CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, basılmış eserler yoluyla işlenen veya Basın Kanunu'nda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının tutuksuz görülmesi için kanun teklifi verdi.
Tanrıkulu'nun TBMM Başkanlığına sunduğu kanun teklifi, Basın Kanunu'nda değişiklik yapıyor.
Teklif, basılmış eserler yoluyla işlenen veya Basın Kanunu'nda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının tutuksuz görülmesini öngörüyor.
AİHM içtihadına vurgu
Teklif, yargı makamlarına, bu tür suçlarda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ilgili hükümlerine ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadına uyma zorunluluğu getiriyor.
Teklifin gerekçesinde, Basın Kanununda "dava süreleri" başlıklı maddede, "Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu kanunda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının bir muhakeme şartı olarak, günlük süreli yayınlar yönünden 4 ay, diğer basılmış eserler yönünden 6 ay içinde açılması zorunludur" ibaresinin yer aldığı anımsatıldı.
6 ay şartı hatırlatıldı
Bu maddeye rağmen Can Dündar ve Erdem Gül'ün, 6 ay önce yayımlanan bir haber nedeniyle, siyasal ve askeri casusluk, silahlı örgüte üye olmak gibi suçlamalarla tutuklandığı belirtildi.
Tutuklama kararının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin "adil yargılanma hakkını" düzenleyen maddesine de aykırı olduğu ileri sürüldü.
Gerekçede, maddeye rağmen verilen tutuklama kararının, basın üzerindeki baskıyı net şekilde gösterdiği, 29 gazetecinin tutuklu veya hükümlü olarak hapishanede olduğu ifade edildi.
Basının bu şekilde baskı ve tehdit altında tutulmasının, demokratik hukuk devletinin tehdit edilmesi anlamına geldiği öne sürülen gerekçede, "Ülkemiz dünyada basın özgürlüğü açısından 180 ülke arasında 149. sıraya gerilemiştir. Bu demokrasi ve özgürlükler açısından bir felakete doğru sürüklendiğimizin göstergesidir" görüşü savunuldu.
TBMM/AA