Anlaşmayla ilgili basın toplantısına Beşiktaş Başkanı Fikret Orman ve TEMSA'nın Genel Müdürü Dinçer Çelik katıldı.
Orman ilk olarak, "Temsa ile olan sponsorluğumuzdan çok memnunum. Türkiye'nin en önemli markalarından birisi" ifadelerini kullandı.
Dinçer Çelik'in de "Basketbolda da sponsorunuz olmak istiyoruz" sözleri üzerine Orman, "Müthiş. Ufuk hoca çok sevinecek. Ama onun ayakları biraz uzun" şeklinde konuştu.
Bu arada Fikret Orman, "Otobüslere hiç bindiniz mi? Konforu nasıl?" şeklindeki soruya esprili bir şekilde, "Şenol hoca izin vermiyor ki binelim. Biz takımın işine, alanlarına çok girmemeye çalışıyoruz" yanıtını verdi. İmza töreninden önce, Başkan Fikret Orman ile Dusko Tosic ve Fabricio, yenilenen otobüslerin şoför koltuğuna oturdu.
GÜNDEMLE İLGİLİ SERT AÇIKLAMALAR
Dün oynanan RB Leipzig maçı hakkında konuşan Orman, "Çok güzel bir gündü. Yaptığınız emeğin beğenilmesi, verdikleri parayı helal etmesi bizim için bsüyük mutluluktur. Böyle bir üst seviyede maç oynamamız bizi çok mutlu etti. Dün Leipzig kulübü yöneticileriyle yemek yedik. Giderken resmi hesaplarından bizi tebrik ettiler. Bizi ağırladığınız için teşekkür ederiz dediler. Tabii skor da çok güzeldi bizim açımızdan. Hepimiz keyif aldık. Böyle bir maçı kazandıktan sonra, bundan sonraki maçları da kazanabiliriz anlayışına hakim olduk. Art niyetli insanlar kibir olarak görmek istiyorlar ama biz 'Özgüven' olarak görüyoruz. Bu güzel bir his. İnşallah Türk milletini, Beşiktaşlıları ve güzel futbol izlemeye gelen insanları mutlu etmek istiyoruz. Dün Şenol hoca da konuşmasının içerisinde bu konuya değindi. Maç yapmaya gelen, insanlara güzel bir oyun seyrettirmeye gelen ve oyun kuralları içerisinde hareket etmek isteyen, iyi niyetli oyunculardan oluşmuş iki takım vardı sahada dün. Kurallar dışına çıkan hiçbir şey yoktu. Seyredenler, kazananlar, kaybedenler. Herkes zevkle maçı izledi. Şampiyonlar Ligi gibi marka değeri çok yüksek olan organizasyonlarda bunun aksi bir şey olması mümkün değil. Kesin çizgilerle belirli olan kuralları var" diye konuştu.
"FUTBOLU ANTİPATİK BİR HALE GETİRİRSENİZ, SEYİRCİ GELMEZ"
Fenerbahçe derbisinde "Ölüm kalım maçı ortamı" yaratıldığını söyleyen Fikret Orman, "Hafta sonu oynanan derbide ise tam bunun zıttı bir ortam vardı. Gergin bir ortamın içinde oynanan bir maçı baştan sona seyrettik. Bu ne beni, ne Beşiktaşlıları, ne Fenerbahçelileri memnun etti. Futbolun güzellikleri olduğu zaman buraya insanlar geliyor. Futbolu antipatik hale getirirseniz seyirci gelmez. Beşiktaş bunu kırdı" açıklamasını yaptı.
"ATATÜRK'ÜN SÖZÜ, SADECE SPORCULAR İÇİN GEÇERLİ DEĞİL"
Türk takımlarının oyuncu pazarlamada sıkıntı çektiğini ve bu sıkıntının ülkenin marka değeriyle alakalı olduğunu vurgulayan Orman, "Dünkü maça bakarsak Naby Keita diye bir oyuncu var. Gelecek sene için 80 milyon euro'ya satıldı. Diğer oyuncular da böyle. Bu oyuncular Türkiye'deki herhangi bir takımda oynasa bu rakamları eder mi? Etmez. Neden? Marka değeri yok. Keita'nın kalitesinde bir oyuncu Türkiye'de oynasa 15-16 milyon eder. Arda Turan mesela. Arda Galatasaray'dan Barcelona'ya bu paralara gider miydi? Bizde marka değerini azaltmak için bir yarış var. Maç sonu demeçler, soyunma odasındaki olaylar. Bunlar İngiltere'de, Almanya'da, Fransa'da olabilir mi? Olamaz. Sporcularla alakalı bir başka yöneticinin demeç vermesi. Bir yöneticinin başka bir kulübün başkanına imalı konuşması. Böyle bir şey olabilir mi? İnsanları birbirine çarpıştırmak, kavga çıkartmak bunların amacı. Atatürk diyor ki, 'Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim.' Bu sadece sporcular için değil, yöneticiler için de geçerli" ifadelerini kullandı.
"70 YAŞINI GEÇMİŞ İNSANLARA YAKIŞIYOR MU?"
Kulübün yöneticilerine korolar halinde küfür edildiğini söyleyen Fikret Orman, "Aynı muameleyi yapsak, kötülüğü devam ettirmiş olacağız. Yapmasak, bir sene sonra yine aynı muameleyle karşı karşıya kalacağız. Bu mu Türk futbolunu yukarı çıkaracak? 70 yaşını geçmiş insanlara yakışan şeyler mi? Bir oyuncumun bel altına girmek doğru bir şey mi? Bundan ne kazanç sağlayacak? Hatıralarda ne kalıyor, hakem hataları, bu olaylar. Dünkü maçla alakalı ise seyircinin muhteşemliği, goller, sevinç... Derbiye baktığında, çocuklara hareket yaptırmalar falan, bunlar güzel mi? Böyle geldi, böyle gitmesin. Hak mahrumiyeti veriliyor, neye yarıyor? TFF men etsin bu kişileri. Devlet statları yaptı, en uygun vergi oranları Türkiye'de. Bunları yukarı çekmek spor adamlarının işi. Ben ülkem açısından, bir spor adamı olarak yorumumu yapıyorum yoksa çok şey değişmez. Eminim, bunlardan Fenerbahçe taraftarı da memnun değil. Bir sürü insan görüyorum, rahatsız oluyorlar. Bu bir boks müsabakası değil. Bu futbol. İnsanlar trafikte, işte, ailesinde stresli. Maça gelme sebebi hoş bir vakit geçirmek. İş yerinde arkaşıyla dalga geçecek. Ama kavga etmek, yöneticilerin işi değil. İşin gerçeği bu" şeklinde konuştu.
"HAK MAHRUMİYETİ BİR ŞEYİ ÇÖZMÜYOR"
Spora hizmet eden herkesin bu olaya dahil olduğunu söyleyen Orman, "Basın mensupları da ailenin bir parçası. Hepimiz beraber yaşamak zorunda olan insanlarız. Sporda ahlak önemli bir şey. Bunu çözmek için tek yapabileceğimiz şey pozitif olmak. 'Efendi Beşiktaş'ı o yüzden ortaya çıkardık, onları başka bir seviyeye çekmek. Küçücük çocukları seremonide bu tarz şeylerde kullanmak. Yazık. Hak mahrumiyeti bir şeyi çözmez. Bunları engellemiyor. Yaptırımı daha ağır şeyler yapılmalı. Sporun içerisindeki kişiler iyiyi ortaya çıkartmalı" ifadelerini kullandı.
Kendisinin çok fazla Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Trabzonsporlu, Bursasporlu arkadaşı olduğunu söyleyen Başkan, "Beraber yemek yiyoruz, seyahate gidiyoruz, şakalaşıyoruz. Hiçbirimizin arasında problem yok. Benim bir camiayı zan altında bırakmak haddime değil. Bazı zaman kendi camiamızda bile bu tip olaylara etki edemiyoruz. Federasyonun bir yasal düzenlemeyle işlere etki edebileceğini düşünüyorum. Avrupa'da bu tip durumlarda ömür boyu men ederler" diye konuştu.
"GÖZÜM CEM SATMAN'IN ÜZERİNDE"
Derbinin hakemleriyle ilgili konuşan Orman, "Hakemle alakalı çok şey konuşuldu. Ben bir hakem yorumcusu değilim. Ali Palabıyık ve Cem Satman açısından olaya bakıldığında, herkes maçı seyrettiğinde bunlar görüyor. Palabıyık gibi genç hakemlerin kazanılmaya çalışılmasını destekliyorum. Bizim maçımızda bile hata yapsa bu insanları kazanma taraftarıyım. Fakat Karabük maçında, yine Ali Palabıyık ve Cem Satman vardı. Golümüz verilmedi. Ali Palabıyık, FIFA kokartlı bir hakem. Sezon başında baskılı bir maçı iyi yönetmişti. Ama böyle tansiyonu yüksek maçlarda bu gibi hakemleri kazanmak için kullanırsak, daha çok kaybederiz. Bundan kulüpler zararlı çıkıyor. Cem Satman'ı takip edeceğiz artık. Tüm problemli olayların içerisinde var. Gözüm üstünde. Yazık. Bir maç oynuyoruz. Bir maçta daha ne olabilir? Bariz gol iptal edildi. Penaltı verilmedi. Penaltıyla birlikte kırmızı kart. Daha ne olabilir diye düşünüyorum. Bunu basın mensupları, hakem hocaları yorumlasın. Günah. Fenerbahçe çok büyük bir camia. Yenemez mi? Yenebilir. Daha ligin çok başındayız, Fenerbahçe lige dönecek dedim maç öncesi" açıklamasını yaptı.
"O KIRMIZI KART QUARESMA'YA YAKIŞMADI"
TFF'den bu konularla alakalı icraat görmek istediğini söyleyen Orman, "Şunu da söyleyeyim, maç bittiği gibi ilk yaptığımız şey özeleştiriydi. Bizim de maçta hatalarımız var. Onları yok sayamayız. Objektif olarak değerlendirmemiz lazım. Quaresma gibi Avrupa kupası kaldırmış bir oyuncu, o kırmızı kart yakışmadı ona. Hatta belki ilk pozisyonda bile kırmızı kart verebilirdi. Bizim de özeleştirilerimiz var. Federasyon ve MHK iyi niyetli çalışıyor ama bu işten zarar gören kulüpler. Futbolun yanlış bir tarafa götürülmesine müsaade etmeyeceğiz" dedi.
"ANLAYAN ANLAR, ANLAMAYANLAR BAŞKA YÖNE ÇEKECEKTİR"
Kendisinin bir spor yazarı veya hakem yorumcusu olmadığını vurgulayan Orman, "Görüşlerim var ama yorum yapmam doğru değil. Ben hakemle ilgili temennilerde bulunurum. Spor yöneticisi olarak düzeltme tarafına bakmak lazım. Biz öleceğiz, bizim çocuklarımız, torunlarımız nezdinde bu maçlar yine oynanacak. Güzel şeyler izleyelim. İnsanlar iyi ürüne ilgi gösteriyorlar. Hakem yorumcuları, hakemleri yorumlasın. Son maçtaki konuşmaları kendi üslubumuzca söylemeye çalışıyoruz. Anlayan anlar. Anlamayan başka yöne çekecektir. Benim dediğimi herkes iyi anladı. Arkasında bir mana çıkaran varsa şimdiden sorsun, ben cevabını vereyim. Neyi ne niyetle söylediğim net olarak ortada. Ülkemize yazık. Avrupa'nın 6'ncı büyük ekonomosi olan Türkiye marka değeri sıralamasında 11'inci 12'nci. Bu olmamalı. Bu spor hepimize lazım. Biz burada yolcuyuz. Bu kulüpler hancı. Bizler gideceğiz, arkamızda iyi bir eser bırakarak gitmemiz lazım. Faruk Ilgaz, Süleyman Seba iyi tanınan başkanlardır. Trabzonspor'da yine birçok isim var, Galatasaray'da birçok isim var. İyi anılmak burada önemli olan" değerlendirmesinde bulundu.
"ŞENOL HOCAYLA DİYALOGLARIMIZ AYRI BİR SEVİYEDE"
Oyuncularla özel bir görüşme yapıp yapmadığı ile ilgili gelen bir soruya yanıt veren Orman, "Oyuncularla çok fazla görüşmedim. Nasılsın, iyi misin tarzı konuşmalar yaptım. Dusko ve Fabri'ye yorgun musunuz diye sordum. Hocayla konuştum. Şenol hocayla diyaloglarımız ayrı bir seviyede. Bizim açımızdan hayat devam ediyor. Derbinin en üzücü tarafı, oradaki ortam ve Beşiktaş'la alakalı, camiayla alakalı ve benle alakalı demeçler. Bu bir maç. Beşiktaş ve Fenerbahçe 100 senedir maç yapıyor. Kazanacağız, kaybedeceğiz bunlar hep olacak. Ama sportmenlik, centilmenlik içerisinde geçmesi iyi olur. En az hata yapan şampiyon olacak, ben bu gözle bakıyorum" dedi.
"DÜNYA KULÜBÜ OLMAK İSTİYORUZ"
100 milyonun üstünde bir taraftar kitlesine ulaşmak istediklerini söyleyen Fikret Orman, "Biz bir dünya kulübü olmak istiyoruz. Takımımız da kazandığı skorlarla buna destek oluyor. Dünya nüfusunun yüzde 62-63'ü Asya'da yaşıyor. Bunun içerisinde de 1.8 milyar müslüman nüfusu var. Hristiyan nüfusundan birisinin Real Madrid, Manchester United, Chelsea, Bayern Münih gibi takımlar varken bizi seçmesine ne sebep olabilir? Başarılar. Bu 'Müslüman takımı' deyimini başka yerlere çekmek çok ayıp. Onu ideolojiye çekmek olmaz" diyerek sözlerini noktaladı.
İSTANBUL/DHA