HABER MERKEZİ/İSTANBUL
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) işgali ve burada çıkan olaylarda Prof. Dr. İlhan Varank’ın da aralarında bulunduğu 14 kişinin şehit edilmesiyle ilgili 52 sanığın yargılandığı davaya devam edildi. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri’de görülen duruşmada savunma yapan tutuklu erlerden Ahmet Özdemir, olay tarihinin kışladaki 5 günü olduğunu anlattı. Silahlı olmadığı için olay günü kendisine zimmetsiz silah verildiğini söyleyen Özdemir, bir albayın teör saldırı olacağını söyleyerek kendilerini İBB binasına götirdiğini söyled ve ekledi: “Bir binanın önünde indik, bina boş mu diye baktık. Alt geçidin üst yolunda nöbetçi olarak bekledim. 100 metre ilerimde bir kargaşa olmaya başladı, albay önce insanlarla konuşmaya ardından havaya ateş etmeye başladı. Ramazan Ertürk Yüzbaşı bizi yola sıraladı. ‘Ağacı geçen olursa ateş edin’ dedi. İnsanlar üzerimize gelmeye başlayınca yüzbaşı ateş etmeye başladı, 2 kişiyi ayağından vurdu, bize ateş edin diye bağırıyordu. Biz ateş etmedik. Sonra yanımıza gelerek ‘Niye ateş etmiyorsunuz, kışlaya gittikten sonra tutanak tutacağım, askerliğinizi uzatacağım” deyince korkuyla havaya ateş etmeye başladık.”
Tutuklu sanık er Ekber Avcılaroğlu ise 15 Temmuz’da akşam saatlerinde kışlada bir anda herkesin hazır olması şeklinde emir geldiğini söyledi. Gece herkese mühimmat dağıtıldığını söyleyen sanık Avcılaroğlu şunları söyledi: “Bir albay bize ‘Tatbikat var, önemli bir göreve gidiyoruz’ diyerek İBB’ye götürdü. Kalabalık artmaya başlayınca Albay Zeki Demir (tutuklu sanık) insanlarla konuşmaya başladı, daha sonra da bağırmaya başladı ‘Yürüyün gidin buradan’ diye. Albay birilerini ayağından vurdu. Albay ‘Bir mermi bir insan, herkes benim emrimi dinleyecek’ diye bağırdı. Albay ve subayların gözü dönmüştü, bizi de vurabilirdi. Albay, insanlara ateş et emri verdi. Arabanın arkasına saklandım, ağlamaya başladık. Biz saklandık, çıkmıyorduk. Yasin arkadaşımız vuruldu, albay hastaneye gitmesine izin vermedi. İkinci bir arkadaşımız vuruldu, zorla hastaneye götürdüler.” Avcılaroğlu ayrıca insanları öldüren mermilerin boşkovanlarının darbeci yüzbaşı Yakup Karaçelik tarafından kendilerine toplatıldığını söyledi.