Aksa Tufanı sonrası Gazze’yi havadan ve denizden ablukaya alan İsrail güçleri ‘terörle mücadele’ adı altında sivilleri hedef alıyor. Han Yunus’ta bombalanan bir binada Filistinli El Attar ailesinden 7’si çocuk 13 kişi can verdi. Yok edilen ailenin cenaze namazı yıkım nedeniyle sedyelerde kılınabildi. Gazze’deki 2 milyon sivile ‘güneye gidin’ çağrısından sonra kafilelerin kaçış rotasına ateş açan Tel Aviv sivillerin sığındığı okulları da vurdu.
EL-ÖMERİ CAMİİ'NE DE RUM KİLİSESİNE DE HAVA SALDIRISI
İsrail ordusunun namlusunda ibadethaneler de bulunuyor. Gazze Şeridi’ndeki el-Ömeri Camii hava saldırısında tamamen yıkıldı. Gazze’deki yönetimin Basın Ofisi Başkanı Selame Maruf “İsrail 10 camiyi yıktı. Bunlar arasında 7 tarihi cami de var” dedi. Gazze’deki İçişleri Bakanlığı ise, kentteki Rum Ortodoks Kilisesi’nin de hedef alındığını duyurdu. Tarihi yapı büyük hasar alırken bir kız çocuğunun hayatını kaybettiği bildirildi.
SINIRDA KAMUFLAJLI MESAJ
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant “Piyade birlikleri Gazze sınırında hazır bekliyor” dedi. İsrail’in Türkiye dahil bölgedeki diplomatlarını geri çekmesi bu yönde hazırlık olarak yorumlandı. Başbakan Netanyahu da Gazze sınırına yaptığı ziyarette askerlerle çekilmiş bir görüntüsünü sosyal medyadan paylaşarak “Hazırız” ifadesini kullandı.
GAZZE CAN VERİYOR, TIR’LAR KAPIDA BEKLİYOR
Suyun kesildiği, gıda girişinin engellendiği Gazze’de milyonlar yaşam mücadelesi verirken kentin Mısır’a açılan tek kapısı olan Refah Sınır Kapısı’nda yardım TIR’ları geçiş izni bekliyor. Mısır Gıda Bankası’nın CEO’su Mohsen Sarhan “Sekiz gündür sınırda bekliyoruz ve her dakika bir bomba düşüyor” dedi. Öte yandan sınır kapısında, İsrail hava saldırılarına karşı koruma sağlanması amacıyla göndere Birleşmiş Milletler bayrağı çekileceği de belirtildi.
AKSA’YA DA GAZLI COPLU ABLUKA
Hastane katliamının ardından ilk cumada Mescid-i Aksa’ya akın eden Filistinlilere İsrail güçleri yine sert müdahalede bulundu. Aksa’ya giden yollara barikatlar kuran, girişlerde yaş sınırı kontrolü yapan polis tepki gösterenlere göz yaşartıcı gazlarla müdahale etti. 65 yaş altı erkek ve 50 yaş altı kadınların Harem-i Şerif’e girişine izin verilmedi. Müslümanların bir kısmı kimlik kontrolü yapıldıktan sonra namaz için içeri alındı.
Aksa Tufanı sonrası Gazze’yi havadan ve denizden ablukaya alan İsrail güçleri Batı’nın da desteğini arkasına alarak ‘terörle mücadele’ adı altında sivilleri hedef alıyor. 7 Ekim’deki Gazze Tufanı’ndan intikam bombardımanına başlayan İsrail hedef gözetmeksizin Gazze’de sivil hedeflerin de olduğu bölgeleri bombalamaya başladı. Kuzey Gazze’de kara harekatına hazırlanan Tel Aviv, bölgedeki 1.1 milyon sivili sürgün atmaya başladı. Ancak evlerini terkedip güneye inmeye çalışan sivillerin kaçış rotasını da İsrail bombaladı. 70 kişi hayatını kaybetti. İsrail’İn batı destekli katliamları Gazze’deki el-Ehli Baptist Hastanesi’ni bombalamasıyla zirveye çıktı. Gece düzenlenen saldırıda hastaneye sığınan çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 500 kişi hayatını kaybetti.
CENAZE NAMAZI SEDYEDE KILINDI
İsrail’İn sivil hedeflere yönelik saldırıları önceki gün ve dün de sürdü. Han Yunus’ta bombalanan bir binada Filistinli El Attar ailesinden 7’si çocuk 13 kişi can verdi. Yok edilen ailenin cenaze namazı yıkım nedeniyle sedyelerde kılınabildi. Gazze’deki 2 milyon sivile ‘güneye gidin’ çağrısından sonra kafilelerin kaçış rotasına ateş açan Tel Aviv sivillerin sığındığı okulları da vurdu. İsrail ordusunun namlusunda ibadethaneler de bulunuyor. Gazze Şeridi’ndeki el-Ömeri Camii hava saldırısında tamamen yıkıldı. Gazze’deki yönetimin Basın Ofisi Başkanı Selame Maruf “İsrail 10 camiyi yıktı. Bunlar arasında 7 tarihi cami de var” dedi.
KATLİAM GECE BOYU SÜRDÜ
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın Gazze sınırında konuşlu ordu birliklerine “Gazze’yi içeriden görmeye hazırlanmaları” emrini vermesinin ardından gece boyunca bölgedeki ölü ve yaralı sayısı artmaya devam etti. İsrail Hava Kuvvetleri’nin bölgedeki bir Rum Ortodoks Kilisesi’ne düzenlediği saldırıda en az sekiz kişi öldü. Yoğun hava bombardımanının sürdüğü Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’ta en az 21 kişi öldü ve en az 79 kişi de yaralandı. Gece boyunca bölgenin en büyük ikinci hastanesi olan Nasır Hastanesi’ne akın etti. Filistin Yönetimi Sağlık Bakanlığı Batı Şeria’da İsrail ordusuyla Filistinliler arasında yaşanan çatışmalarda ölü sayısının 13’e yükseldiğini duyurdu. Öte yandan, İsrail Savunma Bakanlığı Lübnan sınırındaki 20 bini aşkın nüfuslu Kiryat Shmona kasabasının da Hizbullah ile yaşanan çatışmalar nedeniyle tahliye edileceğini açıkladı.
İSRAİL RUM ORTODOKS KİLİSESİ’Nİ VURDU
Filistin resmi ajansı WAFA, İsrail’in önceki gün akşam Gazze’deki Rum Ortodoks Kilisesi’ne hava saldırısı düzenlediğini aktardı. Yaklaşık 500 kişinin sığındığı kiliseye yönelik saldırıda aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu en az 8 Filistinli öldü, onlarcası yaralandı. Ölü ve yaralıların hala enkaz altında olduğu, kurtarma ve ambulans ekiplerinin onlara ulaşmaya çalıştığı belirtildi. Saldırının, güvenli bir yer arayışıyla kiliseye sığınan Hıristiyan ve Müslüman Filistinli ailelerin bulunduğu “Kilise Vekilleri Konseyi” binasının tamamen yıkılmasına neden olduğu ifade edildi. Filistin Yönetimi’ne bağlı ‘Kilise İşleri Yüksek Komitesi’ de kilisenin doğrudan hedef alındığına dikkati çekerek, “Bu, Cenevre Sözleşmesi ve birçok uluslararası anlaşma kapsamında bir savaş suçudur. Bu, Gazze Şeridi’nde, Kudüs’te ve işgal altındaki çeşitli Filistin topraklarında, Filistinli sivillere ve ibadet yerlerine karşı devam eden işgal suçlarına eklenmektedir” ifadelerini kullandı. Komite Başkanı Remzi Huri yaptığı yazılı açıklamada, “İsrail’in, Gazze Şeridi’ndekilere karşı soykırım planı uyguladığını” söyledi. Huri, “İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Filistin halkımıza karşı soykırım planı uyguladığına dair resim tüm dünyaya açık hale geldi” ifadesini kullandı.
NUR ŞEMS MÜLTECİ KAMPI’NA SALDIRI
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria’da bulunan Nur Şems Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırı hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun kamp baskınında beşi çocuk olmak üzere 13 Filistinlinin öldürüldüğü belirtildi. Görgü tanıkları, İsrail güçlerinin dün sabah saatlerinde baskın ve saldırı başlattığı Tulkerim kentindeki Nur Şems Mülteci Kampı’ndan tümüyle çekildiğini aktardı.
AKSA’DA GAZLI COPLU ZULÜM
Hastane katliamının ardından ilk cumada Mescid-i Aksa’ya akın eden Filistinlilere İsrail güçleri yine sert müdahalede bulundu. Aksa’ya giden yollara barikatlar kuran, girişlerde yaş sınırı kontrolü yapan polis tepki gösterenlere göz yaşartıcı gazlarla müdahale etti. 65 yaş altı erkek ve 50 yaş altı kadınların Harem-i Şerif’e girişine izin verilmedi. Müslümanların bir kısmı kimlik kontrolü yapıldıktan sonra namaz için içeri alındı. Öte yandan, İsrail güvenlik güçleri, öğlen saatlerinde Eski Şehir çevresinde toplanan Filistinlilere karşı tazyikli su, ses ve gaz bombası kullandı.
Buna göre, işgal altındaki Doğu Kudüs’te İsrail’in kısıtlamaları nedeniyle Mescid-i Aksa’ya giremeyen bazı Filistinliler cuma namazını sokaklarda kıldı. Vadi el-Coz Mahallesi’nde toplanan cemaat ise İsrail polisinin müdahalesi nedeniyle namaz kılamadan dağıldı. Namaz başlamadan İsrail polisi, göz yaşartıcı gaz ile cemaate müdahale ederken, Filistinli gençler havai fişekler fırlatarak karşı koydu. Kısa süreli çatışmanın ardından cemaat ara sokaklara dağılarak namaz kılmadan ayrıldı.
GAZZE CAN ÇEKİŞİRKEN YARDIM TIR’LARI REFAH’TA BEKLETİLİYOR
Suyun kesildiği, gıda girişinin engellendiği Gazze’de milyonlar yaşam mücadelesi verirken kentin Mısır’a açılan tek kapısı olan Refah Sınır Kapısı’nda yardım TIR’ları geçiş izni bekliyor. Mısır Gıda Bankası’nın CEO’su Mohsen Sarhan “Sekiz gündür sınırda bekliyoruz ve her dakika bir bomba düşüyor” dedi.
Öte yandan sınır kapısında, İsrail hava saldırılarına karşı koruma sağlanması amacıyla göndere Birleşmiş Milletler bayrağı çekileceği de belirtildi. Türkiye’nin Gazze için gönderdiği yardım TIR’ları da Mısır tarafından savaşın yıkıma uğrattığı bölgeye gitmeyi bekliyor. Ancak İsrail yardım TIR’larının geçişi bir yana sivillerin geçişi için de kapıyı tehlikeli bir duruma getirmeye devam ediyor. Tel Aviv yönetimi savaşın başladığı 7 Ekim’den buyana Refah Sınır KapısıN’ı iki kez bombaladı.