Merkez Bankası bir önceki dönemde yüzde 23 olan 2022 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 42.8’e yükseltti. Hedefteki büyük sapma için Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı gösteren MB Başkanı Kavcıoğlu “Son rapordaki tahminleri savaş olmasaydı bugün çok daha farklı noktalarda revizyona ihtiyaç duymadan sürdürebilecektik” dedi. Kavcıoğlu, enflasyonun mayıstan sonra gerilemeye başlayacağını da savundu.
MB ARTIK TAHMİNİ TUTTURMAYA ÇALIŞMAK YERİNE DEĞİŞTİRİYOR
Tahminlerdeki uçuruma ekonomistler de tepki gösterdi: Enflasyonla mücadele stratejimiz kendiliğinden düşene kadar beklemek gibi görünüyor. Artık tahmini tutturmaya çalışmak yerine değiştirmeyi tercih ediyorlar. Mayıstan itibaren enflasyon her ay yüzde 1 çıkarsa MB’nin yıl sonu tahmini tutar. Yüzde 2 olursa yıl sonu enflasyonu yüzde 54 oluyor. Açıklamalardan çıkan sonuç, tek suçlunun dış dinamikler olduğu.
ENFLASYON HEDEF BÜYÜTTÜ YENİ REVİZE YÜZDE 42
Hükümet uzun bir süredir yüzde 5 enflasyon hedefi üzerine çalışıyor. Fakat ekonomi yönetiminin aldığı yanlış kararlar hedeften her ay koşar adım uzaklaşılmasına neden oluyor. TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun açıkladığı yılın ikinci enflasyon raporu da yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 42,8 olduğu yönünde. Hatta rapora göre, ne 2023 ne de 2024 döneminde yüzde 5’in ismi bile geçmiyor.
Türkiye’de enflasyon martta aylık bazda yüzde 5,46 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 61,14, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 114,97 olarak kaydedildi. Bu oranla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) yüzde 5 hedefinden artık oldukça uzaklaşıldı. TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, 2022 yılının ikinci enflasyon raporunda, yıl sonunda yüzde 42,8 olarak gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini açıkladı. Bir önceki raporda yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 23,2 seviyesindeydi. TCMB böylece yıl sonu enflasyon hedefinde 19,6 puanlık yukarı yönlü revize gerçekleştirdi. TCMB’nin 2022 için enflasyon hedefi ise yüzde 5 seviyesindeydi. TCMB’nin 2023 ve 2024 için enflasyon tahmini ise sırasıyla; yüzde 12,9 ve yüzde 8,3 olarak gerçekleşti. Kavcıoğlu, enflasyon tahminindeki revizeye ilişkin ise Rusya-Ukrayna savaşını işaret ederek “Enflasyondaki artışa önce global ve lokal bakmak lazım. Son rapordaki tahminleri savaş olmasaydı bugün çok daha farklı noktalarda revizyona ihtiyaç duymadan sürdürebilecektik” diye konuştu.
Kavcıoğu’nun sunumundan öne çıkanlar şöyle: “Ticaret ortaklarımızdaki büyüme beklentisi aşağı yönde güncellenmektedir. 2021 4’üncü çeyrekte iktisadi faaliyet güçlü seyretmiş ve büyüme yüzde 11 olarak gerçekleşmiştir. Arz ve tedarik sorunları henüz düzelme eğilimine girmedi. Büyümeye en büyük katkı sanayi ve hizmet sektörlerinden gelmiştir. Ekonomik faaliyetlerde iyileşme devam ediyor. Manşet ve çekirdek enflasyon oranları dünya genelinde yüksek seyirlere ulaştı. Salgının etkilerinin zayıflamasıyla ortadan kalkması beklenen arz ve tedarik sorunları henüz düzelme eğilimine girmedi. Jeopolitik risklerde bahsedilen kanallar da enflasyonu olumsuz etkilemeye devam etti.
‘SAVAŞ OLMASAYDI REVİZYONA İHTİYAÇ OLMAYACAKTI’
Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaşla birlikte dengelerin değiştiğini söyleyen Şahap Kavcıoğlu “Son rapordaki tahminleri savaş olmasaydı bugün çok daha farklı noktalarda revizyona ihtiyaç duymadan sürdürebilecektik. Birinci derecede uluslararası piyasalardaki gelişmeler pandemi ile başlayıp tedarik zincirindeki sıkıntılar ve Rusya Ukrayna çatışmasıyla birlikte emtia fiyatlarının küresel artış göstermesi dünyadaki ve bizdeki enflasyonun yükselişinde çok büyük bir etkisi olmuştur. Onun dışında içeride de iç talep ve talepten kaynaklanan önemli bir artışa para politikasıyla karşılık vereceğimiz yükseliş yok” yorumunu yaptı.
‘KUR İSTEDİĞİMİZ SEVİYEDE DEĞİL’
“Kurun serbest piyasa içerisinde oluşacağı noktada, diğer ülkelerin ve enflasyonun kendi içerisinde oluşacağı noktada reel kur endeksinin geldiği ideal nokta kafamızda bir şeyler var” diyen Şahap Kavcıoğlu “Şu anki nokta bizim arzuladığımız bir nokta değil” yorumunu yaptı. Geçtiğimiz günlerde gündeme gelen 500 liralık banknot için ise Kavcıoğlu, böyle bir hazırlığın olmadığını paylaştı. En önemli sorunun enflasyon olduğuna değinen Kavcıoğlu “Paydaşlarımızla enflasyonun indirilmesi noktasında büyük bir gayretle tedbirler alıyoruz, almaya devam edeceğiz. Bu süreçte dar gelirli vatandaş olumsuz anlamda etkilenmekte. Biz MB olarak para politikası araçlarını en iyi şekilde kullanmaya devam edeceğiz” dedi.
‘TEK SUÇLU DIŞ DİNAMİKLER’
Ekonomistler de Merkez’in enflasyon raporunu yorumladı. Finansal piyasalar uzmanı İris Cibre “TCMB’nin 2022 sonu enflasyon beklentisi 1 senede yüzde 7,80’den yüzde 42,80’e yükseldi. Tahminler harbiden çok başarılı, revizeler uzay” yorumunu yaptı. Analist Prof.Dr.Serap Durusoy ise “Kavcıoğlu enflasyon raporunda enflasyondan öte büyüyen ekonomiden ve cari dengeyi destekleyen ihracata vurgu yapıyor. Kavcıoğlu enflasyonun nedenini küresel emtia fiyatları, döviz kuru ve arz yönlü aksaklıklara bağladı. Tüm açıklamadan çıkan sonuç enflasyonun tek suçlusu dış dinamikler. Kavcıoğlu para politikası araçlarının etkinliğini artıracak kapsamlı çalışmanın tüm taraflarla birlikte yürütüldüğünü ifade etti. Keşke bu çalışmaların neler olduğunu duyabilseydik. Bunları bilmeden enflasyonun mayısta düşeceğine inanmak güç. ‘Halkımız bize güvensin en kısa sürede kalıcı fiyat istikrarını sağlayacağız açıklaması’ çok iddialı bir söylem. Bu kısa sure nedir Mayıs ayı mi? Enflasyonu düşürme konusunda etkin olmayan bir faiz politikası ile zor” ifadelerini kullandı.
‘HER AY YÜZDE 1 ARTSA TAHMİN TUTAR’
İktisatçı Prof. Dr. Şenol Babuşcu Merkez Bankası’nın yeni raporunu eleştirdi. Babuşcu “Merkez Bankası üç ay önce yüzde 23,2 olarak açıkladığı 2022 yılı enflasyon tahminini yüzde 42,8’e yükseltti. Tahmini tutturmaya çalışmak yerine değiştirmeyi tercih ediyor. Üç ay sonra tahmini nasıl değiştirecek bakalım” dedi. Ekonomist Prof. Dr. Hakan Kara da “TCMB’nin 2022 enflasyon tahmini yüzde 42,8’e çekilmiş. Mayıstan itibaren enflasyon her ay yüzde 1 olursa bu tahmin tutar. Mayıstan itibaren enflasyon aylık yüzde 2 gerçekleşirse yıl sonu enflasyonu yüzde 54 oluyor” yorumunda bulundu.
TÜRKİYE İSTİHDAM ARTIŞINDA OECD’Yİ GEÇTİ
Sanayi faaliyetlerinin büyümeyi ve iç piyasayı desteklediğini anlatan Şahap Kavcıoğlu “Ekonomimizin istihdam oluşturma kapasitesinin sürekli artığını gözlemliyoruz. İşgücüne katılım artarken, işsizlik azalmaktadır. Türkiye salgın sonrasında OECD ülkeleri arasında istihdamını en fazla artıran ülke oldu. Ticari kredi büyümesi enflasyona kıyasla daha yavaş seyretti. Ticari krediler ivmelemenin uyumlu olmayan kısmıyla ilgili duyduğumuz rahatsızlığı PPK’da dile getirmiş, makroihtiyati tedbirleri artıracağımızı söylemiştik. Kredilerin yatırım ve ihracatta kullanılması için tedbirleri kararlılıkla uygulamaktayız. Türkiye büyümesinin yapısı ihracat odaklı önemli bir dönüşüm yaşamaktadır. İhracatımız artış eğilimini ilk çeyrekte bölgesel risklere rağmen sürdürmüştür. Enerji fiyatlarındaki artış nedeniyle ithalat ilk çeyrekte artmıştır. Cari işlemler dengesinde enerji fiyatlarından kaynaklı riskler devam etmektedir. Cari açık yükselen enerji fiyatlarıyla son dönemde artmıştır. Liralaşma stratejisi çerçevesinde kredilerin büyüme hızı ve kompozisyonu fiyat istikrarıyla uyumlu hale getirilecektir” dedi.
NEREDEYSE 20 PUANLIK YUKARI YÖNLÜ REVİZE
Enflasyondaki yükselişte gıda ve enerji fiyatlarının belirleyici olduğunu anlatan Şahap Kavcıoğlu: “İthalat fiyatlarındaki artışın yanı sıra yüksek seyreden taşımacılık maliyetleri ve tedarik aksaklıkları, enflasyonun görünümünü olumsuz etkilemeye devam etmektedir. Enflasyonun 2022 yıl sonunda yüzde 42,8 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Enflasyonun 2023 yıl sonunda yüzde 12,9 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. 2024 yılsonunda yüzde 8,3’tür. Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla 2022 yılı sonunda yüzde 38,7-46,9 aralığında -orta noktası yüzde 42,8- gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Ham petrolde ortalama beklentimizi bu yıl için 102,2; 2023 için 93.9 dolar olarak güncelledik. İthalat fiyatlarının genel seviyesine ilişkin varsayımlar da yukarı yönlü güncellendi. Tarımsal kuraklık gelişmelerinin etkisiyle gıda fiyatlarını 2022 ve 2023 için yukarı yönlü güncelledik. Dış talebe ilişkin varsayımları geçen rapor dönemine görü aşağı yönlü revize ettik. 10,6 puanlık güncelleme TL cinsinden ithalat enflasyon tahminini 5.5 puan, gıda fiyatları 2.8 puan etkiledi. Yönetilen yönlendirilen fiyatlar büyük ölçüde alkol tütün ve doğal gazdaki artışla 2.1 puan yukarı çekti. 2023 yılsonu enflasyon tahmini de yüzde 8,2’den yüzde 12,9’a yükseldi. Başlangıç noktası eğilimleri 1.9 puan arttırdı. Gıda enflasyonu güncellemesi tahmini 0.7 puan yukarı çekmektedir. TL cinsinden ithalat fiyatları 2.2 puan yükseltirken çıktı açığı da 0.1 puan düşürücü yönde etkilemektedir.”
'TL KAZANANLARIN GELİRİ YİNE ERİYECEK'
İktisatçı Orhan Karaca “Enflasyonla mücadele stratejimiz kendiliğinden düşene kadar beklemek gibi görünüyor. O zamana kadar yeniden yükseltecek adımlar atmayı durdursak bari... TCMB başkanını dinledikçe uygulanan para politikası stratejisinin de yayınlanan raporun da adının yanlış olduğunu düşünmeye başladım. Artık TCMB uyguladığı stratejiyi ‘Büyüme Hedeflemesi’ ve raporu da ‘Büyüme Raporu’ olarak açıklasın da adını doğru koymuş olalım” dedi. Ekonomist Uğur Gürses ise sosyal medya üzerinden şu yorumu yaptı: “Merkez Bankası’nın söylediği şu; yıl sonuna enflasyonu yüzde 42,8 görüyorum, mart sonundan yıl sonuna kadar birikimli enflasyon yüzde 20,7 olacak ve de faizi düşük tutacağımdan hiçbir tasarruf aracı sizi bundan korumayacak. Geliri-ücreti-yevmiyesi TL olanların alım gücü eriyecek.” Ekonomist Oğuz Demir de “Merkez Bankasına göre gıda enflasyonu düşecek ama fiyatlar artmaya devam edecek. Yüzde 42,8... Geçmişteki sapmaları düşününce yine yüzde 50’nin üzerinde bitireceğimiz görünüyor” ifadesini kullandı.