EKONOMİ SERVİSİ
Ekonomi yönetiminin aldığı kararlar lirayı her geçen gün biraz daha değersizleştiriyor. Özellikle Merkez Bankası’nın faiz hamlesi kura rekor üstüne rekor kırdırıyor. Faiz döngüsüyle birlikte TL’deki kayıp derinleşirken, Merkez’in sürpriz hamlesi son 2 aydır kurda yeni zirveleri beraberinde getiriyor. Merkez Bankası’nın önceki günkü 200 baz puanlık faiz indiriminin ardından Türk Lirası’nın değer kaybı sürüyor.
Dün sabah piyasaların açılmasıyla dolar/TL kuru hızla yükselerek 9.66’yı aştı. Euro/TL kuru 11.24’ü, Sterlin/TL kuru da 13.32’yi geçti. Piyasalar dün en fazla 50 ya da 100 baz puanlık faiz indirimi bekliyordu. Merkez Bankası’nın 200 baz puan indirim yaparak politika faizini enflasyonun altında bir seviye olan yüzde 16’ya çekmesi, TL’de değer kaybını hızlandırdı.
Altının gramı da 554 TL’ye yükseldi. Türk lirası, dolar karşısında yüzde 3’ten fazla düşüşle son iki günde en fazla değer kaybeden gelişen ülke para birimi olurken ikinci sırada yüzde 1,63 düşüşle Güney Afrika randı geldi.
Türkiye’nin kredi temerrüt risk primi (CDS), faiz indirim kararı sonrası 16 baz puan yükselişle 460 baz puana çıkarken 10 yıllık tahvil faizi yüzde 20,46 seviyesinde bulunuyor. Doların en fazla işlem gördüğü para birimlerine karşı değerini ölçen Bloomberg Dolar Spot Endeksi yüzde 0,1 düşüşle 1.155 civarında seyrediyor. 10 yıl vadeli ABD Hazine tahvili faizi ise yüzde 1,68 seviyesine kadar tırmandı. ITC Capital Kıdemli Kur Analisti Piotr Matys, yaptığı değerlendirmede 200 baz puanlık faiz indirim kararının, piyasadaki 50 baz puanlık beklenti dolayısıyla, birçok piyasa katılımcısına göre Eylül ayındaki faiz indirim kararından muhtemelen daha büyük bir şok olduğunu söyledi. Eylül ayında TCMB 1,5 yılın ardından ilk faiz indirim kararını vermişti.
Matys, TCMB’nin faiz indirimlerini, yılın geri kalanında faiz indirimi olmayacağı yönündeki yönlendirmesiyle dengelemeye çalıştığını ifade etti. Bununla birlikte Türk lirasına olan yatırımcı güveninin negatif kalmaya devam edeceğini belirten Matys, Türk lirasındaki değer kaybı ile küresel emtia fiyatlarındaki artış dolayısıyla yüzde 20’ye yakın manşet enflasyonun gerilemesinin olası olmadığına dikkat çekti.
‘KREDİ DESTEKLİ BÜYÜME STRATEJİSİ’
MUFG Bank Gelişen Piyasalar Araştırma Müdürü Ehsan Khoman, indirimin önden yüklemeli niteliğine dikkat çekti. Khoman Ekim toplantısından 100 baz puan indirim beklediklerini, beklentinin üzerinde gelen 200 baz puanlık indirimin, çekirdek enflasyondaki yükselişe ve Türk lirasındaki değer kaybına rağmen her ne pahasına olursa olsun kredi destekli büyüme stratejisi doğrultusunda atılmış önden yüklemeli gevşeme sinyali verdiğini söyledi. Khoman 100 baz puanlık bir indirimle Aralık itibariyle faizin yüzde 15’e indirileceğini öngördüklerini ifade etti. Medley Advisors Gelişen Piyasalar Direktörü Nick Stadtmiller ise TCMB’nin verdiği sınırlı alan mesajına dikkat çekti. Stadtmiller, indirimin beklentilerinin üzerinde olduğunu fakat TCMB’nin olası indirimler için sınırlı alan kaldığı vurgusu yaptığını söyledi.
‘BİR HAMLE DAHA YAPARLARSA SİSTEM ÇÖKER’
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Merkez Bankası’nın faiz indiriminin ardından dolar kurundaki yükselişe dikkat çekerek “Her saniye fakirleşiyoruz” yorumunu yaptı. Öztrak Twitter hesabından yaptığı paylaşımda “Verin kardeşinize yetkiyi, görün etkiyi’ dediler. Gördük. Dolar 9.66’ın üzerinde. Her saniye fakirleşiyoruz” ifadesini kullandı. İYİ Partili Durmuş Yılmaz ise “Dolar 10.66 TL’yi gördü. İşin hafife alınacak yanı yok. Tamam kaydı (fiat) para ve dalgalı kur rejimindeyiz. Allah korusun, MB küçük çaplı da olsa iki hamle daha yaparsa tam bir para krizine girebiliriz. Bu iş sonu hüsranla biten ‘para tağşişi’ne dönmemeli. Yoksa sistem çöker” açıklamasını yaptı.
REEL SEKTÖRÜMÜZÜ TEDİRGİN EDİYOR’
İş dünyasının da tedirginliği sürüyor. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu “Merkez Bankası’nın faiz indirimi kararı sonrası hem uzun vadeli faizlerin hem de döviz kurlarının artması reel sektörümüzü tedirgin etmektedir. Temennimiz piyasadaki faizlerin ve enflasyonun düşeceği, finansal istikrarın tesis edileceği ortama en kısa sürede kavuşmaktır” ifadelerine yer verdi. Önceki gün de İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan “Merkez Bankası, kararıyla enflasyonu önemsemediğini ve dikkate almadığını ortaya koydu” paylaşımını yapmıştı. İTO Başkanı Şekip Avdagiç ise “TCMB’nin 200 baz puanlık faiz indirim kararı, yatırım ve ticaret yapmak isteyenleri ferahlatma önceliğini ortaya koyuyor. Bununla birlikte fiyat istikrarı, faiz ve döviz arasındaki hassas ilişkilerin gözetilmesi, iş dünyası için önem arz ediyor” dedi.
‘HOŞ GELDİN 1994 KRİZİ’
Eski Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı ve ekonomist Şenol Babuşçu, kur zirvesiyle ilgili; “Hoş geldin 1994 krizi” paylaşımını yaptı. Babuşcu durumu şöyle açıkladı: “O dönemde Başbakan Prof. Dr. Tansu Çiller ısrarla faizleri düşük tutmak istedi. 4 ayda dolar kuru yüzde 100’ün üzerinde arttı. Faizleri düşük tutacağım inadı sonrasında faizler yüzde 400’e kadar çıktı. Tarih tekerrürden ibarettir.” Ekonomist Prof. Dr. Veysel Ulusoy da yabancı yatırımına değinerek “Yabancı doğrudan yatırımcı Türkiye’ye gelmiyorsa, önemli bir nedenini gerçek enflasyonu bilmelerinde aramak gerekir. Faiz kararı, para ve maliye politikalarının tam koordinasyonu ile alınır ve tüm sorumluluk o politika yapıcılarına aittir. Başta MB başkanı ve Maliye Bakanı olmak üzere. Halk onların seslerini duymak istiyor” dedi. Ekonomist Mahfi Eğilmez de “Ateşle oynarsan elin, faizle oynarsan paran yanar. Kumda oynamanın tehlikesi yoktur” yorumunu yaptı.
AK PARTİLİ TAYYAR: BUNUN BİR İZAHI OLSA GEREK
Merkez Bankası’nın politika faizini 200 baz puan indirerek, yüzde 16’ya çekmesine AK Parti yönetiminden ‘açıklama’ çağrısı geldi. AK Parti MKYK üyesi Şamil Tayyar, Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda, Merkez Bankası’nın söz konusu kararı sonrası döviz kurunun tırmanışa geçmesine işaret ederek “Ekonomi yönetiminin uyguladığı yüksek kur politikasının mutlaka bir izahı olsa gerek” dedi. “Toplum tepkili, zihinler karışık” diyen Tayyar “O halde politikanın mimarları, kamuoyunu ayrıntılı şekilde aydınlatmalı, güven vermeli, umutlandırmalıdır. Buna fazlasıyla ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
BORSADA YABANCI PAY YÜZDE 41’E DÜŞTÜ
Ekonomist İris Cibre “23 Eylül ilk faiz indiriminden 15 Ekim’e toplam menkul kıymet çıkışı 1.9 milyar dolar. Borsa yabancı payı yüzde 41,31’e düştü. İlk faiz indirimi konusunun açıldığı günden bugüne kur 1.33 TL yükseldi. Dış borcumuz 62 milyar dolar arttı. Asgari ücret 343 dolardan 295 dolara düştü. Dolarda grafik açıp 9.50’den shortlarım, 8.80’den alırım diyenler burada mı? Dolar/TL’de makul değer, hedef fiyat, grafik analizi olamaz” dedi. Ekonomist Doç. Dr. Oğuz Demir ise “Birinin bunu demesi gerekiyor değil mi? Hayatlarımız serbest düşüşte ve tek çıkışımız var. Hiçbir denetimin olmadığı her güç hem demokrasiyi hem toplumsal barışı hem de milli güvenliği tehdit eder” diye konuştu.
TAHMİNLER YUKARI YÖNLÜ
Societe Generale, 18 Ekim’de yayımladığı raporda yıl sonu için dolar kuru tahminini 9.25’ten 9.80’e çıkarmış, TCMB’nin Ekim ayında faizleri 100 baz puan indirmesini beklediğini söylemişti. Türkiye’de dolarizasyonun hızlanmasını bekleyen banka, gelecek aylarda Türk lirası mevduatlarda düşüş görülmesini ya da duraksama olmasını beklediklerini belirtti. Barclays de TCMB’nin yüzde 15’te durmadan önce önden yüklemeli olarak indirimlere devam edeceğini, ancak bunun 18 Kasım’daki toplantıda tek seferde yapılacağını öngördü.