Erdoğan, Abdullah Gül Müzesi'nin açılışını yaptı

11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün siyasi hayatına dair belgelerin yer aldığı Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi'nin açılışında Konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ darbe girişimine işaret ederek, "F-16'lara sahip olun ama biliniz ki, bir milletin ölümü öldürmesi onun karşısında hiçbir şeyi varlık olarak koyamazsınız" dedi.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün adını taşıyan müze ve kütüphanenin açılışına Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım katıldı. Erdoğan konuşmasında FETÖ darbe girişi, 27 Nisan bildirisine atıfta yaparak Gül ve diğer yol arkadaşlarıyla ile birlikte yürüttükleri siyasi mücadeleyi anlattı. 

Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından satır başları:

Tüm yol arkadaşlarımız burada. Bu müze Türkiye'nin siyasi tarihi müzesi olma özelliğini de taşıyor.Bunun önemi şu, biz mazisi olan atiyiz. Gençlere, gelecek kuşaklara geçmişte yaşanan olayları hatırlatmak için bu ve buna benzer eserlere daha çok ihtiyacımız. var. Sayın Abdullah Gül'ün hayatı ve siyasette izlediği yol, yaptığı sunumlar da yer almaktadır. Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi ülkemizde az bulunan tematik müze ve kütüphanelerden birisi olmaya adaydır.

15 TEMMUZ AYRI BİR BÖLÜM

Müze 9 bölümden oluşuyor. Burada 15 Temmuz'un ayrı bir bölüm olarak ele alınması yönündeki gayretlerden dolayı teşekkürlerimi ifade ediyorum. 15 Temmuz yakın tarihimizin en büyük kahramanlık olayıdır. Türk milleti silaha, tanka, topa karşı bayrak sevdasıyla darbecilere darbeyi indirmiştir.Ülkemizin birliği, bütünlüğü, bekası için, 15 Temmuz gecesi verilen kurtuluş mücadelesi sırasında hayatını kaybeden bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ben 15 Nisan 2017'den itibaren Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi'nin ziyaretçi akınına uğrayacağını düşünüyorum. Ziyaretçiler burada demokrasi tarihimizdeki önemli bir kesite şahitlik edecektir."

Abdullah Gül'ün konuşmasından satır başları:

"Bu müzeyi 24 Temmuz'da açacaktık. Ama bildiğiniz olaydan dolayı bunu erteledik. Bu müze fikri, gerek Dışişleri, gerek Cumhurbaşkanlığı dönemimde, yurtdışı seyahatlerinde önemli müzeleri ziyaret ettim. Bu tip müzelerin geleneği doğulan yerde, büyüyen ve siyasetçi olarak temsil ettiğiniz yerlerde oluyor. Bu müzeyi Kayseri'de yapmayı kararlaştırdığımda hukuki düzenlenlemeyi de yaptım. Böylelikle bu gelenek Türkiye'de de oluşmuş olur. Uzun yıllar sonra da diğer Cumhurbaşkanları için de tekrarlanır.

TABULARI BERABER YIKTIK

Buranın hikayesi anlatıldı. Burayı değerlendirmekle ilgili ismimi taşıyan üniversiteyi kurduk. Daha sonra burayı müze yaptık. Bu şehirden birçok değerli devlet adamları, siyasetçiler, sanayiciler, işadamları hep çıktı. En büyük özelliği de bu şehrin hayırseverliğiyle ortaya çıkması. Zaman zaman acı tarihimize de örnek oldu. Celal Bayar buradaki hapishanede bir dönemini geçirdi.Burası sadece benim şahsımla ilgili müze olması ötesinde, bir siyasi tarih müzesi olarak düşündük. Bu müzeyi gezenler kısa süre içerisinde kompakt bir Türkiye tarihini burada görebilirler. Daha sonra da benimle ilgili bölümler var. Her ne kadar benim ismimi taşıyorsa da bu müze hepimizin hatırlarını yansıtmakta. Bütün bunları yaparken, hep gurur duyduğumuz işler yaptık. Tabular hep beraber yıktık, tarihe gömdük. Türkiye'yi ekonomik anlamda geliştirdik. Dış politikada çok güzel işler yaptık; doğu ile de batı ile de ilişkilerimizi olağanüstü geliştirdik.

EROL OLÇAK'I ANDI

Tarihte inişler çıkışlar söz konusu. Bizim yakın tarihimizde de var. 60'lar, 80'ler var... 28 Şubat dönemleri var. Bunlar hep ara dönemler olarak kaldı, bunları aştık ve Türkiye'yi ileri taşıdık. 15 Temmuz'da haince ve rezilce gerçekleştirilen bu olayı da geride bırakacağız. 14 Temmuz'da bu organizasyonu yapmak için Erol Olçak ile toplantı yapmıştık. Her şeyi planladığını, ne güzel olacağını söylemişti. Ertesi gün maalesef kendisini kaybettik, şehit oldu. Suçlu ve suçsuzu titizlikle ayıklayıp, suçluya gerekli cezaların verileceği herkesin emin olduğu husustur.

TÜRKİYE EN PARLAK DÖNEMİNİ YAŞAYACAK

Müzede sergilenenler gösterecek ki demokrasi devamlı bir mükemmelleşme süreci demektir. En iyiyim diyenler de kendilerini geliştirmek zorundadır. Bu süreçte istişareler, eleştiriler, özeleştiriler olur ve hep ileri gidilir. Mevcut sorunları zamanında aşmalıyız ki sorunlar birikmesin. Bunun için demokrasinin reformcu bir niteliği vardır. Nasıl yaptığınız şeyler köklü bir reform süreci içerisinde bizi ileri taşıdıysa da yine aynı şekilde her şeyi en iyi yapmak için bu reform süreci gerçekleşecektir. Bu içinde yaşadığımız dönemi süratle atlatacağız ve Türkiye en parlak dönemlerini yaşayacaktır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

"Ülkemizde siyasi tarih müze geleneği yavaş yavaş oluşmaya başladı. Cumhurbaşkanlığı olarak, eski cumhurbaşkanları adına müzeleri destekliyoruz. Abdullah Gül ile siyasi yol arkadaşlığımız 1991'de başlamış, sonrasında kesintisiz sürmüştür.

Cumhuriyet mitingleri, 27 Nisan bildirisiyle milletin ve TBM'nin iradesine karşı meydan okumaya çevrilen seçim süreci 367 garabetiyle trajikomik hale gelmiştir. Abdullah Gül'ü Cumhurbaşkanlığına aday gösterdik, görev yaptığı 2007-2014 yılları arası Türkiye'nin dönüşüm dönemidir.

Erdoğan ve Gül, açılışın ardından müzeyi gezdi. 

Ülkemizin son yıllarda yetiştirdiği en önemli devlet adamlarından olan Abdullah Gül'ün milletimin nezdinde de saygıdeğer bir yer edindiğine inanıyorum.

SİYASETİN DİKENSİZ BİR GÜL BAHÇESİ OLMADIĞINI ANLADIK

Bu müze ve kütüphane, Türkiye'nin nereden nereye geldiğini göstermesi açısından önemlidir. Siyasetin dikensiz bir gül bahçesi olmadığını da attığımız adımlarla tecrübe ettik. 1997 yılı bizim için kırılma noktası oldu. Bu süreçte gönlümüz kırıldı ama milletimizle olan bağımız güçlendi. Abdullah Gül Bey ve diğer kardeşlerimizle yürüttüğmüz mücadele 2002 yılında tek başına iktidarla neticelendi. 14 yıl geride kaldı. Bu 14 yıl Türkiye'nin en büyük değişimlerini yaşadığı dönem oldu.

KENDİSİNE ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM

Kendisine şükranlarımı sunuyorum. Bu süreç içerisinde önümüzü kesme gayretlerinde son adım 15 Temmuz darbe girişimi olmuştur. İçeriden ve dışarıdan atılan bu adımla önümüzü kesmeye çalışanlar milletimizin Hakka yürüyüşüyle bunu başaramadılar. İstediğiniz kadar tanklara, toplara, F-16'lara sahip olun ama biliniz ki, bir milletin ölümü öldürmesi onun karşısında hiçbir şeyi varlık olarak koyamazsınız. 16 saatte darbeyi kendi lehine darbeye dönüştürdü.


Açılışa Emine Erdoğan ve Huyrünnisa Gül de katıldı. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.

İlgili Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan işadamlarına: Eğer vatanseversek dolardan çıkın
15 Temmuz gazilerinden Erdoğan'a destek
Erdoğan: Onlara karşı kendi oyunumuzu oynayacağız

Güncel Haberleri