Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Şakir Ercan Gül, Turkuvaz Medya Grubu’nun ekonomi haber kanalı A Para tarafından düzenlenen Finansın Geleceği Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye ekonomisinin son 19 yılda geçirdiği yapısal dönüşüm sürecinde güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme hedefi doğrultusunda büyük mesafeler kat ettiğini belirterek, bu süreçte finansal hizmetler sektörünün önemli ölçüde büyüdüğünü ve geliştiğini söyledi.
Finansal sektörün toplam büyüklüğünün 7,7 trilyon liraya eriştiğini ifade eden Gül, finansal sektörün milli gelire oranının 2020 yılı sonu itibarıyla yüzde 138’e ulaştığını kaydetti.
'FAİZİ DÜŞÜRMENİN İKİ YOLU VAR'
Gül, faizi düşürmeye çalıştıklarını aktararak, faizi, bütçe açığı ve cari açık ile mücadele ederek düşürebileceklerini, bunlarla mücadele etmeden faizi düşürürlerse sermaye kaybına uğranabileceğini, bu konuda hassas olunması gerektiğini söyledi.
Süreç içerisinde Türk parasına dayalı borçlanma unsurlarını artırmaları gerektiğini vurgulayan Gül, Türkiye’nin aslında, total anlamda bakıldığında, borç problemi olmadığını ifade etti.
Gül, finansal sistemi güçlü tutmak durumunda olduklarını belirterek, "Popülizmden uzak durmamız, ekonomik verimliliği maksimize etmemiz, kredileri selektif yapmamız, kaynakları doğru yerde kullanmamız lazım. Hepimizin arzusu minimum faiz vermektir ama verilmesi durumunda da veriyoruz. Çünkü açıklarımız var, açıklarımızı finanse etmek için belli oranda belli faize katlanmak durumundayız. Ekonomide dengelerimizi muhafaza etmemiz lazım. Bir sene iyi, bir sene kötü büyüme mekanizması oluşturmak istemiyoruz." diye konuştu.