Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Strazburg'da gerçekleşen Genel Kurul oturumunda geçen ay Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki polis raporlarından basına sızdırılan dosya ve fotoğraflarla ilgili hazırlanan karar tasarısı görüşüldü.
Oturumda söz alan vekiller, tasarıda Çin'in eylemlerinin insanlığa karşı suç teşkil ettiğini belirtti. Çin'in gerçekleştirdiği eylemlerin Uygurlara karşı soykırım riski taşıdığının ifade edileceğini duyuran vekiller, AB ve üye ülkelere vahşeti sona erdirmek ve işlenen suçların sorumluluğunu sağlamak için Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi uyarınca gerekli tüm adımları atma çağrısı yaptı.
Polis kayıtlarının Uygurların mağduriyetini her zamankinden fazla ortaya koyduğunu aktaran vekiller, "eğitim merkezlerinde toplu keyfi gözaltılar, işkenceler, çocukların ebeveynlerinden zorla ayrılması, köle işçiliği ve dijital izleme sistemi gibi etnik, kültürel ve dini kimliği ortadan kaldırmaya yönelik baskıların" gözler önüne serildiğini kaydetti.
"ÇİN'İ KARALAMAYA YÖNELİK ÇABALARININ SON ÖRNEĞİ"
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vang Vınbin 24 Mayıs'ta polis kayıtlarıyla ilgili basına sızdırılan iddialara ilişkin soruya verdiği yanıtta şunları söylemişti:
"Bahsettiğiniz, Çin karşıtı güçlerin Çin'i karalamaya yönelik çabalarının son örneğidir. Bunlar eski hilelerin tekrarından ibarettir. Dedikodu ve yalanları yayarak dünyanın vereceği hükmü gölgeleyemezler. Sincan'da istikrar ve refahın olduğu, orada yaşayanların da hayatlarından memnun ve mutlu olduğu gerçeğinin üzerini örtemezler."