Büyükada'da, 5 Temmuz 2017'de toplantı yaptıkları sırada gözaltına alınan ve yasadışı örgüt toplantısı düzenledikleri iddia edilen 2'si yabancı uyruklu, 8'i tutuklu 11 sanığın yargılandığı davada savcı, sanık Veli Acu dışındaki 7 tutuklu sanığın, adli kontrol kararıyla tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesini talep etti.
MAHKEME KARARINI AÇIKLADI
"Büyükada Toplantısı” davasında tutuklu olarak yargılanan 8 sanık tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. İstanbul 35. Ağır ceza mahkemesinde görülen davada, 8 tutuklu sanığın savunması tamamlandı. Duruşma savcısı Osman Sağlam mütalaasında, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Yönetim Kurulu üyesi Veli Acu dışındaki 7 sanık Alman vatandaşı Peter Frank Steudtner, İsveç vatandaşı Ali Ghravi, Yurttaşlık Derneği'nden Özlem Dalkıran, Nalan Erkem, Kadın Koalisyonu'ndan İlknur Üstün, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser, İnsan Hakları Gündemi Derneği'nden Günal Kurşun'un adli kontrol kararıyla, tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesini talep etti. Sanık avukatlarının tahliye taleplerinin ardından mahkeme kararını açıklayacak.
"HAKKIMDAKİ SUÇLAMALAR ASILSIZ"
Alman vatandaşı Peter Frank Steudtner, Almanca tercüman aracılığıyla yaptığı savundama "Hep barış ve şiddetsizlik için çalıştım. Ben hep şiddetsizliğe inanıyorum ve bu yüzden şiddet terörizm ile ilişkili hiç bir kuruluşu desteklemedim" dedi. Sanık İlknur Üstün savunmasını, "Bugüne kadar yaptığım bütün kadın hakları ve insan hakları çalışmalarının arkadaşındayım. Bu suçlamalar, kadın hakları ve insan hakları alanında verilen mücadeleye karşı bir suçlamadır" diye bitirdi. Sanık İdil Eser savunmasında hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, "Af Örgütü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şiir okuduğu için hapse atılmasına karşı da kampanya yapmıştır" dedi.
"AKIL SAĞLIĞIM İÇİN ENDİŞE EDİYORUM"
İran asıllı İsveç vatandaşı sanık Ali Garavi, tercüman aracılığıyla yaptığı savunmasında, "Suçlamaların hiç birini kabul etmiyorum. İşkence mağdurları savaş mağdurları ve mülteciler için çalışan kuruluşlarla çalışıyorum. Hayatımı şiddete karşı adadım. Sağlığım ve akıl sağlığım için endişe ediyorum" diye konuştu.
"BABA DEDİĞİNİ DUYMAK İSTİYORUM"
Uluslararası Af Örgütü Türkiye aktivisti ve İnsan Hakları Gündemi Derneği üyesi sanık Günal Kurşun savunmasında suçlamaları kabul etmeyerek, "Çocuğum ilk kez ‘baba' demiş ama 4 aydır cezaevindeyim ve onu göremiyorum. Baba dediğini kendi kulaklarımla duymak istiyorum. Derhal salıverilmemi talep ediyorum" dedi.
"BURADA YARGILANAN BENİM İNSANLIĞIM"
Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı proje uzmanı sanık Veli Acu savunmasında, "Türkiye'nin altını üstüne getiren bu kadar tehlikeli insan gözaltına alınıyor ama evlerimize 7. güne kadar gidilmedi. Aleyhimize delil yaratamadılar. 7 günün sonunda flash bellekler, telefonlar alıkonuldu. Burada yargılanan benim insanlığım. Eşim 9 aylık hamile. 10 gün sonra doğum yapacak. Yanında olmak için tahliyemi istiyorum" dedi.
BAŞKONSOLOSLAR DA DURUŞMAYA YER ALDI
Duruşmayı, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, HDP Milletvekili Garo Paylan, Almanya İstanbul Başkonsolosu Georg Birgelen, Fransa İstanbul Başkonsolosu Bertrand Buchwalter, Almanya Yeşiller Partisi eski milletvekili Özcan Mutlu, İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Türkiye direktörü Emma Sinclair Webb, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) Genel Koordinatörü Feray Salman, İHD'den Hüsnü Öndül, öldürülen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in eşi Rakel Dink, eski milletvekili Ufuk Uras, Ahmet Kaya'nın eşi Gülten Kaya, çok sayıda yabancı gazeteci de izledi.