Koronavirüsten kurtulmanın tek yolu olan aşılarla ilgili dolandırıcılar da farklı yollar denemeye başladı. Dolandırıcıların son hedefi ise Avrupa Birliği oldu.
Aşıların etkinlik oranı, mutasyona karşı koruyup korumadığı ve ortaya çıkan yan etkilerin yanı sıra en büyük sorun aşıların üretim kapasitesi ve eşit dağıtımı.
Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler pek çok aşı üreticisiyle anlaşmalar yapsa da, aşıların istenen hızda uygulanamadığı endişesi yayılıyor. AB liderleri bugün videokonferans yöntemiyle 450 milyon vatandaşını yeni ve daha bulaşıcı mutasyonlardan nasıl koruyacağını tartışmaya hazırlanırken, Reuters çarpıcı bir gelişmeyi duyurdu.
3 MİLYAR EURO İSTEDİLER
İsmini vermeden ajansa konuşan Avrupa Komisyonu yetkilisi, fırsatçı dolandırıcıların 400 milyon doz ‘hayalet’ aşıyı AB’ye teklif ettiğini öne sürdü. Yetkililer söz konusu aşılar için 3 milyar euro (26.5 milyar TL) istendiğini söyledi.
Yetkililerden biri, “Bu gerçekten büyük bir miktar. Kimse o şişelerin içinde ne olduğunu bilmiyor. En iyi senaryoda yalnızca işe yaramayacaktır. Ancak en kötü senaryoda ciddi sorunlar yaratabilir” dedi. Diğer yetkili ise, “Şişelerin içinde gerçekten aşı mı var, yoksa sadece tuzlu su mu bunu bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Komisyon yetkilisi, kendilerine önerilen aşıların büyük çoğunluğunun AstraZeneca’nın geliştirdiği dozlar olduğunu söylerken, aşıdaki durumu salgının başında yaşanan tıbbi ekipman yetersizliği sırasında fırsatçıların ortaya çıkmasına benzetti.
INTERPOL UYARDI
Uluslararası Polis Teşkilatı (Interpol), geçtiğimiz aylarda sahte aşılar konusunda uyarılarda bulunmuştu. Interpol tarafından yapılan açıklamada, suç şebekelerinin Kovid-19 aşılarını hedef alarak sahte aşı satışı yapabileceği kaydedildi. Interpol üyesi 194 ülkeye konuya ilişkin bilgilendirmenin yapıldığı aktarılan açıklamada, suç şebekelerinin fiziksel ve online aşı satışı yapabilme ihtimaline yönelik hazırlıkları yapmaları gerektiği vurgulandı.
Interpol Genel Sekreteri Jürgen Stock, “Suç örgütleri tedarik zincirlerine sızmayı planlıyor. Suç şebekeleri, aynı zamanda sahte web siteleri ve yanlış tedaviler yoluyla halkı hedef alabilir. Bu da halkın sağlığı için hayati ölçüde risk oluşturabilir” dedi.