Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, T24'te katıldığı programda gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Sosyal medya düzenlemesiyle ilgili hükümeti eleştiren Davutoğlu, "Kontrol ettiğinizi zannettiğiniz her an, iktidarınızın içten içe çürümesini sağlar." derken, ABD Başkanı Trump'ın Erdoğan'a gönderdiği mektupta 'aptal olma' ifadesinin geçmesine sert tepki gösterdi. Davutoğlu, "Böyle bir mektup benim yönetimimdeki bir Türkiye Cumhuriyetine gelemezdi. Gelseydi, cevabı verilirdi." şeklinde konuştu.
Ahmet Davutoğlu'nun açıklamaları şu şekilde:
Sosyal medyanın sesi kısılmak isteniyorsa, buradan iktidarı uyarıyorum, bu kendinize güvensizliğinizin eseridir. Kontrol ettiğinizi zannettiğiniz her an, iktidarınızın içten içe çürümesini sağlar.
"BU MEKTUP BENİM YÖNETİMİMDEKİ TÜRKİYE CUMHURİYETİNE GELEMEZDİ"
Türkiye’de Trump’çılar çıktı, iktidar yanlısı, milliyetçi, muhafazakar insanlar... Nasıl bir milliyetçilik ki, tarihimizin hiçbir döneminde hiçbir Türk liderine bir başka devletin yöneticisi “aptal olma” diyememişken, bunu diyen Trump kurtuluş reçetesi gibi sunuluyor? Trump son derece tehlikeli bir trendin tehlikeli yüzüdür. Türkiye’nin demokrasiden uzaklaşması ABD ile olan ilişkileri olumsuz etkiledi. Böyle bir mektup benim yönetimimdeki bir Türkiye Cumhuriyetine gelemezdi. Gelseydi, cevabı verilirdi.
"ÇANTA DEĞİL ZİHNİYET MESELESİ"
Kendiniz her türlü lüks ve şatafat içerisinde yaşarken millete ambargo çağrısında bulunuyorsanız, kendiniz buna uymuyorsanız size güven sarsılır. Bu bir çanta meselesi değil zihniyet meselesidir.
"NEREDEYSE KRİZLERİN ÇIKMASINDAN MEMNUNLAR"
Ankara’da, Beştepe ve çevresinde “Ah bir kriz çıksa da, Türkiye içindeki tüm meseleleri unutturacak bir hamaset yapabilsek” diye düşünüyorlar. Emin olun neredeyse bu (Fransa benzeri) krizlerin çıkmasından memnunlar.
Macron’a ve Fransa’ya hepimiz tepki verdik, fakat dönüp kendinize baktığınızda İslam’ın en temel değerleri noktasında, bu ülkenin onurunu koruma noktasında iyi bir sınav verebiliyor musunuz?
Devlet adamlarına verilen özel ve değerli hediyeler halka aittir. Bunların devlet adamlarınca sahiplenilmesi kuralları çiğnemektir.
"ESKİ TÜRKİYE GERİ DÖNDÜ"
Sayın Cumhurbaşkanı artık “Eski Türkiye” diye bir kavram kullanmıyor. “Yeni Türkiye” de demiyor artık. Çünkü “Eski Türkiye”nin en önemli unsurları şu anki iktidara ortak artık.
Yolsuzluklar bitti mi? Herkes biliyor ki yolsuzluklar her yere sirayet etti. Neden yolsuzluğa karşı bir operasyon yok? Çünkü “Eski Türkiye” geri döndü.
HÜKÜMETE DOĞU TÜRKİSTAN TEPKİSİ
Çok minik bir parti “Türkiye’yi ben yönetiyorum” diyor. Doğu Türkistan konusunda neden Erdoğan’ın, Bahçeli’nin sesi çıkmıyor? Bu nasıl milliyetçilik, muhafazakarlıktır?
"KÜÇÜK ORTAK ETKİLİ OLURSA BAŞÖRTÜSÜ YASAĞINI GERİ GETİRİR"
Başörtüsü yasağını meşrulaştıran dönemin Başbakan Yardımcısı Bahçeli, bugünkü iktidarın belirleyici ortağıdır. Bugünkü tablo “Eski Türkiye”ye dönüldüğünün tablosudur.
Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması ya da başörtü yasağının kalkması sizi aldatmasın, Eski Türkiye geri dönüyor. Küçük ortak iktidarda daha fazla etkili olsun, başörtüsü yasağını bile geri getirir.
Kaybedilen değerler ne olacak, ilkeler ne olacak, gençliğin ümidini kaybetmesini kim telafi edecek? Bizim Gelecek Partisi olarak mesajımız çok nettir, bugünkü Türkiye’den de, eski Türkiye’den de temel ilkeler doğrultusunda memnun değiliz ve bunları değiştireceğiz.
"FETÖ İLE İLGİLİ TAVRIM AÇIKTIR"
FETÖ ile ilgili tavrım çok açıktır. Bugün iktidara olan tavrım da aynı şekilde, insan zihnini köleleştiren her düşünceye, her ideolojiye, her dini akıma karşıyım.