BM Güvenlik Konseyi, Suriye'de siyasi geçiş için Ocak başında ülke genelinde ateşkes uygulanması ve müzakerelerin başlatılmasını isteyen ve Cenevre Bildirisi ile Viyana toplantılarındaki kararları teyit eden karar tasarısını oy birliği ile kabul etti.
Suriye'deki savaşa son vermek ve siyasal geçiş sürecini hızlandırmak amacıyla oluşturulan Uluslararası Suriye Destek Grubu'nunun New York'taki toplantısında BM Güvenlik Konseyi karar tasarısı üzerinde anlaştıkları açıklandı.
Esad'sız Suriye kurulacak
Söz konusu anlaşmanın metninde Esad'ın geleceğine dair bir ibare olmasa da uzmanlar bunun Esad'sız Suriye olarak okunabileceğini ifade ediyor.
Ocak'ta Esad rejimi ve muhalifler görüşecek
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilen tasarıda, Esad rejimi ve Suriyeli muhaliflerin Ocak ayı başında barış görüşmeleri için masaya oturması öngörülüyor.
Kerry: Esad'sız ve IŞİD'siz
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, toplantıda, "Suriye'de savaşı durdurmanın zamanı geldi" dedi. Kerry "Suriye'ye Esadsız ve IŞİD'siz bir seçenek sunacağız" açıklaması yaptı.
Geçiş için ilk adım
Reuters’e göre 4 sayfalık tasarıda, Suriye hükümetinin ve muhalefetin temsilcileri, BM gözetimi altında siyasi geçiş için ilk adımlara başladığı an, ülke çapında ateşkesin yürürlüğe girmesi için uğraşılacağı belirtildi.
Lavrov: Esad gündeme gelmedi
Toplantının ardından gazetecilere açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, toplantıda bazı ülkelerin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esed'in siyasi geleceğine ilişkin konuyu gündeme getirmeye çalıştığını ancak toplantıda bunun görüşülmediğini aktardı. Toplantının öncelikli olarak Suriye'deki siyasi müzakerelere ve ‘terörizmin yok edilmesi’ne odaklandığını belirtti.
Obama: Esad meşru olarak kabul edilmiyor
ABD Başkanı Barack Obama da, tatil için Hawaii'ye hareketinden önce Beyaz Saray'da konuyla ilgili konuştu.
Obama, Suriye'ye halkın çoğunluğu tarafından meşru olarak kabul edilmeyen bir hükümet olduğu sürece bu ülkeye barışın getirilemeyeceği, iç savaşın sona erdirilmeyeceğini belirterek, bu konuda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile defalarca görüştüğünü anlattı.
"5 yıl sonra ben haklıydım"
Putin’in 5 yıl önce kendisine "Esed’in kötü biri olmadığını ve en azından düzeni koruduğu sürece, zalimliğine rağmen ülkeyi yönetmeyi sürdürmesini" önerdiğini aktaran Obama, yanıt olarak, bir devlet başkanına ülkesindeki halkın büyük çoğunluğunun karşı çıkması durumunda bu kişinin iyi biri olmayacağını söylediğini ifade etti. Obama, "5 yıl sonra ben haklıydım" dedi.
"Ancak şimdi çok daha zor"
Esed'in halkın gözünde meşruiyetini kaybettiği için görevden ayrılması gerektiğini vurgulayan Obama, "Eğer Esed daha önce, kişisel olarak kendinin ülkesinin tamamından daha önemli bir kişi olmadığına karar verseydi, bu siyasi dönüşüm süreci çok daha basit olurdu. Ancak şimdi çok daha zor" diye konuştu.
"IŞİD tehlikeli olmaya devam edecek"
Obama, Suriye'de ateşkes girişiminin, birinci öncelikleri olan IŞİD ile mücadeleye odaklanılmasını sağlayacağını dile getirerek, "Bu zor, zahmetli bir süreç olacak ancak buna kestirme bir yol yok" dedi.
Barack Obama, IŞİD'i, kontrol ettikleri bölgeyi kısıtlayarak ve finansal kaynaklarını keserek yeneceklerini belirtti. Bu konuda belli bir noktaya geldiklerini ifade eden Obama, "Tehlikeli olmaya devam edecekler. Bölgelerini kısıtlıyor olsak da herhangi bir savaşta olabileceği gibi IŞİD de tehlikeli olmaya devam edecek" diye konuştu.
"Esed olduğu sürece..."
IŞİD'i tamamen ortadan kaldırmak için bulunduğu bölgelerde düzenli bir hükümetin olması gerektiğini ve Suriye'de de bunun ancak Esed'siz bir yönetimle olabileceğini yineleyen Obama, sözlerini şöyle sürdürdü:
"(Terörizm) Hâlâ Afganistan, Pakistan ve Yemen gibi bölgelerde bulunmakta. Bizim uzun vade planımız bu bölgelerde düzeni sağlayarak, onların korunaklı bölgelerini ellerinden almak. Suriye'de de bunu yapmak için sivil savaşın bitmesi gerekiyor. Gerçek bir hükümetin kontrolü sağlaması gerek, bu konuda ise benim ve uzmanların net görüşü Esed'in olduğu sürece Suriye'de bu düzenin sağlanamayacağıdır."
1 ay içinde ateşkes
BM Güvenlik Konseyi 5 daimi üyesinin kabul ettiği anlaşmaya göre; BM, kararın onaylanmasından sonra 1 ay içinde ateşkes gözlemleme mekanizması kurulması konusunda çalışmalar yapacak.
Metin'de, Suriye'de sivillere yönelik saldırıların acil durdurulmasını talep ediliyor. .
Takvime sadık kalınacak
Anlaşmaya göre; daha önce geçiş hükümeti kurulması konusundaki takvime sadık kalınacak, BM gözetiminde seçimler yapılacak. Ocak başından itibaren rejim ve muhalifler arasında geçiş hükümeti konusunda görüşmeler yapılmaya başlanacak.
18 aylık somut takvim
Esed’in âkıbeti düğümünü bir türlü çözemeyen ülkeler, en son Viyana’da toplanmıştı. Viyana toplantısında Suriye’de faaliyet gösteren silahlı muhalif grupların hangisinin terörist grup olarak adlandırılacağı ana konuydu.
Viyana’da varılan "18 aylık somut takvim" çerçevesinde 1 Ocak’tan itibaren rejim ile muhalifler arasında müzakereler başlatarak bir geçiş hükümeti oluşturulması öngörülmüştü.
Katılımcı ülkeler, ilk 6 ay içinde bir geçiş hükümeti kurulmasını ve 18 ay içinde de Suriye'de seçimlerin yapılmasını planlamıştı.
Komisyon Başkanı eski Başbakan Riyad Hicab
Suriyeli muhalifler, iç savaşı diplomatik yollardan çözebilmek adına 9-10 Kasım'da Riyad'da düzenlenen toplantıda, rejimle müzakere için yüksek komisyon kurulması, Beşşar Esed'in geçiş döneminin başlamasıyla birlikte yönetimi bırakması ve yeni yönetim kurumlarının oluşmasının ardından muhalif siyasi oluşumların feshedilmesi konusunda anlaşmıştı.
Suriyeli silahlı muhaliflerden 11, SMDK'dan 9, bağımsız 8, Suriye Ulusal Konseyi'nden 6 kişinin yer aldığı komisyonun toplantısında başkanlığa eski Başbakan Riyad Hicab getirilmişti.
Türkiye'yi Çavuşoğlu temsil etti
Avusturya'nın başkenti Viyana'da 30 Ekim ve 14 Kasım'da yapılan görüşmelerin devamı niteliğindeki toplantıda Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu temsil etti.
New York Palace Otel'de gerçekleştirilen görüşmelere ABD, Rusya, Türkiye, Çin, Mısır, Fransa, Almanya, İran, Irak, İtalya, Ürdün, Lübnan, Umman, Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve İngiltere'nin dışişleri bakanlarının yanı sıra Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB) ve Arap Birliği'nin temsilcileri de katıldı.