Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) iş birliğiyle terör örgütü DEAŞ’tan temizlenen Suriye’nin kuzeyindeki bölgeler, terör örgütlerinden kaçan Suriyeli aileler için kurtuluş adresi oldu.
DEAŞ’tan temizlenen bölgeler, hem terör örgütlerinden kaçmayı başaran hem de Beşşar Esed rejimi tarafından tehcir edilen ailelerin barınmaları için güvenli bölgeler haline geldi.
DEAŞ ve PYD/PKK terör örgütlerinden kaçarak Halep ilinin kuzey kırsalındaki Cerablus ilçesine ulaşmayı başaran ailelerle görüşüldü. Cerabus ilçesine eşi ve 9 çocuğuyla gelen 72 yaşındaki Mustafa Ebu Muhammed, artık kaçmaktan yorulduğunu söyledi.
DEAŞ’ın Rakka’ya girmesiyle ailesini alıp Türkiye’nin sınırındaki Tel Abyad ilçesine kaçtıklarını anlatan Ebu Muhammed, PYD/PKK'nın ilçeye yaklaşmasıyla oradan da Halep’in doğusuna yöneldiklerini ifade etti.
Ebu Muhammed, "Maalesef gittiğimiz yere de Esed rejimi geldi. Bu defa da rejimin saldırılarından kaçarak Meskene ilçesine göç ettik, orada kendimize bir ev yaptık. Sonra yine DEAŞ gelerek bize rejimin yaklaştığını söyleyince oradan da kaçtık." dedi.
Yaşlı Suriyeli, uzun yolculuklarının ardından muhaliflerin kontrolündeki Cerablus ilçesine yerleştiklerini dile getirdi.
GÖÇLERİN SEBEBİ ESAD VE DEAŞ
DEAŞ’ın bölgede farklı amaçlara hizmet için bulunduğunu belirten Ebu Muhammed, "DEAŞ benim ülkemi işgal etmek, yerle bir etmek ve insanlarımızı kesmek için burada. Örgüt malımıza, ırzımıza göz dikti. Eğer Suriye halkı DEAŞ ile yaşadıklarını kağıtlara dökecek olsaydı bu iki binaya sığmayacak kadar kitap, yaşanmış acı hikayelerle dolardı." şeklinde konuştu.
Çok yaşlı olduğu halde DEAŞ militanlarının yanından geçerken korkudan titrediğini aktaran Ebu Muhammed, sözlerini şöyle sürdürdü:
"DEAŞ'ı herkes tanıyor, mazlum Suriye halkına ettiklerini herkes biliyor. İnsanları, din adına birbirlerine kırdırıyorlar. DEAŞ ile ilgili ne söylesem az olur, bizleri evimizden ettiler. DEAŞ ve rejim Suriye’nin hiçbir yerinde birbiriyle savaşmadı. Suriye’deki bütün göçlerin sebebi DEAŞ ve Esed rejimidir."
"BURADA MUTLUYSAK, TÜRKİYE'NİN SAYESİNDE"
Cerablus’a vardıktan sonra rahatladıklarını aktaran Ebu Muhammed, memnuniyetini, "Çok şükür burada güvendeyiz, çocuklarımız güvende, ırzımız namusumuz güvende. Bizler şu an ÖSO'nun kontrol ettiği bölgelerdeyiz, burada çok rahatız, bir sorunumuz yok. Bizler şu an burada mutluysak, keyifliysek Türkiye’nin sayesindedir." sözleriyle dile getirdi.
DEAŞ’ın kontrol ettiği bölgelerinden ailesiyle kaçan 60 yaşındaki Fatma Halef de terör örgütü yüzünden çok zor günler geçirdiklerini anlattı.
Hasta olduğunu ve doktora gitmesine izin verilmediğini belirten Halef, "DEAŞ bana çok kötü günler yaşattı, bize olmadık işkenceler yaptılar. Bu yaşımda bana olmadık eziyetler ettiler. Terör örgütü DEAŞ'ın bölgesinden çıktığımız gün çok sevindik." şeklinde konuştu.
"KENDİMİZİ GÜVENDE HİSSETTİK"
DEAŞ'ın baskısı yüzünden Rakka'nın Fah köyünden çıktıklarını dile getiren yaşlı kadın, şöyle devam etti:
"Fah'tan çıktıktan sonra Tel Abyad'a gittik. Bize PYD geliyor dediler. Örgütünün, çocuklarımızı zorunlu olarak askere almasından korktuğumuz için Kabyaş köyüne geçtik. DEAŞ'ın korkusundan evlerimizden çıkamıyorduk. Çocuklar bize yemek ve ekmek getirmek için dışarı çıktıklarında onların hayatlarından endişe ediyorduk."
Bölgeden hiçbir şey almadan kaçtıklarını söyleyen Halef, "Muhalif bölgeye girdiğimizde kendimizi güvende hissettik. Burada muhaliflerin kontrolündeki bölgede bize her konuda yardım ediyorlar." dedi.
ANKARA/AA