Onu herkes Özhan Canaydın’ın başkanlığı döneminde tanıdı. Merhum başkanın ortağı, danışmanı, sırdaşı, her şeyiydi. Sözünü ettiğimiz kişi, Galatasaray Monaco Temsilcisi ve Divan Kurulu üyesi Haim Fresco...
Milliyet gazetesine röportaj veren Fresco, gündem yaratacak iddialarda bulundu...
- H.F.: Galatasaray Düşünce Derneği’nin geçen haftaki bildirisi üzerine sessizliğimi bozup Galatasaray taraftarı ve camiasının bilmesi gerektiğine inandığım hakikat ve görüşlerimi paylaşmaya karar verdim. Son dönemin başkan, yönetim ve denetleme kurulları bir şekilde suçlanmıştı. Herkes hata yapabilir ama yaptıklarının da unutulmaması gerekir. Çok şeyi gizleyerek, yanlışları görmemezliğe gelerek veya affederek ne yazık ki bu günlere geldik.
Geçmiş dönemlerdeki başkanların performansı nasıldı?
- H.F: Sayın Faruk Süren, yönetim ve teknik idari kadrosu, futbolcuları ile bugüne kadar olan en büyük övüncümüz. UEFA Kupası’nı kulübümüze kazandırdı. Başka bir şeyle anma hakkımız yok. Sayın Özhan Canaydın 8 yaşından beri Galatasaray rozeti ile dolaşan kulübün basket takımın oynayarak milli takıma yükselen kulübün renklerine aşık biriydi. Bugünkü Galatasaray’ın en büyük gelir kapısından biri olan (seyirci, sponsor, etkinlik) Arena stadının yapılıp kulübe kazandırılmasında en büyük katkısı olan (Sayın Mustafa Sarıgül’ün proje ve teklifiyle, başta Refik Arkan ve diğer yönetim kurulu üyeleriyle beraber) kişidir. Sayın Cumhurbaşkanı’nın ona verdiği söz sayesinde olduğunu bütün Galatasaraylıların bilmesi gerekir. Stat için Ankara’ya 200’den fazla gidip geldi. Maalesef kendisi bu stadın bitişi ve açılışını göremedi. Sonraki hiçbir yönetim onun anısına bir köşe yapmayı düşünmedi, basit küçük bir plaketle yetinildi. Galatasaray için sağlığını dolayısıyla hayatını kaybetmiştir. Fakat Galatasaray’da emeline ulaşıp vazifesini sonuna kadar yaptığı için de rahatlık içinde terk etmiştir.
"ADNAN POLAT'A YANLIŞ YAPTIK"
Ya Polat dönemi?
- H.F.: Adnan Polat maalesef stadın açılışını nedensiz erken ve yanlış bir mevsimde yaptı. Bugün stat yollarının yapılıp açılmamasının sebebi, acilen stadın açılması ve kontrol edilemeyen protesto. Bir protokol veya üst düzey bir açılış olsaydı Galatasaray taraftarı sürünmeyip maçlara daha fazla ve dertsiz gidebilirdi. Yolu ve futbol zevki olmayan bir stada taraftar gitmez. Ancak Polat’a yanlış yaptık, ibra etmedik.
"ÜNAL AYSAL DÖNEMİNDE KULÜP DUVARA TOSLADI"
En çok tartışılan isim Ünal Aysal. Aysal için neler söyleyeceksiniz?
- H.F.: Ünal Aysal dönemi kulübün duvara tosladığı dönemdir. Tek başarısı teknik ekibin ve futbolcuların kazandırdığı üst üste iki şampiyonluktur. O başarının mimarı da G.Saray’da efsaneleşmiş Fatih Terim’i şahsi kapris ve egoizmi yüzünden ayrılmasına neden olarak gölgeledi. O devirdeki profesyonellerin, maaş ve masraflarına, menajerlere ödenen komisyonlara, seyahat giderlerine ödenen fahiş bonservis bedellerine bakarsanız bazı şeyleri daha iyi anlarız. Çok yüksek bedellerle kısa sürede başarısız iki teknik direktörle anlaşıldı. Hiç kimsenin fikir ve tavsiyelerini dikkate almadan Bruno gibi bir salgını (Ribery olayının yaratıcısı) kulübün içinde görevlendirerek orada kulübe hizmet verenleri küçülttü. Kendisinin kulübe herhangi bir maddi katkısı da olmadı.
Üzülerek söylüyorum, ibra ederek yanlış yaptık. Drogba’nın transferini 10 milyon euro olduğu söylendi. Futbolcunun ifadesi cebine 6 milyon girdiği yönünde... Geri kalan 4 milyon euro kimin cebine girdi?
Camiaya tavsiyeniz var mı?
- H.F.: Bugünü bir milat sayarak, bu sezonu beyaz yıl kabul ederek, sezon sonuna kadar maçlara giderek başkan, teknik ve futbolcu kadrosuna en büyük desteği verelim. Onları küçük düşürebilecek şeylerden vazgeçerek bu sezon ligde olabilecek en iyi netice ve kupayı kazanarak Avrupa kupasına katılma hakkı kazanalım.
"GENÇLERE YÖNELELİM"
Galatasaray futbolda model olarak kimi örnek alabilir?
- H.F: Futbolun hakikatlerini bilmemiz gerekir. Halen ahı gitmiş, vahı kalmış eskiden isim olan, yaşı geçmiş futbolcuları almaya çalışıyoruz. Bırakalım onlar başka ülkelere gitsinler. Bugün bu futbol endüstri pazarına devamlı yeni ve genç yetenekler çıkarken biz bahsettiğim eskiden yıldız kategorisindeki oyuncuları alabilmek için kendi kulüplerimiz arasında açık artırmaya bile giriyoruz.
Ne yönetimde ne de profesyonel teknik ve idari kadromuzda devamlılık olmadığından ve bilhassa yabancı hiçbir kulüple yüksek düzey ilişkimiz olmadığından, 2-3 belli belirsiz aracıyla fiyatları katlanarak transfer yapıp maliyetleri yükseltmekteyiz. Son zamanlarda Manchester United ve Barcelona takımları hiç ismini duymadığımız gençleri sahaya sürüp, nefis futbol oynayarak maçları kazanıyorlar. Aynı şekilde Monaco kulübü de altyapısına güvenerek yetenekli gençlere yatırım yapıyor.