Ekonominin ısındığı süreçte gelen yüksek oranlı elektrik ve doğalgaz zamları gündeme oturdu. 2010 ila 2017 arasındaki 7 yıllık dönemde elektriğe yüzde 54 zam yapılmasına rağmen sadece son 3.5 yıllık periyotta bu oran yüzde 123’ü buldu. Enerjideki maliyet artışının etkisiyle her alanda yeni zamların yolda olduğu belirtildi. İktidar kanadından gelen mesajları hatırlatan vatandaşlar sosyal medyada tepki paylaşımları yaptı.
KARAR 1 TEMMUZ’DAN ÖNCE ÇIKTI EMEKLİ, MEMURUN EK ZAMMI UÇTU
CHP Sözcüsü Öztrak “İçişleri Bakanı ‘temmuzda ekonomimiz şahlanacak. Almanya, ABD bizi kıskanacak’ derken meğer bunu kast etmiş. Milletin aklıyla alay ediyorlar” ifadesini kullandı. İYİ Partili Bahadır Erdem de tepkisini “Yetti be yetti” sözleriyle dile getirdi. Ekonomist Cem Başlevent ise “Elektrik zammı 1 Haziran’da yapılsaydı enflasyona yansıyacak ve milyonlarca emekli, memura ek maaş zammı gelecekti” dedi.
BAŞKANLIKLA EKONOMİ DEĞİL ZAMLAR UÇUŞA GEÇTİ
Başkanlık sistemiyle birlikte Türkiye ekonomisinin uçacağı ve dünya ekonomileri içinde ilk 5’e gireceğimiz vaat edilirken, sistemin son 3 yılda bu yana zamdan başka bir şey getirmediği görüldü. Ocak 2010’dan Aralık 2017’ye kadar elektriğe yüzde 54 zam geldi. Aralık 2017’den Temmuz 2021’e kadar ise sadece 3.5 yılık süreçte elektrik yüzde 123 zamlandı. Doğalgaz ise aynı dönemde yüzde 93 arttı. En son ise Türkiye ekonomisinin Temmuz 2021’de uçuşa geçeceği söyleniyordu.
Liranın her geçen gün daha fazla değer kaybetmesi ve bununla birlikte baş gösteren yüksek enflasyon sorunu ekonomiyi iyice yoruyor. Yüksek faizle birlikte alınan hızlı kararlar ekonomiyi yakından ilgilendirirken, başkanlık sistemiyle verilen hedeflerden gün geçtikçe uzaklaşılıyor. Ekonomi yönetiminde gece kararnameleriyle birlikte imzalanan birçok kanun vatandaşın geçim sorunu bir tık daha yukarı taşıyor. Doğalgaza ve elektriğe yapılan zamlarla birlikte enflasyona bir odun daha atılırken, başkanlık sisteminin getireceği savunulan kolaylıkları halk hâlâ yaşayamadı. Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi, 16 Nisan 2017 referandumuyla kabul edildi. 9 Temmuz 2018 tarihi itibarıyla uygulanmaya başlandı. Böylece Türkiye’de partili Cumhurbaşkanı dönemine start verildi. Hızlı kararların alınmasıyla övülen sistem vatandaşa hızlı zam olarak yansıdı. Ocak 2010’dan Aralık 2017’ye kadar elektrik fiyatları 8 yılda 0,2672 liradan yüzde 54 zamla 0,4120’ye çıktı. Aralık 2017-Temmuz 2021’de ise sadece 3.5 yıllık süreçte yılda yüzde 122,6 zamla 0,4120’den 0,9171’e yükseldi. Doğalgazda da tablo aynı. Doğalgaza 8 yılda yüzde 63,8 zam gelirken başkanlıkla beraber son 3.5 yılda yüzde 92,7 zam gerçekleşti. Temmuz ayı zam ayı oldu.
Yaşanan zam furyasından sonra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun sözleri gündem oldu. Soylu 5 Haziran 2021’de Afyon’da yaptığı konuşmada şu sözleri dile getirmişti: “Görecekseniz, temmuz ayından itibaren ülkemin ekonomisi öyle bir atağa kalkacak, öyle bir sıçrayacak ve büyüyecek ki etrafımızdaki Almanya’sı, Fransa’sı, İngiltere’si, İtalya’sı ve hele o her şeye burnunu sokan ABD’si de çatlayacak, patlayacak.” Temmuz ayında elektrik ve doğalgazın yanı sıra LPG ve üniversite harçlarına da zam geldi. Tıp fakültelerinde öğrenci katkı payı 642 liradan 706 liraya, hukukta 340 liradan 374 liraya çıkarıldı. Demokrat Partili Cemal Enginyurt ise “Temmuz ayında ekonomi uçacak, Avrupa bizi kıskanacak demişlerdi inanmamıştım. İlk günden uçtuk ya! Elektrik fiyatlarına yüzde 15 doğalgaz fiyatlarına yüzde 12 zam, uçuşa tam gaz devam” dedi.
"SÖKE SÖKE VATANDAŞIN VARINI YOĞUNU ALACAK"
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, elektrik ve doğalgaz zammına sert tepki gösterdi. Twitter’dan paylaşım yapan Davutoğlu “Her ay yaptıkları doğalgaz zammı yetmiyormuş gibi elektriğe yine yüzde 15 zam yaptılar. İktidar sanki yemin etmiş söke söke vatandaşın varını yoğunu alacak” ifadelerini kullandı. Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ da Twitter’dan yaptığı paylaşımda “Niye zam yaptınız ki, hani ekonomimiz pik yapmıştı? Hani bu Avrupa bizi kıskanıyordu! Yarından tezi yok bu zammı Sayın Cumhurbaşkanı iptal eder, demedi demeyin. Göreceksiniz öngörümde isabet edeceğim” ifadelerini kullandı. İYİ Parti’li Bahadır Erdem de tepkisini “Yetti be yetti” sözleriyle dile getirdi.
"ŞAHLANMA TAM GAZ DEVAM EDİYOR"
Elektrik ve doğalgaza yapılan zamlara siyasetçi ve ekonomistlerden de tepki geldi. CHP milletvekili Faik Öztrak, Twitter’dan yaptığı paylaşımda “Ekonomideki ‘şahlanma’ tam gaz devam ediyor. Gece elektrik zammıyla yatıp, sabahına doğalgaza zammıyla uyanmak. Bu kadar zam ve zulmü yapsa yapsa Erdoğan Şahsım Hükümeti yapar. Artık yeter. Getirin sandığı, kapansın bu zam ve zulüm kapıları” ifadelerini kullandı. CHP Enerji ve Altyapıdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın da “İktidar vatandaşımıza söke söke zam yapmaya devam ediyor” diyerek şöyle eleştirdi: “Yılbaşından bu yana elektrik zammı yüzde 22’ye çıktı. Doğalgazda her ay düzenli olarak ayrıca zam yapılıyor. Akaryakıtta neredeyse her ay zam yapılıyor. Ülkeyi yönetemeyen AK Parti iktidarı, yanlış politikalarının faturasını vatandaşa kesiyor. Soruyoruz, hangi memur, hangi emekliye son 6 ayda yüzde 20 oranında zam yapıldı? Artık yeter. Şirketleri değil, vatandaşın refahı için kararlar alın. Vatandaşı artık müşteri olarak görmeyin.”
"ENFLASYONDA YÜKSELİŞ KESİN"
Karar Gazetesi yazarı analist Oğuz Demir ise zamlarla ilgili şu paylaşımı yaptı: “Her 2 zammın kaynağı kurdaki ve petrol fiyatlarındaki artış. Petrol neyse de kurdaki artışın nedeni ise kötü yönetim. İyi yönetim olursa kur böyle sıçramaz, fiyatlar da böyle artmazdı. Faturaları düşürmenin yolunu da bu mantıktan yola çıkarak bulmak mümkün. Doğalgazın, elektriğin fiyatının yüzde 12-15 arttığı bir ekonomide enflasyonun kredi kartlarıyla yapılan harcamalardaki taksit sınırlaması ile düşürebileceğini sanmıyorlardır, değil mi?” diye konuştu. Ekonomist Hakan Kara da “Elektrikte yapılan yüzde 15 fiyat artışının Temmuz ayı enflasyonu üzerindeki doğrudan etkisi 0,41 puan olacak. Böylece Temmuz’da yıllık enflasyonun yeniden yükseleceği kesinleşmiş oldu. Elektrik ve doğalgaz zamlarının tüketici enflasyonuna doğrudan etkisi 0,6 puan olacak. Dolaylı etkilerle birlikte toplam etki 1,1 puana ulaşabilir. Bu zamlardan sonra Temmuz-Ağustos gibi enflasyonun %19’u geçme ihtimali yükseldi. Yani yakında reel faiz tekrar negatif olabilir” dedi.
"OBEZ DEVLETİ BESLEMEMİZ İSTENİYOR"
Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota “Cumhurbaşkanlığı tasarruf tedbirlerinden, oğlunun yöneticisi olduğu vakıf ise vergiden muaf tutuldu. Elektriğe yüzde 15, doğalgaza yüzde 12 zam yapıldı. Porsiyonlarınızı küçültüp tasarruf etmeniz tavsiye edildi. Bunları yaparak, ‘Obez Devleti’ beslemeniz isteniyor. Peki devlet nasıl obezleşti? 2017 yılında (Faiz+Personel+Hazine yardımları+Sosyal amaçlı transferler+Gelirlerden ayrılan payların) bütçe giderlerine oranı yüzde 67’den yüzde 78’e yükseldi. Buna karşın vergi gelirlerinin toplam gelirlere oranı yüzde 85’den yüzde 78’e düştü. Bu 4 yılda toplam istihdam 28 milyonda sabit kaldı. Kamu da 2017’de 3.5 milyon kişi çalışırken, 2021’de 4.8 milyon kişiye yükseldi. Yani özel sektörün çıkardığı 1.3 milyon kişi işsiz kaldı, kamu ise bir o kadar büyüdü. O nedenle daha çok vergi ve zam üstlenmeniz gerekiyor” dedi.
"MEMUR VE EMEKLİ ZAMMINI FATURALAR YOK EDECEK"
Elektriğe gelen zam birçok temel tüketim kaleminde de fiyat artışlarını getirecek. Haziran enflasyonuna etki yapmayacak olan zamlar kendini Temmuz ayı enflasyon rakamlarında gösterecek. Ayrıca emekli ve memura yapılan zamlar da bundan nasbini alacak. Haziran ayının sonuna göre belirlenen emekli ve memur zammı Temmuz’da artan fiyatlardan etkilenmeyecek. Böylece temmuz enflasyonu değil de haziran enflasyonuna göre zam alınacak. Temmuz ayında ise memur ve emekli maaşları yüzde 6 ile yüzde 7 arasında artacak. Maaş zammını tek başına elektrik faturaları götürecek. Ekonomist Cem Başlevent ise “Elektrik zammı 1 Haziran’da yapılsaydı enflasyona yansıyacak ve milyonlarca emekli, memurlara ek maaş zammı gelecekti” dedi.
EPDK MALİYETLERİ GEREKÇE GÖSTERDİ
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun kararına göre, 1 Temmuz tarihinden geçerli olmak üzere tüm tüketici gruplarında elektrik fiyat tarifeleri yüzde 15 arttırıldı. EPDK yetkilileri, zamma gerekçe olarak, elektrik üretim maliyetlerindeki artışları gösterdi. EPDK yaptığı açıklamada “Elektrik üretiminde oluşan maliyet artışları nedeni ile 1 Temmuz 2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere nihai elektrik satış fiyatlarında tüm abone grupları için yüzde 15 oranında artış yapılmıştır. Bu kapsamda, 1 Temmuz 2021 itibariyle mesken abonelerince 100 kilovatsaat elektrik enerjisi için vergi ve fonlar dâhil olmak üzere 91,56 Türk Lirası ödenecektir” ifadeleri kullanıldı. BOTAŞ ise konut doğalgazına yüzde 12, sanayi doğalgazına yüzde 20 zam yaptı.
DÖVİZ HESAPLARINDA DÖNÜŞÜME YETERLİ OLMAZ
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) yabancı para zorunlu karşılık oranlarını artırdı. Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğe göre vadesiz, ihbarlı, bir aya kadar, 3 aya kadar, 6 aya kadar ve bir yıla kadar vadeli yabancı para cinsi zorunlu karşılık oranları yüzde 19’dan yüzde 21’e çıktı. Bir yıl ve bir yıldan uzun vadeli yabancı para cinsi zorunlu karşılık oranları da yüzde 13’ten yüzde 15’e yükseltildi. Yeni oranlar 19 Temmuz tarihinden itibaren geçerli olacak. Bankaların ellerindeki mevduatlar karşılığında Merkez Bankası bünyesinde bulundurmak zorunda olduğu mevduat oranına zorunlu karşılık oranı deniyor. Banka elinde bulunan dövizin Merkez’in belirlediği yüzdesini Merkez Bankası’na zorunluk karşılık olarak veriyor. Tera Yatırım Baş Ekonomisti Enver Erkan Merkez’in attığı adımın piyasada beklendiğini ifade etti.
Erkan, “Bankaların TL cinsinden tutulan zorunlu karşılıklara daha fazla nema ödeneceğini tahmin ediyorduk. Amaç, bankaların TL cinsinden daha fazla mevduat tutmalarını ve döviz tevdiat hesapları (DTH) ağırlığını TL mevduat tarafına kaydırmalarını sağlamak. Bankaların TL cinsinden daha fazla mevduat tutmaları, TCMB zorunlu karşılık hesabında bulundurdukları tutara daha fazla faiz ödemesi almasını sağlayacaktır. Döviz zorunlu karşılıkların artırılmasıyla da bankaların döviz mevduatlarını fonlama maliyetinin artması sağlanacak” dedi. Enver Erkan, Merkez Bankası’nın attığı adımı şöyle yorumladı: “Ters dolarizasyona katkı sağlama amaçlı olduğunu gördüğümüz zorunlu karşılık değişikliklerinin etkinliği tek başına yeterli olmayacaktır. DTH’dan TL’ye geçişi sağlamak için mudilerin tercihini değiştirebilmek önemli. Bu da TL’de güven, istikrar ve kuvvetli getiri pozisyonuyla olur. TL’nin enflasyon ve yabancı paralar karşısındaki aşınma payı dolarizasyonda net bir geri dönüşüm olmamasına neden oluyor.”
TÜKETİM YENİDEN TAKSİTLE KISILIYOR
Artan enflasyon ve faiz ekseninde yeniden tüketimden kısılmak için adım atılıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetim Kurumu (BDDK), kredi kartı harcamalarında taksit sayılarını düşürdü. Bununla birlikte taşıt kredilerinde de vade sayıları indirildi. BDDK’nın kredi kartı taksitleriyle aldığı yeni karara göre; göre, mobilya ve beyaz eşyada taksit sayıları 12 aydan 9 aya indirilirken kuyum harcamalarında ise 6 ay olan azami taksit sayısı 3 aya düşürüldü. Kredi kartları ve ihtiyaç kredilerinde de risk ağırlıkları artırıldı. TV alımlarında fiyatı 3-5 bin TL arası olan TV’lerde taksit sayısı 9 ay olarak gerçekleşirken, fiyatı 5 bin TL ve üzeri TV’lerde taksit sayısı 4 ay oldu.
Nihai fatura değeri 120 bin TL ve altında olan taşıt alımı amacıyla kullandırılan kredilerin vadesi 60 aydan 48 aya indirildi. 120 bin TL - 300 bin TL arasında olan taşıt alımlarında kullandırılan kredilerin vadesi 48 aydan 36 aya indirildi. 300-750 bin TL arası taşıt alımında kullandırılan kredilerin vadesi 36 aydan 24 aya indirilirken, 750 bin TL ile 1 milyon 500 bin TL arasındaki taşıt kredilerinde ise vade 24 aydan 12 aya indirildi. Gelecek Partili İbrahim Turhan alınan kararla ilgili şunu paylaştı: “BDDK, bireysel kredilerin risk ağırlıklarını artırmış. Bankalara; ‘tüketim için verdiğin kredi faizlerini artır’ mesajı veriyor. Tüketici kredilerinin vade sınırları ile kredi kartı taksit sınırlarını daraltarak da tüketiciye; ‘daha az borçlan, daha az harca’ diyor.”