Türkiye’nin yıllar önce aştığı sorun, eski bir bakanın tepki çeken “Türbanlı hâkim” sözleriyle yeniden tartışmaya açılırken, ‘darbe iması’ olarak yorumlanan açıklamalar da gündemde öne çıkarıldı.
Milli Savunma Bakanlığı “TSK anti-demokratik arayış içinde olanlara karşı mücadelesini azimle sürdürmekte kararlı” açıklaması yaptı. AK Parti ise sözleri tartışmalara konu olan Başbuğ, Ataklı ve Sağlar hakkında 81 ilde suç duyurusu seferberliği başlattı.
BAHÇELİ: BAŞI EZİLMELİ
Piyangodan Varlık Fonu’na aktarılan 75 milyon TL’nin SMA hastası çocuklar için kullanılması talebi de beklenmedik sertlikte bir tepkiyle karşılandı. Erdoğan “İnsan sağlığı üzerinden kampanya ahlaksızlık” dedi. Gerilimin son halkası ‘kayyum rektör’ tartışması oldu.
Üniversitenin kapısına asılan kelepçe görüntüsü tartışılırken MHP lideri Bahçeli “Boğaziçi’nden Gezi Parkı kalkışması çıkarmaya niyetlenmek başı ezilmesi gereken bir komplodur” ifadelerini kullandı.
GERİLİM PAKETİ
Ekonomi yönetimindeki değişimin ardından işaret edilen ‘yeni dönem’de, ‘reform yılı’ olacağı açıklanan 2021’e gergin atmosferle girildi. Sağlar’ın tepki çeken “Türbanlı hakim” sözleri ve “Vitrin mankeni” tartışmasıyla, Türkiye’nin yıllar önce aştığı başörtüsü sorunu yeniden gündeme geldi. ‘Darbe iması’ olarak yorumlanan bazı açıklamalar yargıya taşınırken, SMA hastaları için yürütülen kampanya dahi kamplaşmaya yol açtı. Gerilim atmosferinin son halkası Boğaziçi Üniversitesi’ne yapılan rektör ataması oldu.
Türkiye, son dönemin en gergin siyasi atmosferini yaşıyor... 2020’nin son günlerinde eski bakan Fikri Sağlar’ın ‘türbanlı hakimin adaleti sağlayacağına dair kuşkusu’ olduğunu söylemesiyle başlayan tartışmalar Türkiye’yi gerçek sorunlarından uzaklaştırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Sağlar’a tepki gösteren CHP liderini eleştirirken, muhalefet saflarında siyaset yapan başörtülü kadınlara “Vitrin mankeni” demesi tartışmayı büyüttü. Muhalefet özür beklerken, iktidar CHP’yi takiyye yapmakla suçladı.
Başörtüsü tartışması sürerken bu kez ‘darbe iması’ çıkarılan değerlendirmeler gündeme getirildi. AK Parti, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, gazeteci Can Ataklı ve Fikri Sağlar hakkında 81 ilde suç duyurusunda bulundu.
Sağlar’ın “Türbanlı hâkim karşısına gittiğimde adaleti savunacağı konusunda kuşkum var” sözleriyle başlayan, Ataklı’nın “Tayyip Erdoğan seçimle gider mi? Bana göre hayır. Tayyip Erdoğan’ın artık seçimle bu ülkenin başından gitmesi bana pek mümkün görünmüyor. Darbe ihtimalini en az görenlerdenim. Bugünün koşullarında darbe yapabilecek kabiliyet yok” açıklamasıyla devam eden ve en son Başbuğ’un “Adnan Menderes, 25 Mayıs 1960 günü Eskişehir’de erken seçim tarihini açıklasaydı, 27 Mayıs askeri darbesi büyük bir ihtimalle önlenebilirdi” sözleri darbe iması olarak yorumlandı. Söz konusu ifadelerin bağlamından koparılarak değerlendirildiği de belirtildi.
MSB’DEN GECE YARISI AÇIKLAMA
Milli Savunma Bakanlığı önceki gece yaptığı açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ülkenin ve milletin güvenlik ve bekasını hedef alanlara karşı mücadelesini azimle sürdürmekte kararlı olduğunu bildirdi. MSB’den yapılan açıklamada “Peygamber Ocağı olarak da bilinen Türk Silahlı Kuvvetleri, binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen milli, manevi ve mesleki değerleriyle aklın ve bilimin ışığında, Anayasa çerçevesinde, yasalar ve Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri doğrultusunda, sıralı amir ve komutanların emir ve komutasında, milletinin emrinde, görevinin başındadır. Türk Silahlı Kuvvetleri, ülkemizin ve milletimizin güvenlik ve bekasını hedef alanlara ve her kim olursa olsun millet iradesini hiçe sayarak anti-demokratik arayış içinde olanlara karşı mücadelesini azimle sürdürmekte kararlıdır” denildi.
SMA’DA YARDIM TARTIŞMASI
Piyangodan Varlık Fonu’na aktarılan 75 milyon TL’nin SMA hastaları için kullanılması talebiyle başlatılan kampanya da gerilim başlığı haline geldi. Sağlık Bakanı Koca, kampanyaları iki kez ‘kirli’ olarak niteledi. SMA hastası çocukların aileleri ve muhalefet açıklamalara tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda AK Parti MYK’sında “Aileler ve çocuklarımız bizim için çok kıymetli. Biz tedavi konusunda hiçbir harcamadan çekinmedik ve çekinmeyiz. Dünyanın hiçbir yerinde bizdekine benzer bir tedavi uygulaması bulunmuyor. Tedavi alamayan bir tane bile SMA hastamız yok. Bununla ilgili sosyal medyadaki yalanlarla mücadele konusunda daha aktif olun. Yaptıklarımızı iyi anlatın” dediği kaydedildi.
BAHÇELİ: BAŞI EZİLMESİ GEREKEN BİR KOMPLO
İktidar ve muhalefeti karşı karşıya getiren son gelişme ise 2015’te AK Parti’den milletvekili aday dayı olan Prof. Dr. Melih Bulu’nun Cumhurbaşkanı Kararı’yla Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanması oldu.
MHP lideri Devlet Bahçeli, başörtüsü, Boğaziçi ve darbe iması tartışmalarına ilişkin açıklama yaptı. Bahçeli “Başörtüsü üzerinden kutuplaşma dinamiklerini harekete geçirmeyi planlayan faşist ve faziletsiz simalara elbette müsaade edilmeyecek, her zamanki gibi oyunları isabetle bozulacaktır” dedi.
Bahçeli ‘Türkiye’nin sinir uçlarını tahriş ve tahrip etmek niyetiyle müsait ortam yoklayan mihrakların iç barış ve toplumsal huzuru kirli bir senaryo çerçevesinde bozma teşebbüslerinin dikkatlerinden kaçmadığını’ dile getirdi.
Başbuğ’un düşüncelerinin de ‘sakıncalı ve sorunlu’ olduğunu söyleyen MHP lideri “CHP’nin başını çektiği zillet ittifakının erken seçim dayatması ve zorlamasıyla Sayın Başbuğ’un sözleri üst üste koyulduğunda, muhtemel gelişmelerle ilgili tuhaf ve düşündürücü bir illiyet bağının kurulması abartılı ve afaki bir değerlendirme olmayacaktır” dedi.
“Hiç kimse sokakların karanlığından ikbal beklememeli” ifadesini kullanan Bahçeli, Boğaziçi’ndeki eylemlere ilişkin şunları söyledi:
“CHP’nin, İP’in, HDP’nin provoke ettiği, PKK, MLKP, DHKP-C’nin alevlendirdiği protestoları bir sokak hareketine dönüştürme ısrarları ateşle oynamaktır. Darbe imaları, erken seçim dayatmaları, ekonomik sorunlardan siyasal sonuç elde etme gayretleri ortadayken, bunun üstüne üniversitelerde öğrenci olaylarının fitilini tutuşturma arayışları vatana ihanettir. Muhataplarını ikaz ediyorum; 1980 öncesi yarım kalmış bir mücadeleyi bir vesileyle tamamlamaya hiç kimse tevessül etmemelidir. Boğaziçi Üniversitesi’ne yasal yollardan rektör atanmış ve konu kapanmıştır. Boğaziçi’nden Gezi Parkı kalkışması çıkarmaya niyetlenmek başı ezilmesi gereken bir komplodur.”
CHP: HANGİ BAHÇELİ?
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise protestolara Gezi benzetmesi yapan Bahçeli’ye yanıt verdi. Özel, Bahçeli’nin Gezi Parkı eylemleri sırasında Erdoğan’ı suçladığı ve ‘diktatör’ benzetmesi yaptığı açıklamalarını hatırlatarak “Hangi MHP, hangi AK Parti, hangi Erdoğan, hangi Bahçeli?” diye sordu. Özel “Hukuk devletlerinde polis önlem alır, güç kullanmak son çaredir, kullanıldığında da zarar verici olmaması gerekir. Hukuk devletinde devletin polisi, üniversitedeki evladımızın başını ezmez sayın Bahçeli. Herkes dinliyor görüyor, herkesin evladı var üniversitede” dedi.
“Bir karikatürist üniversitedeki polis baskısını, zorlamaları karikatürize etmek için üniversite kapısına kelepçe çizse doğrudur. Ama karikatür gibi fotoğrafı dünyaya servis edip Türkiye’yi rezil etmenin manası yok” ifadelerini kullanan Özel, Başbuğ’un sözleri için de “Kendilerine bir düşman arıyorlar. Benim tanıdığım İlker Başbuğ’dan darbeci marbeci çıkmaz” yorumunda bulundu.