Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplandı. Bir önceki toplantıda politika faizini yüzde 9 seviyesinde sabit tutan Merkez Bankası 50 baz puan indirime giderek faizi 8,5'a çekti.
Banka yüksek enflasyona rağmen giriştiği 500 baz puanlık son faiz indirim döngüsünü kasımda tamamlamış, aralık ve ocaktaki toplantılarda politika faizini beklentilere paralel yüzde 9’da sabit tutmuştu.
Ancak deprem felaketinin ekonomiye etkilerini sınırlamak için Merkez Bankası’nın politika faizinde indirime gitmesi beklentisi ortaya çıkmıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Şubat'ta TRT'de yaptığı açıklamada, ''Dünyada faizi sürekli yükselttiler. Ben de tam aksine faizi indirmenin mücadelesini verdim. Şu anda bizde faiz yüzde 9 bunu daha da düşüreceğiz'' demişti.
EKONOMİSTLER NE BEKLİYORDU?
Öte yandan AA Finans'ın anketine katılan ekonomistler, TCMB'nin faizi yüzde 8'e indirmesini öngörüyordu.
Ekonomistlerden 10'u mevcutta yüzde 9 düzeyinde bulunan politika faizinin 100 baz puan düşürüleceği yönünde görüş bildirirken, 1'i bu indirimin 150 baz puan olacağını tahmin ediyordu. Ekonomistlerden 6'sı ise politika faizinin sabit tutulmasını bekliyordu.
Reuters haber ajansının anketine katılan 17 ekonomistin dokuzu faiz indirimi beklerken, sekizi ise politika faizini değişmeyeceği yönünde görüş bildirmişti.
"DEPREM YAKIN VADEDE EKONOMİK AKTİVİTEYİ ETKİLEYECEK"
Karara ilişkin PPK'dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Asrın felaketi öncesindeki öncü göstergeler 2023 yılının ilk çeyreğinde iç talebin dış talebe kıyasla daha canlı olduğuna ve büyüme eğiliminde artışa işaret etmekteydi. Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkileri kapsamlı bir şekilde değerlendirilmektedir. Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üzerinde kalıcı bir etkide bulunmayacağı öngörülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısı yılın tüm aylarına yayılarak devam etmektedir. Bunun yanında, iç tüketim talebi, enerji fiyatlarındaki yüksek seviye ve ana ihracat pazarlarındaki zayıf iktisadi faaliyet cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır.
Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Kurul, 2023 Yılı Para Politikası ve Liralaşma metninde belirttiği üzere, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edecek ve fonlama kanalları başta olmak üzere tüm politika araç setini liralaşma hedefleriyle uyumlu hale getirecektir. Kurul, yaşanan felaketin etkilerinin en düşük seviyelere indirilmesi ve gerekli dönüşümün desteklenmesi amacıyla uygun finansal koşulların oluşmasını önceliklendirecektir."
"İNDİRİM DEPREM SONRASI TOPARLANMA İÇİN YETERLİ"
Enflasyonun seviyesinde ve eğiliminde iyileşmeler görülmeye başlanmakla birlikte depremin yol açtığı arz-talep dengesizliklerinin enflasyon üzerindeki etkilerinin yakından izlendiği belirtilen açıklamada, "Sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması daha da önemli hale gelmiştir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 50 baz puan düşürülmesine karar vermiştir. Kurul, bu ölçülü indirim sonrası para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşündedir. Depremin 2023 yılının ilk yarısındaki etkileri yakından takip edilecektir." denildi.
Kararın, kur ve enflasyona etkisi yakından takip ediliyor.