Son yıllarda aldığı ihalelerle gündeme gelen Rönesans Holding, Pandora Papers Belgeleri'nde "bağış" adı altında vergi cennetine 105 milyon dolar aktardığı ortaya çıkması üzerine açıklama yaptı.
Rönesans Holding'den yapılan açıklamada, "Rönesans, hiçbir zaman yurt içinden yurt dışına yerel ya da uluslararası mevzuata aykırı herhangi bir fon transferi yapmamıştır. Bu konularla ilgili tüm beyan, bildirim ve açıklamalar ilgili yerel ve uluslararası mevzuata uygun olarak ilgili makamlara yapılmıştır" denildi.
Holding açıklamasında, Türkiye'nin küresel arenadaki en güçlü şirketlerinden biri olarak bugün toplam 28 ülkede faaliyet gösteren, gelirinin yüzde 81'ini yurt dışında hayata geçirdiği projelerden elde eden Rönesans Holding'in, hakkındaki iddialarla ilgili kamuoyuna açıklama yapma gereği duyduğu belirtildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Global pazarda büyürken Türkiye'ye değer katmaya devam eden Rönesans Holding'in, iddiaların tamamını reddettiği açıklama şu şekildedir; Rönesans, 1993 yılında Dr. Erman Ilıcak tarafından yurt dışında kurulmuştur. O günden bu yana grup şirketleriyle beraber 50'yi aşkın farklı ülkede inşaat-taahhüt ve yatırım projeleri gerçekleştirmiştir. 28. yılında bugün Rönesans, Avrupa'nın en yüksek binasını, Avrupa'daki dünyanın en uzun demir yolu tünelini, kuzey kutbunda petrokimya tesislerini, Türkmenistan'da dünyanın en büyük doğal gazdan benzin üretim tesisini, Sri Lanka'da su arıtma tesislerini, Karayipler'de hastaneleri, Kuzey Kutbu Denizi’nde 650 bin tonluk betonarme yüzer doğal gaz platformunu, Hollanda'nın en uzun kara yolu tünelini ve Türkiye'de dünyanın en büyük deprem izolatörlü yapısını inşa edip ENR mühendislik ödülünü de alarak Türk mimari ve mühendisliğinin yeteneklerini tüm dünyada gururla sergilemektedir.
Rönesans, 2006 yılından bu yana ilk 100 şirket içinde bulunduğu Engineering News Record tarafından yayınlanan dünyanın en büyük uluslararası müteahhitlik firmaları listesinde Avrupalı müteahhitler arasında 9. sırada, dünyada ise 28. sırada yer almaktadır. Rönesans 2012 yılında Türkiye'de taahhüt işlerine başladığında Rönesans'ın yurt dışındaki faaliyetleri neticesinde yarattığı cirosu toplam 15 milyar Amerikan dolarının üzerindeyken o günden bu yana Rönesans'ın toplam cirosunda Türkiye faaliyetlerinin payı ortalamada yüzde 19'un altında kalmıştır. Ne yazık ki bugüne kadar bunlarla ilgili birçok yanlış ve yanıltıcı haber yayınlanmıştır. Öncelikle bu durumun, toplam 40 milyar doları aşkın değerdeki yüzlerce projeyi yurt dışında teslim etmiş, Türkiye'nin yurt dışındaki gelmiş geçmiş en büyük müteahhitlik şirketi olan Rönesans'a ve onun 75 bini aşkın çalışanına büyük bir haksızlık olduğunu düşünüyoruz. Türkiye'deki faaliyetleri başladıktan sonra Rönesans, Türkiye'nin en çok istihdam yaratan şirketleri arasında yer almış ve Rönesans'ın ana hissedarı olan Erman Ilıcak, yıllardır Türkiye'nin vergi rekortmenleri arasında bulunmuştur. Rönesans'ın bugün 75 bini aşkın çalışanı ve Türkiye'de yarattığı tüm bu katma değere rağmen Türkiye'den elde ettiği ciro, toplam cirosunun ortalama yüzde 19'unu aşmamıştır.
Rönesans'ın tüm dünya üzerindeki haklı repütasyonuna rağmen doğru-yanlış vakıalarla görüşlerini birbirinden ayırmaksızın birbiriyle nedensellik ilişkisi olmayan bilgileri yanıltıcı bir biçimde sıralayarak kamuoyunu yanıltacak ve Rönesans'ın çalışanları, hissedarları, iş ortaklarının ticari itibarını zedeleyecek şekilde hazırlanan içerikleri ülkemizde yıllardır üzülerek takip ediyoruz. Rönesans ve hissedarları, 28 senedir yurt dışında yürüttükleri faaliyetleri neticesinde elde ettikleri gelirleri yine yurt dışında tüm yerel ve uluslararası mevzuata uygun ve şeffaf bir biçimde yatırım amacıyla değerlendirmiş ve ilgili içeriklerde bahsi geçen şirketlerden hiçbirisi Ilıcak ailesi üyeleri haricinde hiçbir kimseye veya kuruma bağış, karşılıksız edinim ya da her ne nam ya da şekil altında olursa olsun bir fon aktarımı yapmamıştır. Rönesans, hiçbir zaman yurt içinden yurt dışına yerel ya da uluslararası mevzuata aykırı herhangi bir fon transferi yapmamıştır. Bu konularla ilgili tüm beyan, bildirim ve açıklamalar ilgili yerel ve uluslararası mevzuata uygun olarak ilgili makamlara yapılmıştır. Rönesans'ın kendisinin ve 75 bin çalışanının, hissedarlarının, iş ortaklarının ve tüm bu kişilerin ilişkili taraflarının ticari itibarlarını zedeleyen, asılsız, mesnetsiz ve spekülatif yayınlara karşı yasal haklarını kullanmayı tüm çerçevesiyle değerlendirdiğini kamuoyunun bilgisine sunarız."
105 MİLYONLARLIK 'BAĞIŞ' KAYIP
Deutsche Welle'nin haberine göre, Covar Trading Ltd.'nin hesaplarını yöneten İsviçreli Kendris Ltd. firmasının mali raporlarında dikkat çeken detaylar var. 30 Haziran 2017'de hazırlanan rapora göre Covar Trading Ltd.'nin hesaplarına 2015 yılında 105.524.132,32 ABD doları girdiği görülüyor.
Aynı yıl 105.484.952,46 doların "bağış" adı altında şirket hesabından çıktığı görülüyor. Bu bağışın nereye gittiği ise bilinmiyor.
Erman Ilıcak'ın annesi Ayşe Ilıcak'ın bir diğer firması Dolmine International Ltd.'nin mali raporunda ise yine 2015 yılında 105.212.000,00 doların şirketin İsviçre'deki Banque Pictet & Cie hesabına yattığı anlaşılıyor. Raporda sadece 2015 için nakit benzeri varlıkların faiz geliri olarak firmaya 491.616,16 ABD dolarının girdiği gözlemleniyor.
Her iki firmanın da 2016 ve 2017 yıllarında başka herhangi bir ekonomik aktivitesi yok.
Bu durumda Ayşe Ilıcak'ın sadece bir yılda vergi cennetlerine aktardığı paranın 210.736.132,32 ABD doları olduğu anlaşılıyor. Haberin yazıldığı gün (30.09.2021) bu miktarın TL olarak karşılığı 1 milyar 874 milyon 392 bin 528 Türk Lirası. ( Yazıyla bir milyar sekiz yüz yetmiş dört milyon üç yüz doksan iki bin beş yüz yirmi sekiz lira doksan iki kuruş.)
Ayşe Ilıcak'ın vergi cennetine aktardığı 210,7 milyon doların yüzde 40'lık gelir vergisi ödenmiş olsa, hazinenin kasasına yaklaşık 750 milyon Türk Lirasının gireceği hesaplandı.
Bu para ile 25 adet 40 derslikli ilkokul veya 8 adet 150 yataklı hastane ya da 15 bin öğrenciye yurt yapılabilir veya 115 bin öğretmene bir aylık maaş ödenebiliyor.