Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, ekim ayı itibarıyla 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 14.9, yurt içi üretici fiyatları yüzde 23.73 arttı. Aylık bazda Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 2.67, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 0.91 artış gösterdi. TÜFE, ekimde geçen yılın aralık ayına göre yüzde 22.56, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 25.24 yükseldi. Yİ-ÜFE ise Aralık 2017’ye göre yüzde 40.22, geçen yılın ekim ayına göre de yüzde 45.01 arttı. Ekonomistlerin ekim ayı enflasyon beklentilerinin ortalaması yüzde 1.93’tü. Beklentilerde, bir önceki ay yüzde 24,52 olan yıllık enflasyonun yüzde 24.34’e gerileyeceği hesaplanmıştı. Ekonomistlerin 2018 sonu enflasyon beklentisinin ortalaması ise yüzde 23.52 olarak belirlendi. Bir önceki anket döneminde yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 21.84 düzeyinde gerçekleşmişti. Enflasyonun yıl sonunda yüzde 24 seviyelerine gerilemesi beklenirken, 2019’un ikinci yarısında itibaren kalıcı düşüşe geçeceği ifade ediliyor. Öte yandan 12 aylık ortalamalara göre Yİ-ÜFE verisi yüzde 23.73 yani yeniden değerleme oranına baz teşkil edilecek oran yüzde 23.73 olacak. Hazine ve Maliye Bakanlığının bu konuda yarıya kadar indirme yetkisi bulunuyor. Eğer Bakanlık yarıya kadar indirme yetkisi kullanılmazsa önümüzdeki yıl bazı vergiler ve harçlarda artış yaşanacak. Pasaport, ehliyet harcı ve trafik cezaları gibi ceza ve harçların artış oranı yüzde 23.73 ortalamalarında olacağı tahmin ediliyor. Kira artış tarafında ise artık ÜFE yerine TÜFE üzerinden artışlar yapılacak. KDV tarafında da bu rakamla, vergi oranlarının baz rakamlarında yükseliş kaydedilecek.
EN KÖTÜSÜ GERİDE KALDI
Turkey Macro View Consulting Yönetici Direktörü İnanç Sözer de ekim ayı enflasyon rakamlarının ardından, enflasyonda en yüksek seviyenin geride kaldığının rahatlıkla söylenebileceğini belirtti. Son iki ayda makroekonomik istikrarı güçlendirmek için alınan kararlı ve yetkin önlemler sayesinde, kasım ayından itibaren özellikle üretici enflasyonunda belirgin iyileşmeler görüleceğini değerlendiren Sözer, zira TL’deki yıllık değer kaybının ağustosta yüzde 80’leri aştığını, ekimde yüzde 58’e, kasımda ise yüzde 40’lara gerilediğini dile getirdi. Sözer, şunları kaydetti: “Enflasyon cephesinde en kötü geride kalmış olsa da, tüketici enflasyonunda kayda değer iyileşmenin 2019’un ikinci yarısından itibaren görülebileceğini, tek haneli enflasyonun ise hükümet hedefleri ile uyumlu olarak 2021 senesinde mümkün olabileceğini öngörüyoruz.”
BAKANDAN DÜZENLEME İŞARETİ
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi rakamlarıyla hesaplanan yeniden değerleme oranının yüzde 23.73 olduğunun hatırlatılması ve bu rakamda bir değişiklik düşünüp düşünmedikleri üzerine de geçen dönemin mevsimsel, birkaç aya bağlı oluşturduğu normal dışı durum nedeniyle bu süreçte gerekli adımları atacaklarını bildirdi. Aldıkları tedbirleri, getirdikleri vergi indirimlerini bütçe disiplininden taviz vermeden gerçekleştirdiklerini ifade eden Albayrak, bütçe açısından yıl sonu hedeflerine doğru seyrin olumlu olduğunu söyledi. Albayrak, yeniden değerleme oranına ilişkin, “Burada belirlenecek oran için 2019 enflasyonla mücadele kapsamında da bütçe dengesi kapsamında da en optimum, en doğru çözümle ilerleyeceğimizi göreceksiniz, yakında açıklayacağız. Detaylı çalışmalar devam ediyor” dedi.
KALICI İYİLEŞME 2019’UN İKİNCİ YARISINDA
Ekim ayında, gıda fiyatlarının hem işlenmiş hem de işlenmemiş tarafta yüksek kaldığını belirten Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı, Enflasyonla Topyekun Mücadele kapsamında fiyat indirimlerinin mobilya, otomotiv ve konaklama sektörleriyle sınırlı kaldığını belirtti. Tokalı, şunları kaydetti: “Ancak kasım ayında, kurda değer kazancının yanı sıra, vergi indirimleri ve enflasyonla mücadele kapsamında fiyat indirimlerinin gecikmeli yansımalarının gözlenebileceğini ve ilk tahminimize göre yıllık enflasyonun yüzde 25’lerden yüzde 24’ün altına gerileyebileceğini tahmin ediyoruz. Ancak, yıllık enflasyonda kalıcı düşüşün 2019 yılının ikinci yarısında gözlenebileceği ve yılın yüzde 17.5 seviyesinde tamamlanabileceğine dair öngörümüzü koruyoruz.”
YILIN YENİ ZİRVESİ
Gıda dışı diğer gruplarda kurlara bağlı fiyat artışlarının yüksek olmasının da enflasyondaki artışta etkili olduğunu belirten Ekonomist Haluk Bürümcekçi “Enerji grubunda yüzde 3.7 artışla geçen yıla göre belirgin yükseliş izlenirken, kurlara hassas olan gruplarda fiyat artışları yüksek seyretti. Giyim fiyatlarının da ekimde geçen yılın aynı ayından çok daha yüksek artış gösterdiği izlendi. Böylece, yıllık TÜFE de önceki ayki yüzde 24.52 seviyesinden yüzde 25.24’e yükseliş gösterirken, endeks tarihinin yeni zirvesine işaret etti” diye konuştu. Bürümcekçi, manşet enflasyonun bu yıl için zirveyi gördüğünü aktardı.
EN FAZLA ARTIŞ EV EŞYASINDA
Ana harcama grupları itibarıyla ekimde, aylık bazda en yüksek artış yüzde 12.74 ile giyim ve ayakkabı grubunda görülürken, konutta yüzde 4.15, ev eşyasında yüzde 3.44, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 3.22, eğlence ve kültürde yüzde 2.07 artış kaydedildi. Ekimde ana harcama grupları itibarıyla endekste düşüş gösteren tek grup yüzde 0.85 ile ulaştırma oldu. Ana harcama gruplardan eğitim yüzde 0.01 ile en az artış gösteren grup olarak kayıtlarda yer aldı. TÜFE’de yıllık bazda en yüksek artış da yüzde 37.92 ile ev eşyası grubunda görüldü. Bunu yüzde 32 ile ulaştırma, yüzde 31.5 ile çeşitli mal ve hizmetler, yüzde 29.26 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 25.72 ile konut izledi.
PETROL VE DOĞAL GAZ DİKKAT ÇEKTİ
Sanayinin dört sektörünün bir önceki aya göre değişimleri, imalat sanayi sektöründe yüzde 0.17, su sektöründe yüzde 0.89, madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe yüzde 1.12 ve elektrik ve gaz sektöründe yüzde 8.62 artış olarak kayıtlara geçti. Ekimde bir önceki aya göre endekslerin en fazla artış gösterdiği alt sektörle, yüzde 20.78 ile ham petrol ve doğal gaz, 8.62 ile elektrik, gaz üretim ve dağıtım, yüzde 7.33 ile ağaç ve mantar ürünleri (mobilya hariç) olarak gerçekleşti. Buna karşılık basım ve kayıt hizmetleri yüzde 9.11, metal cevherleri yüzde 5.35, ana metaller yüzde 4.11 ile bir önceki aya göre endekslerin en fazla düştüğü alt sektörler oldu. Ana sanayi grupları sınıflamasına göre ekimde aylık ve yıllık en fazla artış enerjide görüldü.
YÜKSELİŞTE SONA GELİNDİ
QNB Finansinvest Başekonomisti Burak Kanlı enflasyonun, beklenenden yüksek geldiğini ve yıllık artışını sürdürdüğünü belirtti. Bunun iki şeye işaret ettiğini anlatan Kanlı, ilk olarak, kur şokunun genele yayılan etkisinin henüz nihayete ermemiş olduğuna dikkati çekti. Kanlı, ikinci ve daha sıkıntı verici olarak ise fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın, özellikle hizmet fiyatlarında olmak üzere enflasyonu yukarı itmeye devam ettiğini vurguladı. Kanlı “Yıllık enflasyondaki artışın sonuna gelmiş olduğumuzu düşünüyorum ve yıl sonunda enflasyonun yüzde 23.8 seviyesinde olmasını bekliyorum” ifadelerini kullandı.
MEMURA 8 PUANLIK ENFLASYON FARKI
Yeni Ekonomi Programı’nda (YEP) yer alan tedbirlerden biri gayrimenkulde kira artış oranını doğrudan etkiliyor. Ev sahipleri artık zamları üretici fiyatından değil, tüketici fiyatından yapacağı daha önce açıklanmıştı. Böylece yeni dönemde hesaplamalar yüzde 23.73 üzerinden değil, yüzde 14.9 ile yapılacak. Ekim ayında TÜFE artış oranını yüzde 2.67 olarak açıklandı. Ekim sonu itibariyle yıllık TÜFE artış oranı yüzde 25.24’e yükseldi. Temmuz-ekim dönemindeki TÜFE artışı ise yüzde 12’yi aştı. Temmuz ayında yüzde 3.5 oranında zam alan memur, memur emeklisi ve sözleşmeli personele 8 puanın üstünde bir enflasyon farkı zammı imkanı doğdu. Enflasyon farkı zammında kesin oran, aralık ayı enflasyonu ile belirlenecek.
GELİR VERGİSİNDE SINIR DEĞİŞEBİLİR
12 aylık ortalamalara göre Yİ-ÜFE verisi yüzde 23,73 yani yeniden değerleme oranına baz teşkil edilecek oran yüzde 23,73 olacak. Hazine ve Maliye Bakanlığının bu konuda yarıya kadar indirme yetkisi bulunuyor. Bakanlık yetkisi kullanılmazsa önümüzdeki yıl bazı vergiler ve harçlarda artış yaşanacak. Pasaport, ehliyet harcı ve trafik cezaları gibi ceza ve harçların artış oranı yüzde 23,73 olacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı eğer yarıya kadar indirme yetkisini kullanmazsa önümüzdeki yıl artış oranı yüzde 23,73 olacak. Ayrıca gelir vergilerinde de değişiklik olacak. Daha önce 14 bin 800 lira kadar gelirlerde yıllık vergi yüzde 15 olarak hesaplanıyordu. Yeniden değerlemeyle birlikte bu rakamın 18 bin 300 liraya çıkacağı tahminler arasında.