Yerel kaynaklara göre, rejim ordusu ve beraberindeki İran destekli terörist gruplar, ateşkesin yürürlüğe girdiği 00.01’den sonra yer yer saldırılar düzenledi.
Rejim güçleri, 02.00 sularından itibaren hafif ve ağır silahlarla Maarratürnuman ilçesinin doğu kırsalını hedef aldı.
Ateşkes ihlalleri akşam saatlerine kadar aralıklarla devam etti.
Marşurin, Kefer Basin, Deyr Garbi, Takane, Tel Mennis, Rekaya ve Hantutin köylerinin bulunduğu hatta top atışları yapan rejim güçlerinin saldırılarında sivillerin büyük bölümü yerleşimleri boşaltmış olduğu için can kaybı olmadı.
Diğer taraftan, rejim ve Rusya gün içinde hava saldırısı düzenlemedi.
Ateşkesi, sivilleri yerlerinden etmek için fırsata çevirmek isteyen Esed rejimi, helikopterlerle İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi içindeki batı Halep kırsalına bildiri atmıştı. Bildiride İdlib kenti ve batı Halep bölgesini "terör örgütlerinden temizleme kararının geri dönüşünün olmadığı" belirtilmiş, sivillerden, İdlib ve batı Halep kırsalındaki Habit, Ebu Zuhur ve Hadır köyleri üzerinden rejim bölgesine çıkmaları ve yerleşim yerlerinin boşaltılması istenmişti. Bildiride halkın varlığının ordunun “teröristler” karşısında ilerlemesine engel olduğu iddia edilmişti.
Esed rejimi, tüm askeri grupları birbirinden ayırmaksızın "terör örgütü" olarak niteliyor.
ASTANA VE SOÇİ'YE UYMADILAR
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib ili neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grupların kalesi niteliğinde bulunuyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran’ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ili ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 gerginliği azaltma bölgesi oluşturuldu.
Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilan edilerek durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden İdlib hariç kalanları, Rusya’nın hava desteği sayesinde ele geçirdi. Saldırılardan kaçan yüz binlerce sivil, kuzeyde Türkiye sınırına yakın kesimlere göç etti. Rusya’nın, Türkiye'yle 17 Eylül 2018'de vardığı Soçi mutabakatından bir süre sonra da saldırılar devam etti.
İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ni hedef alan Rusya, rejim ve İran destekli teröristler, yalnızca 2019 başından bu yana Türkiye sınırı yakınlarına en az 1 milyon 300 bin sivilin göç etmesine sebep oldu. Bombardımanlarda 1600'den fazla sivil can verdi.