin akınında büyük artış olacağı endişeleri atarken muhalefet ve uzmanlar İran’la bir anlaşma yapılması gerektiğini söyledi. Afgan göçmen akınının durdurulması konusunda İran’ın kritik önemde olduğu vurgusu yapıldı. Konuyu KARAR TV’de Bi Karar Ver programında Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’a değerlendiren Türk-Alman Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Göç Uzmanı Prof. Dr Murat Erdoğan Tahran’ı işaret etti. AB ile Yapılan Geri Kabul anlaşmasının Tahran ile de yapılması gerektiğini vurguladı.
İRAN’LA ANLAŞMASI YAPILMALI:
Erdoğan, Türkiye’nin Afganlı göçmenler için İran’la anlaşma yapması gerektiğini söyledi. Geri Kabul Anlaşması’nın aslında AB üyeleriyle yapıldığını söyleyen Erdoğan, Türkiye’nin o dönemde hiç sakin kalmadığını belirtti. “Türkiye AB ile değil, AB üye ülkeleriyle anlaşma yaptı. Bu süreçte İran’la Geri Dönüşüm Anlaşması yapmalı. İran’ı da koruyacak bir anlaşma olmalı” dedi. Erdoğan “Türkiye’nin Suriye politikası aslında ülkemizi çekim merkezi haline getirdi. Pakistanlılar, Afganlar da Türkiye’yi Avrupa’ya gidecek bir yol olarak gördüler. Gitmezsek Türkiye’de kalırız düşüncesine girdiler. 2019’da Türkiye’ye 2 binin üzerinde Afgan girdi’’ dedi.
EN BÜYÜK MALİYETİ SINIR MALİYETİ:
AK Partililer içinde mülteci karşıtlığının yüksek olduğunu da söyleyen Erdoğan ‘’Suriyelilerle yaşamak isteyenleri oranı sadece yüzde 15. AK Partiler içinde izolasyonu savunanların yüzde 80. Muhalefetin dışında iktidara oy verenler de aslında rahatsız. AK Parti içerisinde mülteci karşıtlığı yüzde 74’lerde” dedi. Türkiye’de mülteci maliyetinin sınır maliyeti oluğunu vurgulayan Erdoğan, “Türkiye’nin en büyük maliyeti sınır maliyeti” dedi. Suriyelilerin geri gönderilmesinin Türkiye’ye hiç bir etkisinin olmayacağını belirten Erdoğan, Suriyelilerin artık Türk toplumunda entegre olduğunu söyledi. Muhalefete de bir uyarıda bulunan Erdoğan Suriyeliler konusunda söylemine dikkat etmesi gerektiğini ifade etti.
ANKARA: TALİBAN'IN VERDİĞİ MESAJLAR OLUMLU, DİYALOĞUMUZU SÜRDÜRÜYORUZ
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, resmi temaslarda bulunmak üzere gittiği Ürdün’de, Afganistan’daki gelişmelere ilişkin de açıklamalarda bulundu. “Tüm taraflarla diyaloğumuzu sürdürüyoruz, Taliban dahil” diyen Çavuşoğlu “Şu ana kadar Taliban’ın verdiği mesajları olumlu karşıladığımızı söylemek isteriz” ifadelerini kullandı. Çavuşoğlu “Biz tüm taraflarla diyaloğumuzu sürdürüyoruz, Taliban dahil. Aynı şekilde daha önce müzakereleri sürdüren Abdullah Abdullah, Hamid Karzai gibi önemli şahsiyetler hala Kabil’de ve Taliban’la görüşme hazırlıkları yapıyorlar” diye konuştu. Türkiye’nin havaalanında güvenlik ve yönetimi üstlendiğini hatırlatan Çavuşoğlu “Orada ABD ve İngiltere gibi bazı kardeş ülkelerin de askeri güçleri var. Burada 1-2 gün içinde güvenlik tamamen tesis edildikten sonra tahliyelerin yapılması devam edecek. Sadece kendi vatandaşlarımızın değil, diğer ülkelerin vatandaşlarının tahliyesine de yardımcı oluyoruz” dedi.