ÖZEL HABER: GÜVEN ADALI
16 Nisan’da gerçekleştirilen referandumdan ‘evet’ sonucu çıkmasına rağmen piyasalarda beklenen etki oluşmasa da döviz cephesinde yabancıdan iyi yerliden ise kötü sinyaller geliyor. Credit Suisse, 3 aylık dolar/TL tahminini 3.80 seviyesinden 3.65’e düşürürken, HSBC bugün yayınladığı raporda, TCMB’nin 26 Nisan’da yapılacak PPK toplantısında likidite şartlarını gevşetmesini beklemediklerini bildirdi. TL’nin şu an en ucuz para birimi olduğuna işaret eden Deutsche Bank ise traderlara 3 ay vadeli 3,56 kur satım opsiyonu almalarını önerdi. Yabancı kurumlardan gelen sevindirici açıklamalar Türk Lirası üzerinde etkili oldu ve dolar 3,63’ü gördü. Fakat 17 Nisan Pazartesi günü doların 3,50-3,55 bandına gerileyeceğini belirten pek çok uzmanın haksız çıkmasının altında yurt içindeki talep artışı yattı. TCMB’nin 1 hafta vadeli 1 milyar 250 milyon dolarlık TL depo karşılığı döviz depo ihalesine 17 Nisan’da 1 milyar 145 milyon dolar, 18 Nisan’da 770 milyon dolar, 19 Nisan’da 1 milyar 850 milyon dolar, 20 Nisan’da ise 1 milyar 895 milyon dolarlık teklif geldi.
TCMB’nin dün açıkladığı Haftalık Para Banka İstatistikleri dolardaki talebin dolardaki bu talebin Türk şirketlerinden kaynaklandığını gösterdi. Bankalardaki yabancı para mevduatı 14 Nisan itibariyle bir önceki haftaya göre 2,6 milyar dolar artarak 187 milyar 64 milyon dolara yükseldi. Yerli ve gurbetçi vatandaşları birikimlerinde ciddi bir değişim olmazken, şirketler YP mevduatlarını 1 haftada 56,7 milyar dolardan 59,3 milyar dolara yükseltmesi dikkat çekti. Bankalardaki YP mevduatı 6 Ocak-14 Nisan tarihleri arasında ise tam 16 milyar 341 milyon dolar yükselmiş oldu.
Konuya dair Karar’a değerlendirmede bulunan İntegral Yatırım Menkul Değerler Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, TCMB verilerine göre bireysel yatırımcılarda dövize talebin devam ettiğini söyledi. Döviz mevduat hesaplarında artış görüldüğüne işaret eden Tuncay, “Bu dolara talep oluşturuyor. Diğer yandan referandum sonuçlarının büyük oranda fiyatların içerisinde olduğunu görmekteyiz. Bu da dolardaki düşüşün sınırlı olmasına neden olmuş olabilir” diye konuştu. Dolardaki talep artışının yükselen enflasyon, ekonominin yavaş ilerlemesi, siyasi ortamdaki gergin havadan kaynaklanmış olabileceğini vurgulayan Tuncay, “Fakat beklentilerin iyileşmesi ile birlikte döviz tevdiat hesaplarında çözülmelerde görebiliriz” ifadelerini kullandı.
AB ile ilişkilerin içerdiği belirsizlik nedeniyle dolarda talebin yavaşlamadığına işaret eden Gedik Portföy Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı ise bu faktörün hem yerli talebine neden olduğunu hem de yabancı girişini frenlediğine işaret etti. “Türk Lirası geride kalan dokuz ayda sert negatif ayrışmaya sahne oldu. Yabancı adına TL’nin değeri aslında çok çekici” diye konuşan Karayazıcı, “Son bir yıllık dilimde dolar dünyada ortalama %5, Türkiye’de %29 yükseldi. Diğer ülkelere kıyasla pahalı olan değerden dolar satıp TL’ye geçmek yabancı için yeterince teşvik edici. Sis bulutunun yumuşaması bunun kolayca eyleme dönüşmesini sağlayabilir. Nitekim gelen yabancı raporları TL’nin ucuzluğuna dikkat çekerek kurun 3,63’e kadar gerilemesinde etkili oldu” diye konuştu.
İşsizlik, enflasyon ve bütçe dengesi gibi bozulmuş kalemlerde iyileşmeler oluşması halinde dövize talebin azalabileceğini söyleyen Karayazıcı, bu senaryonun gerçekleşmesi halinde ve erken seçim gibi durumların söz konusu olması durumunda dövize talebin artabileceği uyarısını yaptı.
FAİZ İNDİRİMİ FİYATLANIYOR
Referandum sonrası Dolar/TL’de %3’lere varan düşüşler izlense de, uzun süredir 3.55-3.60 bandı altında bir fiyatlama görmediklerini belirten Destek Yatırım Araştırma Müdür Yardımcısı Adnan Çekçen, bankalar açısından TCMB’nin referandum sonrası haftaya yapacağı PPK toplantısının önemli olduğuna değindi. “Merkez bankasının faiz indirimlerine gidebileceği beklentisi de kur tarafındaki düşüşleri sınırlandırabilir. Dolayısıyla bankaların ihtiyacına bağlı olarak döviz satım ihalesine olan talebi birden düşürmesi şimdilik beklenmiyor” diye konuşan Çekçen, 2017’nin ilk yarısına dair şu değerlendirmeyi yaptı: “BIST100 endeksi ise tarihi zirvelerini zorluyor. Küresel risk iştahının artışa geçmesiyle endeks 92-93 bin aralığını test edebilir.”
AÇIKLAMLAR DÜŞÜRDÜ
Türk Lirası adına yayınlanmış olumlu yabancı raporların piyasaya etki ettiğini belirten Kapitalfx Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan, gelişmekte olan ülkeler (EM) para birimleri grubunda genele yayılan bir iyimser hava söz konusu olduğunu söyledi. “Yüksek faizli para birimleri revaçta, TL ve Güney Afrika Randı (ZAR) da en önde ilk 2 sırada kendilerine yer buluyorlar” diye konuşan Erkan, şöyle devam etti: “TL’de referandum sonrası 3,50’li seviyelere gerilemesini bekliyorduk ancak piyasa dalgalanması beklediğimizden fazla oldu. TL’de kısa vadede değerlenme olabilir, ancak uzun vade için kurda alım fırsatı olacağı için kurumsal veya yabancı talebi olmasını bekliyorum.”