ÖZEL HABER / HİLAL ÖZTÜRK
HSYK’nın FETÖ şüphesiyle ihraç ettiği hakim ve savcılarla ilgili kararının 71 sayfalık gerekçesinde, örgütün yargıdaki yapılanmasıyla ilgili soruşturmalardan örnekler verildi. Dosyalardaki şüphelilerden, itirafçı bir örgüt şüphelisi kadın hakimin anlattıkları, örgütün tedbir adı altında üyelerini gizlemek için uyguladığı akıl almaz yöntemlerine çarpıcı bir örnek oldu.
FETÖ’nün kadın stajer hakimlerin giyimiyle ilgili ‘ruhsat’ adını verdiği kılık kıyafet yönergesi bile olduğunu söyleyen itirafçı kadın hakim şunları anlattı: “Giyim kuşama ilişkin bildirimlere ruhsat diyorduk. Bazen yukardan kısa ceket giymek, kısa kol giymek şeklinde ruhsatlar değişirdi. Örneğin Ankara’da stajer gruba verilen ruhsatta kalçanın 3’te 2’si ceket ile kapalı olacak, İstanbul stajer grubunda ise kalça tamamen kapatılacak şeklinde ruhsatlar verilirdi. Yani tedbir gereği duruma göre üst abi ve ablalardan gelen talimatları uygulardık.” Örgütün tedbir diye duyurduğu gizli yöntemlerinden birinin de kaldıkları evlerin 4 veya daha fazla değiştirilmesi olduğunu söyleyen FETÖ’cü kadın hakim “Tuttuğumuz 4 ev tedbiren ikamet yeri olarak aramızda değişirdi. Akademi dönemi için Ankara’ya gideceğimiz zaman kimin akademi yurdunda kalacağı ve talepte bulunacağı, kimin cemaat evinde kalacağı belirlendi” dedi.
Akademide örgüt içi evlenme kataloğu için fotoğraf istendiğini belirten itirafçı hakim şunları anlattı: “Arkasına boy, kilo gibi bilgiler yazılacaktı. Benim yapıma, iç muhasebeme bu tür şeyler çok abes geliyordu. Sürekli yalan söyleyip birşeyleri saklamak beni yıpratmıştı. İlk akademi döneminde istedikleri fotoğrafı vermedim ama, İstanbul’a geldikten sonra stajın devamında vermek zorunda kaldım çünkü, tek vermeyen bendim. Bu yapıdan çıkmak istediğimi bizden sorumlu abla ile konuştum. Sonra da başka bir ablayla konuştuk. İstifa etmem halinde doğacak tazminat, babamın istememesi gibi sebeplerle bu kararımdan döndürdüler.” FETÖ’nün Bylock programı dışında konuşma yasağı getirdiğini de anlatan itirafçı kadın hakim, “Bize adliyelerde telefonu açık da ortada bırakmayın, ekran üzerinde ByLock programı açık kalmasın yani kısayol oluşturmayın şeklinde tedbir konulu anlatımlar oluyordu. ByLock’tan görüştüklerimiz 7 kişilik bölge grubumuzdu. Orada da sıfatla birbirimize hitap etmezdik. Bir keresinde birine Hakim Bey dedim, uyarıldım. ByLock’tan 2014 HSYK seçimlerini konuşuyordum. Cemaatin gösterdiği adaylar bağımsızlar olarak belliydi. Bizleri bunlara yönlendirmişlerdi” diye konuştu.