Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adana'da düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, "Taksim'de CHP ve HDP'nin öncülüğünde güya Kadınlar Günü için bir araya gelen bir grup, ezana ıslıklarla, sloganlarla terbiyesizlik ettiler. Biz 'belediye işi gönül işi' diyerek milletimize herkesi kucaklayan bir belediye yönetimi taahhüt ediyoruz. Onlar ise bayrağımıza ve ezanımıza saygısızlık yaparak doğrudan istiklalimize ve istikbalimize saldırıyor" dedi.
Ezan ve bayrak meselesinin siyaset değil, onur meselesi olduğunu söyleyerek "Eğer biz 3-5 oy için onlara göz yumarsak ecdadımızın da evlatlarımızın da yüzüne bakamayız. Onun için bu ezan ve bayrak düşmanları ile sonuna kadar mücadele edeceğiz" diye ekleyen Cumhurbaşkanı, miting sırasında kurulan dev ekranda Feminist Gece Yürüyüşü'nden görüntüler de gösterdi.
Erdoğan İskenderun'da da benzer şekilde konuşarak "Şimdi Fatih'in emaneti İstanbul'da ezanı Muhammediye'yi ıslıklayan nursuzlara, cuma salası ile dalga geçen edepsizlere inşallah hep beraber sandıkta esaslı bir Osmanlı tokadı vurmaya var mıyız?" diye hitap etti.
SOSYAL MEDYADA TARTIŞMA YARATTI
Erdoğan'ın açıklamaları sosyal medyada tartışma yarattı. Yürüyüşe katılanlar attıkları mesajlarla ezanın slogan ve ıslıklarla protesto edildiği iddiasının doğru olmadığını söyledi.
Yürüyüşe katılan oluşumlardan Feminist Gündem, Twitter hesabından, "Ezan okunan yere paralel çekim gerçeği yansıtmıyor!" yazdı.
Feminist Gündem, ıslıkların ezanı değil, kadınların yürüyüşünün engellenmesini hedef aldığını söyledi.
Yürüyüşü herhangi bir siyasi partinin düzenlemediği de belirtildi.
8 MART YÜRÜYÜŞ PLATFORMUDNAN AÇIKLAMA
Konuyla ilgili bir açıklama yapan 8 Mart Feminist Yürüyüş hesabı da, polis müdahalesinin altını çizerek ‘başka kılıflara bürünmeye çalışılsa da bunun adı kadın düşmanlığı‘ ifadelerini kullandı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Basında ve sosyal medyadaki linç kampanyasına ilişkin:
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde İstanbul Taksim’de 17. Feminist Gece Yürüyüşü’ne katılan/katılmaya çalışan onbinlerce kadına uygulanan polis şiddetinin üzeri ayrıştırıcı-kutuplaştırıcı dille, seçim malzemesi de yapılarak, yalan haberle ve nefretle örtülemez. Başka kılıflara bürünmeye çalışılsa da bunun adı, kadın düşmanlığı. 16 yıldır bağımsız feministler tarafından sorun yaşanmadan yapılan bu yürüyüş, bu sene engellenmeye çalışıldı. Polis kadınların yolunu keserken, bir araya getirmezken, gaz sıkarken, arama yaparken ezan dinlemedi. 8 Mart’ta sesini yükseltmeye gelen kadınların kalabalığı polis barikatları arasına sıkıştırılmaya çalışıldı. Sığmadık. 16 yıldır yürüdüğümüz güzergahta, yürümemizi engelleyip bizi caminin yanında tutanlar şimdi de kalkmış ezana karşısınız diyor. Kimse çarpıtmasın: Bizim isyanımız polis barikatına, kadınların yürüyüşünü, 8 Mart’ı engellemek isteyenlere."