KADEM Adalet ve Kadın Kongresi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, AP'nin dün aldığı kararı değerlendirerek " Dün Türkiye AB'ye girsin mi girmesin mi oyladılar. Neden yaptılar,çünkü Erdoğan doğru açıklamalar yapıyor. Toplanmışlar gelmişler bir araya 400- 500 kişi evet diyor. Ya topunuz dese ne olur. " dedi.
AB'ye resti çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan,"Kapıkule'ye 50 bin mülteci dayandığı zaman feryat ettiniz. 'Türkiye kapıları açarsa ne yaparsınız' dediniz, bana bak, daha ileri giderseniz bu kapılar açılır bunu da bilesiniz. Öyle kuru sıkı tehditlerden ne ben anlarım, ne bu millet anlar!" şeklinde konuştu. Erdoğan'ın bu sözleri salondakiler tarafından uzun süre ayakta alkışlandı.
İşte o konuşmadan satır başları
Kadınların sorunlarını çözmeden hiçbir hedefimize ulaşmanın mümkün olmadığını biliyorum. Şimdiden bu önemli meseleye vereceğiniz katkıdan dolayı şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.İlk erkek olan Adem'i hangi saygı ifadesi ile anıyorsak, ilk kadın olan Havva'yı da aynı şekilde zikrediyoruz.Burada erkek kadından veya kadın erkekten üstündür diye bir hüküm yok. Yaradılışta eşitlik var. Kadınları cinsiyetlerinden dolayı tahkir eden her türlü anlayışı reddediyoruz.
KADINLAR İÇİN ÇOK ÇOK CİDDİ DÜZENLEMELER YAPTIK
Cinsiyetten kaynaklanan haksızlık ve adaletsizlik dönemler ve toplumlar üstü bir sorun olarak önümüze çıkıyor. Yoksulluğun faturası kadına kesiliyor, evdeki mesaisi gözardı ediliyor. İşyerinde cinsiyetinden dolayı ayrımcılığa uğruyor.Biz kadınlarımızın yükünü hafifletmeyi bir sorumluluk kabul ettik. Bu doğrultuda çok ciddi düzenlemeler yaptık.
YASA TEKLİFİ İSTİSMARA AÇIK
Erken yaştaki evliliklerle ilgili hazırlanan tasarı ile bu konu tekrar gündeme geldi. Tartışmalar üzerine dikkatimi çeken bu kanun teklifinin yeterince özenle hazırlanmadığını velemedeki belirsizliklerden dolayı istismara açık bulunduğunu gördüm. Bunun içinde toplumsal isteklere cevap vermek için atılan bu iyi niyetli adımın daha hassas bir şekilde değerlendirilmesini istedim. Hükümetimiz bu doğrultuda gerekli adımı atıp teklifi geri çekti. İnanıyorum ki geniş mütabakatla parlamentoya geri gelecektir. Önce toplumdaki anlayış değişikliğini gerçekleştirmek gerekiyor.
Günümüz dünyasında insanlığı tehdit eden pek çok kriz var. Savaşlar, çatışmalar, göçler giderek büyüyen sorunlar haline geliyor. yetersiz sağlık ve eğitim hizmetleri gibi bir çok konudaki istikrarsızlık insanlığın geleceğini gölgeliyor.
MİLYONLARCA AYLAN BEBEK VAR
Günümüz dünyasında insanlığı tehdit eden pek çok kriz var. Savaşlar, çatışmalar, göçler giderek büyüyen sorunlar haline geliyor. yetersiz sağlık ve eğitim hizmetleri gibi bir çok konudaki istikrarsızlık insanlığın geleceğini gölgeliyor. Bakın Kapaklara taşındı Aylan bebek.Sadece Türkiye'de 3 milyonu aşkın mültecinin olduğu dünyamızda sorun sadece Aylan bebek, ümran yavrumuz mu? Değil. Şu an dünyada milyonlarca Aylan bebek merhamet bekliyor. onlara karşı atılan bir adım var mı?
BÖYLE DEVAM EDERSENİZ SINIR KAPILARI AÇILIR
Atılan adımı size söyleyeyim. Türkiye AB'ye girsin mi girmesin mi? Oylamayı neden yaptılar,çünkü Erdoğan doğru açıklamalar yapıyor. toplanmışlar gelmişler bir araya 400- 500 kişi evet diyor. Ya topunuz dese ne olur. Siz insanlığa hiç bir zaman dürüst olmadınız. Ümran bebeklere siz sahip çıkmadınız. 3 milyon mülteciyi ülkemizde besleyen biziz, siz verdiğiniz sözleri tutmadınız. Kapıkule'ye 50 bin mülteci dayandığı zaman feryat ettiniz. 'Türkiye kapıları açarsa ne yaparsınız' dediniz, bana bak, daha ileri giderseniz bu kapılar açılır bunu da bilesiniz. Öyle kuru sıkı tehditlerden ne ben anlarım, ne bu millet anlar!
BM'NİN REFORME EDİLMESİ LAZIM
Niye ben dünya 5'ten büyüktür diyorum? BM Güvenlik Konseyi'ndeki 5 ülke dünyanın kaderini belirleyemez. Artık dünyada 2. Dünya Savaşı'nın şartları yok. Her din, her etnik unsur, her kıta orada temsil ediliyor mu? Biz ne diyoruz; 196 ülkenin BM Güvenlik Konseyi'nde temsil edilmediği bir BM adalet dağıtamaz, adaleti temsil edemez. Onun içinde bir aldatmaca daha yapmışlar 5 daimi, 15 geçici üye. Yetti ya, yetti bu aldatmaca. Ey 5 daimi üye, gelin artık deyin ki, BM'nin reforme edilmesi lazım, yeniden güncellemesi lazım. 20 daimi üye olacak ve dönüşümlü olacak. Her 2 yılda bir 10 üyesi değişmek suretiyle dünyadaki tüm ülkeler BM Güvenlik Konseyi'nde yerini alacak. Her dinden, her ırktan, her kıtadan temsilciler olacak.
MÜSLÜMANLARIN DERDİNİ KİM SAVUNACAK?
Şu anda 5 daimi üye; Fransa, İngiltere, Rusya; Avrupa. Çin Asya, ABD Amerika'nın bir kısmı. Diğer kıtalardan temsilci yok. 1,7 milyarlık Müslümanlar temsil edilmiyor. Müslümanların derdini kim anlatacak, kim savunacak? Buradan adalet çıkmaz. Ben BM Genel Kurulu'nda bunu işlemek zorundayım. 1,7 milyar için değil, tüm insanlık adına bunu işliyorum. Adalet dolaylı dolaysız her tarafa sirayet eder, aynen suyun sızması gibi. Derilerinin renkleri, kökenleri, konuştukları dil nedeniyle ötekileştirilen, insanlar dizi oyuncularına gösterilen ilgiden bile yoksundur. Adaletten söz edeceksek, tartışmaya buradaki adaletsizlikten başlamak zorundayız. Sorunun kaynağı olanların bakış açılarıyla meseleleri tartışamaya başladığımızda, ağaçlarla uğraşıp ormanı gözden kaçıranlardan oluruz. Biz birilerine hoş gözükmek adına zulmü alkışlayamayız. Dünyadaki adaletsizlikleri, haksızlıkları dile getirdiğimiz için eleştirilmekten korkup susarsak gelecek nesillere mahcup oluruz.
KILIÇDAROĞLU'NA SERT ÇIKTI: ZAVALLIYA BAK
Ülkemde ana muhalefet partisinin başındaki zavallı tehdit ediyor. Zavallıya bak. 53 yıldır bu ülkeye AB kapısını açmayanlar yaptırım mı uyguluyor, ne oluyor battık mı, bittik mi, çöktük mü? 14 yılda Türkiye'yi nereden nereye getirdiğimiz ortada. Batı'nın Türkiye'ye ihtiyacı var. Şu anda 3 milyon mülteciyi burada barındıran, besleyen Türkiye AB'den destek gelecek diye kapılarımızı açmadık. O varil bombalarının üzerine yağdığı o insanları zalimlerin insafına bırakamazdık. AB'den para gelir mi, gelmez mi diye düşünmedik.
BATI'NIN TÜRKİYE'YE İHTİYACI VAR
Unutmayın, batının Türkiye’ye ihtiyacı var. Şu anda 3 milyon mülteciyi burada barındıran besleyen Türkiye, AB’den destek gelecek diye kapılarımızı açmadık. Niye açtık? O varil bombalarının üzerine yağdığı o insanları biz zalimlerin insafına bırakamazdık .AB’den para gelir mi gelmez mi diye düşünmedik. BM’den gelen para 500 milyon dolar. AB’den şimdiye kadar gelen eğer doğruysa 700 civarında. Peki bizim harcadığımız ne? 15 milyar dolar. Veren el alan elden üstündür."