Erdoğan: Biz operasyonunda da olacağız, masada da olacağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresi'nde konuştu. Erdoğan, "350 kilometre sınırımız var nasıl girmeyelim? Gel demedikleri zaman Irak'a gelenlere niye hayır demediniz. 15 sene önce Saddam gel mi dedi. Ama girdiler. Milyon aşkın insan öldü. Sizler hukukçular olarak yasaların diliyle değil, hukukun diliyle konuşan insanlarsınız" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan katıldığı Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresi'nde Musul operasyonu ile ilgili konuştu. Erdoğan, "Türkiye'nin olmadığı bir operasyonda doğabilecek neticelerden biz sorumlu değiliz. Biz operasyonunda da olacağız, masada da olacağız. Bunun dışında kalmamız mümkün değil. Arzu ederlerse bizim buradaki tarihi geçmişimizin de ne olduğunu anlarlar. Bizim Musul'da kardeşlerimiz var" dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...

Musul yakınlarında bulunan Başika askeri Üs bölgesine ilişkin konuşan Erdoğan, "Şu anda bizim Musul'da kardeşlerimiz var. Araplar, Türkmenler, Kürtler, orada bizim kardeşlerimiz var. Aynı şekilde kuzeye doğru gittikçe zaten sınıra yaklaştıkça orada akrabalar var. Bizim burada kesinlikle duyarsız olmamız mümkün değil. 'Başika'dan çıkın.' Kimse bizden Başika'dan çıkmamızı beklemesin. Biz Başika'dayız ve oradaki DEAŞ terör örgütüne karşı her türlü operasyonları bugüne kadar yaptık, yapmaya da devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"DEAŞ TERÖR ÖRGÜTÜYLE ONLAR MÜCADELE EDEBİLSİNLER DİYE EĞİTEN BİZİZ"

Terör örgütü DEAŞ ile mücadele için Başika kampında yerel kuvvetlere eğitim verildiğine dikkat çeken Erdoğan şunları söyledi:

"Eğer mesele terör örgütüyle mücadeleyse daha başından beri Başika kampında bu mücadeleyi veren biziz. Musul'daki kardeşlerimizi Başika kampında DEAŞ terör örgütüyle onlar mücadele edebilsinler diye eğiten biziz. Aynı şekilde Peşmergeleri orada eğiten biziz. Eğer bunlar olmamış olsa şu anda terör örgütü DEAŞ'a karşı bu mücadeleyi verebilecek orada doğru dürüst bir kadro bulamazsınız."

"SÜNNİ-Şİİ ÇATIŞMASINA 'EVET' DİYEMEYİZ"

Musul'da mezhep çatışması ihtimaline dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti:

"Ülkemizin ısrarla Musul operasyonunun dışında tutulmaya çalışılması, orada da DEAŞ bahanesiyle kurulmaya çalışılan mezhep çatışması kapanını bozacağımız bilindiği içindir. Biz oraya onun için sokulmak istenmiyoruz. Kendilerine aynı şeyi söyledik. Biz bir Sünni-Şii çatışmasına 'evet' diyemeyiz."

"EMİRLERİ HUKUKTAN DEĞİL BİR ÖRGÜTTEN LAAN KİŞİLER ADELETİ TESİS EDEMEZ"

Emirleri hukuktan değil bir örgütten alan kişilerin adaleti tesis edemeyeceğini söyleyen Erdoğan şu şekilde konuştu:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Emirleri hukuktan değil bir örgütten alan, vicdanını bu örgütün elebaşının talimatlarına göre şekillendiren kişilerin adaleti tesis etmesi mümkün değildir. Türkiye, bu örgüt mensuplarının yol açtığı yargı faciaları sebebiyle çok sıkıntılı dönemler geçirdi. Bir dönem adalet müessesesine yönelik güven duygusu erozyona uğradı. Milletimizin gönlünde yara, milletimizin gönlünde adeta felç meydana getiren adalet anlayışını düzeltebilmek için önce bu felaketlere sebep olanların hak ettikleri şekilde cezalandırılması şarttır." dedi.

"ATTIĞIMIZ HER ADIM ANAYASAMIZA, YASALARIMIZA UYGUNDUR"

FETÖ ile mücadelede atılan adımların yasalara uygun olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"17-25 Aralık'ta kendisi bir darbe teşebbüsünün aracı olan yargı, bu defa darbe karşısında en hızlı ve en etkin tepki veren kurum olarak karşımıza çıktı. Çünkü bu süreçte yapılan düzenlemeler sayesinde yargı, FETÖ terör örgütünün güdümünden çıkıp milletin yargısı haline dönüşmüştür. Bu çok önemliydi. Bugün de aynı terör örgütünün ordudan yargıya kadar tüm kurumlarımızdaki mensuplarını hukuk devletinden taviz vermeden kararlı bir şekilde devletten uzaklaştırıyoruz. Attığımız her adım anayasamıza, yasalarımıza uygundur."

"KUSURA BAKMAYIN TERÖR TEHDİDİ ALTINDAYSAK GİDERİZ"

Suriye sınırındaki terör tehdidi durumunu hatırlatan Erdoğan şunları kaydetti:

"Bizim Suriye'ye olan sınırımız 911 kilometredir. Fakat Suriye ile yakından uzaktan alakası olmayanların Suriye'ye girmesi hak, bize gelince, 'Sizi katil Esed çağırmadı ki nasıl oraya gidersiniz?' diyorlar. Kusura bakmayın gideriz. Çünkü eğer biz terör tehdidi altındaysak eğer bizi o ülke havan toplarıyla, roketlerle tehdit ediyorsa gideriz. Bunun hukukta zaten tabirlerini siz daha iyi bilirsiniz. Nefsi müdafaa mı dersiniz ne derseniz deyin. Ve girdik."

"ORAYI PYD'DEN YPG'DEN TEMİZLEMEZSENİZ SİZİNLE ORTAL HAREKET EDEMEYİZ"

ABD'nin Münbiç konusunda verdiği sözde durmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları aktardı:

"Koalisyon güçlerine şunu söylüyoruz, Başta Amerika olmak üzere: Bakın siz Münbiç'te bana bir söz verdiniz. Sayın Başkan'la telefonla görüştük. 'Kesinlikle oraya PYD, YPG girmeyecek' dediler. PYD bir terör örgütüdür. YPG bir terör örgütüdür. Türkiye'deki PKK'nın uzantısı bir terör örgütüdür. Buraya girmeyecekse, verdiğiniz sözde durun. Yüzde 95'i buranın Arap'tır ve sözlerinde durmadılar, buraya PYD ile YPG'yi soktular. Biz de tabii onlar sözünde durmayınca gereğini yaptık, yapıyoruz ve kendilerine diyoruz. Bakın bu sabah bile kendilerine bu iletildi, bakın hala sözünüzde durmadınız, orayı eğer PYD'den YPG'den temizlemezseniz sizinle ortak hareket edemeyiz. Şimdi, yani biz, NATO'da Koalisyon güçleriyle veya başta Amerika olmak üzere stratejik iki ortağız, sen bizimle hareket etmeyeceksin, kiminle hareket edeceksin, terör örgütüyle hareket edeceksin. Bunun akılla, mantıkla izahı var mı? Bunun hukukta yeri var mı? Böyle bir şey olabilir mi? Hukuk çiğneniyor, uluslararası hukuk ayaklar altına alınıyor. Bundan dolayı da adaletin olmadığı yerde zulüm olur ve zulüm oluyor."

"TERÖR ÖRGÜTLERİ BUMERANG GİBİDİR"

Terörizmle mücadelede terör örgütlerine karşı ilkeli yaklaşımın önemine dikkat çeken Erdoğan, "Terör örgütlerini kendi stratejik amaçları için elverişli bir araç olarak görerek destekleyen, teröristlere siyasi ve askeri destek veren ülkeleri samimiyetle ikaz ediyoruz, etmeyi de sürdüreceğiz." dedi.

Terör örgütlerinin eninde sonunda kendilerini destekleyen ülkeleri vuracağına ilişkin sözlerini anımsatan Erdoğan, Terör örgütleri bumerang gibidir. Eninde sonunda gelir kendini kullananı da vurur. Uluslararası alanda terörizme karşı kararlı ve ilkeli bir iş birliği yapılmadan bu sorunun çözümü mümkün değildir." ifadelerini kullandı.

"BİR TERÖRİSTE GREEN CARD VERİLİR Mİ?"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin faili örgütün ele başının iadesinin ABD'den talep edildiğini hatırlatarak şunları kaydetti:

"Türkiye olarak 15 Temmuz darbe girişiminin faili olan örgütün ele başını aramızdaki Suçluların İadesi Anlaşması'na göre Amerika'dan usulünce talep ettik. Amerika ise kendi hukuk sistemini kendi yargı sistemini öne sürerek bu talebin gereğini yerine getirmiyor. Üzücü olan bu. Terörizmi, terör örgütlerini, terör örgütü ele başlarını koruyan, kollayan bir hukuk sistemi olabilir mi? Bir teröriste Green Card verilir mi? Green Card ile beyler gibi Amerika'da yaşıyor. 400 dönüm çiftlik, bu çiftlikte hayatını yaşıyor ve oradan da bu işe komuta ediyor. Siz kimi kandırıyorsunuz? El-Kaide Amerika'da terör eylemi yaptığında da aynı hukuk, aynı yargı yok muydu? Amerika, ülke içinde ve dışında onca operasyonu neye dayanarak yaptı? Pakistan, Afganistan o bölgede Usame Bin Ladİn'i vurdukları zaman hangi hukuk sistemine dayalı olarak vurdu? Demek canı yandığı zaman gidip orada öyle vurabiliyor. Eğer siz, hukuku bu şekilde çifte standartla işletirseniz yarın kendi başınız derde girdiğinde kimseye söyleyecek sözünüz kalmaz."

ANKARA/AA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

DAEŞ'e ait karargah binası ve dört hedef imha edildi | Son dakika haberleri
Musul operasyonunda bulunan Anadolu Ajansı ekibi ölümden döndü
Irak Savunma Bakanlığı: 2 köy IŞİD'den alındı

Güncel Haberleri