İran'da 2022 Kasım ayından bu yana kimliği belirsiz kişiler tarafından ülke çapındaki kız okullarına zehirli gaz saldırıları düzenleniyor.
İnsan hakları örgütü Commonwealth Human Rights Initiative (CHRI), 2022 Kasım ayında başlayan ve 2023 Şubat ayı sonuna kadar ülkenin farklı yerlerinde okullara düzenlenen zehirli gaz saldırılarından yaklaşık 400 kişinin etkilendiğini açıkladı. Ancak bu sayının binden fazla olduğu da iddia ediliyor.
HİÇ KİMSE TUTUKLANMADI
Zehirli gaza maruz kalanlar, sınıflarının aniden mandalina veya güçlü temizlik maddeleri koktuğunu, nefes almakta zorluk çektiklerini, bayıldıklarını, mide bulantısı ve baş ağrısı yaşadıklarını bildirdi.
İran İslam Cumhuriyeti, zehirli gaz saldırılarını başlangıçta söylenti olduğunu iddia etti, kız öğrencilerdeki semptomları hastalık olarak açıkladı.
Saldırıların artması ile birlikte bazı hükümet yetkilileri hedefli saldırılardan bahsetmeye başladı. Eğitim Bakan Yardımcısı Younes Panahi, "Bazı insanlar okulların, özellikle de kız okullarının kapatılmasını istiyor" dedi. Ancak şu ana kadar herhangi bir tutuklama olmadı.
REJİM KARŞITI PROTESTOLARIN ÖNCÜLÜ KADINLAR
Sağlık Bakanı Bahram Einollahi, sorumlu daire başkanı olmasına rağmen konunun dışında kalmak istediğini belirtti. 'Hafif gazın' nereden geldiğini ve sınıflara kasıtlı olarak getirilip getirilmediğini öğrenmenin kendi işi olmadığını söyledi.
Gözlemciler, kız okullarına yapılan zehirli gaz saldırılarının, 22 yaşındaki Masha Amini'nin ahlak polislerinin saldırısı sonucunda ölmesi üzerine başlayan rejim karşıtı protestolarda kadınların ön saflarda yer alması, protestoların ana sloganının 'Kadın, Yaşam, Özgürlük' olmasına karşı, rejim güçlerinin kadınları sindirme politikası olarak değerlendiriliyor.
"REJİM DIŞINDA BUNU YAPABİLECEK GÜÇ YOK"
Uzmanlar, İran'daki okullara düzenlenen zehirli gaz saldırılarının arkasında siyasi saikler olduğunu, Rejimin, kızlara ve ailelerine bir uyarı olarak gaz saldırıları yaptığını iddia ediyor.
İranlı gazeteci ve akademisyen Arif Keskin, Stuttgarter Zeitung'a verdiği röportajda saldırıların ülke geneline yayılmasına ve çok sayıda olduğuna dikkat çekti, "İran'da böyle bir şeyi örgütleyebilecek hiçbir devlet dışı grup" olmadığını iddia etti, "Bunlar devlet grupları veya devlet destekli gruplar olmalı" dedi.
Keskin, "Rejim buna muktedirdir. Geçmişte de kadın aktivistlere asitli saldırılar düzenlemişti" hatırlatmasını yaptı.