Dışişleri Bakanlığı, Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'ya yönelik saldırıya ilişkin dava öncesi derginin Hz.Muhammed karikatürlerini yeniden yayımlama kararına ilişkin yaptığı açıklamada "Charlie Hebdo dergisinin Peygamberimize yönelik saygısızlık içeren karikatürleri yeniden yayımlama kararını şiddetle kınıyoruz" ifadesini kullandı.
Fransa'da 2015 yılında mizah dergisi Charlie Hebdo'nun Paris'teki binasında 12 kişinin, Yahudi marketi Hyper-Cacher ve Montrouge mahallesinde 5 kişinin öldürüldüğü saldırılarla ilgili dava bugün başladı. Davadan önce editöryal bir karar alan Charlie Hebdo, saldırıdan önce yayımlanan Hz. Muhammed karikatürlerini yeniden özel bir sayıyla yayımlama kararı aldı.
"BU SAYGISIZLIĞI SANATLA GEREKÇELENDİRMEK MÜMKÜN DEĞİL"
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Müslümanlara yönelik bu hakareti ve saygısızlığı basın, sanat veya ifade özgürlüğü ile gerekçelendirmek mümkün değildir. Başta Cumhurbaşkanı Macron olmak üzere Fransız makamlarının bu konuyu ifade özgürlüğü kapsamında izah etme çabaları da kabul edilemez" ifadesini kullandı.
Aksoy, şunları kaydetti:
"Charlie Hebdo dergisinin dinimize ve Peygamberimize yönelik saygısızlık içeren karikatürleri yeniden yayımlama kararını şiddetle kınıyoruz.
Müslümanlara yönelik bu hakareti ve saygısızlığı basın, sanat veya ifade özgürlüğü ile gerekçelendirmek mümkün değildir. Başta Cumhurbaşkanı Macron olmak üzere Fransız makamlarının bu konuyu ifade özgürlüğü kapsamında izah etme çabaları da kabul edilemez.
"IRKÇILARIN DEĞİRMENİNE SU TAŞIDIKLARINI İYİ BİLMELİLER"
Her fırsatta kendilerinin demokrat ve özgürlükçü olmalarıyla övünenlerin İslam ve yabancı düşmanlığını körükleyen bu tür ırkçı ve ayrımcı eylemleri kullanarak, Fransa ve Avrupa’daki yeni kuşak faşistlerin ve ırkçıların değirmenine su taşıdıklarını iyi bilmeleri gerekir.
Kendi ülkesinde barış içinde yaşayan milyonlarca Müslümanı her gün farklı şekilde ötekileştirmeye kalkan bu hastalıklı zihniyet toplumsal uyum, birliktelik ve eşitliğe darbe vurmaktadır. Buna bilinçsiz şekilde sahip çıkanlar ise kendi toplumsal barışlarına zarar verdiklerinin farkında olmalıdır.
Avrupa’daki dostlarımızı ve siyasileri son günlerde giderek artan ve kutsal değerlerimizi hedef alan bu tür saldırılara karşı net tavır almaya davet ediyoruz."
NE OLMUŞTU?
Charlie Hebdo saldırısı 7 Ocak 2015'te düzenlenmişti. Daha önce Danimarka'da Jyllands-Posten'in de yayımladığı Hz. Muhmmed karikatürünü kapak yapan Charlie Hebdo dergisi, İslam dünyasının tepkisini çekmişti.
Beş yıl önce 7 Ocak'ta Cherif ve Said Kouachi kardeşler derginin binasını basıp 12 kişiyi ve bina dışındaki bir polisi öldürdü. Charlie Hebdo binasında öldürülenler, karikatüristler Cabu (Jean Cabut), Stéphane (Charb) Charbonnier, Philippe Honoré, Georges Wolinski, Bernard (Tignous) Verlhac, köşe yazarı psikanalist Elsa Cayat, ekonomist ve editör Bernard Maris, organizatör Michel Renaud, redaktör Moustapha Ourrad, polis memuru Ahmed Merabet, Charb'ın koruması Franck Brinsolaro ve teknik bakım için binadan bulunan Frédéric Boisseau.
Ertesi gün 8 Ocak'ta Coulibaly Paris'in güneyindeki Montrouge'da polis memuru Clarissa Jean-Philippe'i öldürdü. Bir sonraki gün 9 Ocak'ta da Coulibaly Yahudi markete saldırıp Philippe Braham, François-Michel Saada ve Yoav Hattab'ı öldürdü.