ÇEVİRİ: SELMAN CÖMERT / KARAR.COM
Henüz yayınlanan raporda, demokrasileri tehdit eden bilgi kaosunun nasıl sona erdirilebileceğine dair öneriler yer alıyor. Önerilerden biri, teknolojinin incelenmesi için sosyal ağ algoritmaları ve temel fonksiyonlarına dair detayların güvenilir araştırmacıların erişimine sunulması gerektiği yönünde. Ayrıca raporda, dezenformasyonun hızlı yayılmasını önlemek adına, sosyal medya paylaşımlarında birtakım limitlerin koyulması gerektiğinin altı çiziliyor.
SOSYAL MEDYADA HER YANLIŞ BİLGİYE TEKZİP
Sosyal medyada yanlış bilgiye maruz kalan kişilerin her birine düzeltme gösterilmesi gerektiğini öne süren rapor, aralarında Avustralya, Kanada, Fransa, Almanya, Hindistan, Güney Kore ve İngiltere’nin de bulunduğu 38 ülkenin katılımıyla oluşturulan Bilgi ve Demokrasi Forum’u tarafından yayınlandı. İmza sahibi ülkeler için hukuki bağlayıcılığı olmayan rapor, bu ülkelere sosyal ağlarda bilgi kirliliğinin hızla yayılmasını önleyici tavsiyelerden oluşuyor. Bilgi ve Demokrasi Forumu’nda Türkiye imzacı devletler arasında yer almıyor.
Aralarında avukat, yönetici, gazeteci ve profesörlerin bulunduğu raporun 17 kişilik idari heyetinde, Massachusetts Teknoloji Üniversitesi’nden Sinan Aral, Cambridge Analytica muhbiri Christopher Wylie ve eski Facebook yatırımcısı Roger McNamee de yer alıyor. Rapora katkıda bulunan sivil toplum örgütleri arasında, “bilgi ve ifade özgürlüğünü savunma” mottosuyla 5 Şubat 1987’de kurulan Article 19 organizasyonu ve siber dünyada vatandaş özgürlüğünü kısıtlayan oluşumlara karşı insanları korumak amacıyla kurulan ABD merkezli Elektronik Hudut Vakfı (Electronic Frontier Foundation - EFF) bulunuyor.
‘EKMEK KIZARTMA MAKİNESİ, FACEBOOK’TAN DAHA GÜVENLİ’
Raporun bilgi kaosunu engellemeye yönelik önemli tavsiyelerinden biri de, dijital platformlar için zorunlu güvenlik ve kalite gereksinimlerini tanımlayan bir çeşit “yasal imar kanunu.”
Sosyal ağlarda güvenlik ve kalite gereksinimiyle ilgili BBC’ye konuşan Christopher Wylie, “Eğer bir mutfak aleti üretseydim, bir ekmek kızartma makinesi üretmek için, Facebook’u üretmek için yapılandan daha fazla güvenlik testi yapmak ve daha fazla uyum prosedürünü takip etmek zorunda kalırdım” dedi. Wylie, sosyal ağların, tasarım ve mühendislik kararlarından kaynaklı potansiyel zararları iyice tartması gerektiğinin altını çizdi.
Raporda yer alan diğer tavsiyelerden birkaçı:
- İnternette hızla yayılan bir içeriğin veya bilginin, teyit edilene kadar yayılma hızı geçici olarak yavaşlatılmalı,
- Sosyal ağlar, haber akışındaki bir içeriği kullanıcıya neden önerdiğini açıklamaya zorlanmalı,
- Hedef kitlesi küçük olan reklamlar kısıtlanmalı,
- İnsanları ırkına veya dinine göre içerikten sınırlama yasaklanmalı.
Raporda Facebook, Twitter ve YouTube’un kısmen gerçekleştirdiği 'devletin kontrolünde olan haber kuruluşlarının hesaplarını etiketlemek' ve toplu mesajlarda kısıtlama gibi sınırlamalar da yer alıyor.