ERKUT TEZERDİ
Edebiyat kuramcılarına göre Arjantin’in en büyük yazarları arasında gösterilen Julio Cortazar’ın eserleri Latin Amerika’da doğan ‘büyülü gerçekçilik’ akımına dahil edilir. Bu post modern edebiyat kuramında fantaziler, yalın bir dil kullanılarak gerçeklerle iç içe geçer: Doğal ile doğal olmayan yan yana getirilir, konular yaşamın renkli veya kaotik fark etmez, her alanından alınır. Ancak ortaya çıkan yapıt/yapıtlar mistik havasından daha çok sade anlatımı ve temel aldığı yalın öğelerle okuyucuyu şaşırtır... Cortazar da böyle şaşırtıyor. ‘Ötekinin Rüyası’, Cortazar’ın öykülerini bir araya getiren üç kitaplık serinin ilki. Can Yayınları etiketiyle okuyucu karşısına çıkan 616 sayfalık yapıt, 26 Ağustos 1914 doğumlu yazarın 1937 yılından 1959’a kadar kaleme aldığı fantastik hikayeleri içeriyor: Kitapta yazarın 1951’de yayımlanan ilk eseri ‘Hayvan Hikâyeleri’, 1956’da basımı gerçekleştirilen ‘Oyunun Sonu’ ve 1959’da satışa çıkan ‘Gizli Silahlar’ adlı kısa öykü kitapları da yer alıyor.
Şilili yazar ve şair Pablo Neruda’ya göre “Cortazar’ın yapıtlarını okumamak korkunç sonuçları olan, ölümcül ve sinsi bir hastalık.” 1984 yılında hayatını kaybeden Cortazar arkasında sayısız öykü bıraktı. Romanlarından daha çok hikayeleriyle tanınan yazarın çalışmalarında tekinsizlik, korku, psikolojik derinlik, oyun içinde oyun ve ustaca kullanılan dil bulunuyor. Hikayelerin sürprizleri genel olarak finalde ortaya çıkarken, serim kısımları geniş tutuluyor. Bazı yapıtları belirsizlik ilkesiyle ilerliyor. Vampirler, fiziksel farklılıklar, ölenlerden gelen çağrılar ilk bölüm hikayelerinde bulunan fantastik durumlardan birkaçı. Diğer kısımlarda ise tılsımlı aynalar, cadıların tuzakları, sıra dışı katiller, yaptıklarından ötürü korkanlar, sihir, benliğini arayanlar, aniden kaybolan nesneler, barbarlık ve bir anda ortaya çıkan eşyalar gibi mistik bir havada sunulan ‘öznel gerçekçi’ anlatımlar bulunuyor. Kitaba adını veren ‘Ötekinin Rüyası’, Oyunun Sonu bölümünün üçünde kısımında. Bu bölümdeki hikayelerde de insan doğası ve toplumsal normlar etrafından şekillenen psikolojik sorunlar konu ediliyor.
2010 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Perulu yazar Mario Vargas Llosa’nın kaleme aldığı önsözde Cortazar’ın öykücülüğü, dili, kurguları ve yaşamının edebi eserlerine yansıması üzerine bir değerlendirme mevcut. Llosa, Cortazar’la edebi çalışmalarını ilişkilendirirken şunları anlatıyor: “Yazmak onun için oyun oynamak, eğlenmek, çocukların ya da delilerin keyfiliği, serbestliği, fantezisi ve sorumsuzluğuyla yaşamı organize etmekti... Cortazar edebiyatı daha önce görülmedik kapılar açtı, insanlık halinin bilinmeyen özelliklerini göstermeyi ve transandantale dokunmayı başardı... O hem realist hem de fantastik bir yazardır. İcat ettiği dünya benzersiz...” ‘Ötekinin Rüyası’, Julio Cortazar’ın zengin hayal gücünden fırlayan şaşırtıcı öykülerin bulunduğu bir yapıt.
EDGAR ALLAN POE’DAN ETKİLENMESİ GAYET NORMAL
Cortazar Amerikan gotik, korku ve polisiye edebiyatın öncüsü Edgar Allan Poe’nun öykülerini yıllarca İspanyolcaya çevirdi. Normal olarak da kendi eserlerinde de Poe etkisi görülüyor. Fakat bu etki birebir kopya edilerek yapılmıyor! Üstüne eklenerek -özellikle dil bakımından- devam ediyor: Fakat seçtiği konular veya hikaye anlatım üslubunda Poe’dan izler olmadığını söylemek zor. Çünkü tıpkı Poe gibi tekinsiz bir atmosferde geçen öyküler, olay örgüsünün işlenişi bakımından da benzerlik gösteriyor. Ancak Poe’nun kurguları genellikle bireysel bir tutumu, iç döküşü yansıtırken, Cortazar bunun yanına çoğu kez bir de ikinci kişiyi -dış göz veya şahit denilebilir- ekleyebiliyor. Böylelikle hikayelerde inandırıcılık olgusunun altı bir kez daha net bir ifadeyle çiziliyor.
9 GÜNDE 300 YAZAR 70 KÜLTÜR ETKİNLİĞİ
10. Çukurova TÜYAP Kitap Fuarı kapılarını bugün ziyaretçilere açtı. 250 yayınevinin katılımıyla gerçekleştirilen fuar, TÜYAP Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde kitapseverleri bekliyor. Bu yıl dokuz gün süresince panel, yazarlar, akademisyenler ve gazetecilerle söyleşiler gibi 70 kültür etkinliği düzenlenecek.
Gülten Dayıoğlu, Muzaffer İzgü, Mustafa Armağan, Canan Tan, Ahmet Şimşirgil, Ayşe Kulin, Yavuz Bahadıroğlu, Mehmet Ali Bulut, Canan Karatay, Ahmet Ümit, Yılmaz Özdil, Cemalnur Sargut, Mavisel Yener, Şebnem İşigüzel, Sinan Yağmur, Deniz Kavukçuoğlu, Fatoş Güney, Altan Öymen, Enver Aysever, Sevil Atasoy, Sinan Canan, İbrahim Kaboğlu, Ercan Karakaş, Nuray Sayarı, Yekta Kopan, İsmail Saymaz, Feyza Hepçilingirler, Azra Kohen, Rıza Kıraç, Koray Yersüren, Büşra Küçük, Ataol Behramoğlu ve Kahraman Tazeoğlu’nun da aralarında bulunduğu 300 yazar okurlarıyla buluşacak. Girişin ücretsiz olduğu 10. Çukurova Kitap Fuarı 7 Ocak Cumartesi ile 15 Ocak Pazar tarihleri arasında 10.00-19.30, 15 Ocak Pazar günü ise 10.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Fuarla ilgili en güncel haberleri, konuk yazarları, ulaşım bilgilerini, etkinlikleri ve imza günlerini fuarın sitesinden ve sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz.
HAFTANIN KİTABI
Korkunun altın öğeleri belirlendi
Korku sineması başta olmak üzere 21’inci yüzyılı etkileyen bilimkurgu, distopya, suçlular ve tehlikeli anti-kahramanlar gibi unsurların anlatıldığı kitap sıra dışı bir içeriği sahip. Vampirler, zombiler, kurt adamlar, hayaletler, seri katiller, en zeki psikopatlar... Bazı yapımlar konularını gerçek hayatta yaşanan vahşetlerden aldı. Bazılarının karakterleri ise tıpkı Thomas Harris’in yazdığı kitaplardaki yamyam doktor Hannibal Lecter gibi kurgusal olmasına rağmen tarihe geçti. Her şey aslında seçilen konunun beyazperdeye nasıl aktarıldığıyla alakalı. Bazı yapımlarda gençler hunharca katledildi; bu öyle ilgi çekti ki, seri yapımlar bir anda patladı ve türün adına ‘teen slasher’ denildi. Bazı filmlerde de mistik öğeler bolca kullanıldı. ‘Çığlık’lar atıldı, devam filmleri çekildi... Korku sineması, Lumiere kardeşlerin 1895’te hareketli görüntüyü ilk kez beyazperdeye aktaran kinematografın icat etmesinden sonra popüler kültürün en önemli türlerinden biri oldu. İlk korku filminin çekildiği 1896 yılından beri de etrafımızı bir atmosfer gibi saran güncel yaşam kültürümüzü etkiliyor. Kaynağını göçebeler halinde tekinsiz bir dünyada yaşadığımız zamanlardan beri peşimizi bırakmayan korku duygusundan ve mitler ile kadim kültlerden alıyor. Kendine kılavuz bellediği belli başlı kültler var: ‘Popüler Kült’ söz konusu kültürlerin en önemli 12 tanesini mercek altına alıyor.
YENİ ÇIKANLAR
Vücüdumuza eğitici bir yolculuk
Amerikan Kütüphaneciler Derneği’nin yılın en iyi çocuk bilim yapıtları arasında gösterdiği ve pek çok okulda yardımcı kaynak olarak tavsiye edilen bu kitap, Şiirsel Taş’ın çevirisiyle çizgi roman formatında hazırlandı. Az yazı, bol açıklayıcı resim... Okuyucuyu insan bedenine doğru öğretici, eğlenceli, şaşırtıcı ve güldüren bir yolculuğa çıkarıyor.
İstanbul’da güvenlik nasıldı?
Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul, kalabalık nüfusunu meydana getiren etnik ve dinî çeşitlilik nedeniyle, asayişi özel ilgi gerektiren bir şehirdi. Sarayı korumak da zor ve çetrefil bir meseleydi. Bu zor görevde yeniçeriler bir yana, resmî alanda bekçilerden polislere, sivil alanda hamallardan kabadayılara, çok çeşitli birimler rol alırdı.
ÇOK SATANLAR TÜRKİYE
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens
Yuval Noah Harari
Müptezeller
Emrah Serbes
Kürk Mantolu Madonna
Sabahattin Ali
Harry Potter ve Lanetli Çocuk - 8. Kitap
J. K. Rowling
Jack Thorne
John Tiffany
Oz
Adam Fawer
Türkiye’de çok satan kitaplar ‘idefix’, ‘D&R’, ‘babil’ ve ‘kitapyurdu’ listelerinden derlenmiştir.
ALMANYA
Er ist wieder da
Timur Vermes
Wunder wirken Wunder
Eckart von Hirschhausen
Mach dieses Buch fertig
Keri Smith
Die Physiker
Friedrich Dürrenmatt
Das Paket
Sebastian Fitzek
Wer wir waren
Roger Willemsen
Almanya’da çok satan kitaplar ‘buecher.de’, ‘momox’ ve ‘buchmarie’ listelerinden derlenmiştir.