Sonbahar'da beklenen yağışlar yağmayınca birçok göl ve baraj kurudu. Türkiye ciddi bir kuraklık tehdidiyle ile karşı karşıya. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle birçok insan genelde yaz aylarında tercih edilen Bodrum'a akın etti. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, kuraklık riski nedeniyle Bodrum'da gelecek yaz aylarında susuzluk sorunu yaşanabileceğini belirtti.
Taşkınlar, içme suyu hattı patlamaları ve altyapı sorunları ile gündemden düşmeyen Bodrum, bu kez kuraklık riski ile gündeme gelmeye başladı. Kovid-19 salgını nedeniyle ikinci konutları olan vatandaşların büyükşehirlerden kaçıp Bodrum'a yerleşmesi su ve alt yapı sıkıntılarını ortaya çıkardı.
Kış aylarında 170 bin olan ilçe nüfusu 600 bine ulaştı. Bu nedenle su kullanımı 3 kat arttı. Yeterli yağışın da olmamasıyla Bodrum'un ana su şebekesini besleyen en önemli su kaynağı durumundaki Mumcular Barajı'ndaki su seviyesi geçen yıl aralık ayı başında yüzde 47 iken yüzde 26'ya, Geyikli Barajı'ndaki su seviyesi ise yüzde 67 iken yüzde 60'lara kadar düştü.
Kuraklık alarmının verildiği ilçede önlem alınmaması halinde turizm sezonunda susuzluk yaşanabileceği uyarısı yapıldı.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, 16 Aralık'ta yaptığı açıklamada, son 3 günlük yağışlara kadar yağmurun çok az yağdığını bu nedenle barajların doluluk oranının gerilediğini belirtip, vatandaşlara suyu daha dikkatli kullanmaları çağrısında bulundu.
İÇME SUYUNDA SORUNLAR YAŞANABİLRİ
Mumcular Barajı'nda incelemelerde bulunan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, "Kuraklığın yağış miktarındaki azalmayla su kaynaklarını, tarımsal üretimi, çevreyi ve canlı hayatını etkileyen doğal bir olay olduğunu söyledi. Eylül ayının başından beri tüm Türkiye'de yağışın azalmasıyla birlikte meteorolojik kuraklık yaşanmaya başladığını belirten Özçelik, bu nedenle Mumcular Barajı'nda su seviyesinin azaldığını belirtti. Kış aylarında meydana gelecek yağışlarla birlikte baraj seviyesinde artışlar meydana gelecektir. Ancak, bahar aylarında beklenen yağışların gelmemesiyle meteorolojik kuraklığın, yaz aylarında hidrolojik kuraklık ve sonrasında da tarımsal kuraklığa dönüşme riski görülmektedir. Hidrolojik kuraklık, yüzeysel sularımızı ve sonrasında yer altı sularımızı etkileyecektir. Bu ise tarımsal faaliyetlerimizin yanı sıra günlük yaşamımızda da önemli sorunlara yol açma potansiyelini doğurmaktadır" dedi.
Mumcular Barajı'nın 19 milyon metreküp hacme sahip olduğuna dikkati çeken Doç. Dr. Özçelik, "Bunun 10 milyon metreküpü içme suyu amaçlı, gerisi tarımsal sulama amaçlı kullanılmaktadır. Yaklaşık 250 bin kişinin tüketebileceği bir potansiyel bulunmaktadır. Geyik Barajı'ndan sağlanabilecek 5- 10 milyon metreküplük ilave su ile Bodrum'un içme suyu temin edilmektedir. Ancak, kuraklık riski nedeniyle su temininde önümüzdeki yaz döneminde sorunlar yaşanması da gündeme gelecektir. Özellikle, Bodrum içme suyu ana iletim hattında binlerle ifade edilen patlamalara çözüm getirilememesi durumunda kuraklığı evlerimizde hissedeceğiz gibi görünüyor" diye konuştu.
BARAJLAR DİKKATE ALINARAK İŞLETİLMELİ
Doç. Dr. Özçelik, şöyle devam etti: "Muhtemel kuraklık etkilerini en aza indirmek için, özellikle çok amaçlı barajlarda enerji ve sulamadan ziyade içme suyu ihtiyaçları göz önünde bulundurularak muhtemel kuraklık etkilerini gözeten senaryolar temelinde baraj işletmesi gerçekleştirilmelidir. Diğer yandan, kentlerimizdeki yüzde 50'lere varan kayıp kaçakların önüne geçilmelidir. Vatandaşlarımız da bu dönemde sularını daha tasarruflu kullanmalı su kanalizasyon idareleri gerekli bilinçlendirme çalışmalarını yapmalıdır."