Uzmanlar, tek cheeseburger veya bir porsiyon cipsin vücudun metabolizmasını geçici olarak değiştirmek için yeterli olduğu yönünde uyarıyor. Bu yiyeceklerde bulunan doymuş yağın karaciğer yağlanması ve diyabetle bağlantılı değişiklikleri tetikleyebileceği belirtilirken, sürekli tüketilmesinin ise kalıcı hasara yol açabileceği kaydediliyor.
Araştırma, Almanya Dusseldorf’taki Alman Diyabet Merkezi’nde 20-40 yaş arasındaki 14 sağlıklı erkek üzerinde yapıldı. Her bir gönüllüye bir bardak vanilya aromalı palm yağı ve bir bardak su verildi. Palm yağlı içecek sekiz dilim salamlı pizza veya 110 gramlık cheeseburger ya da büyük bir porsiyon patates kızartması kadar doymuş yağ içeriyordu. Araştırmanın sonuçları, palmiye yağının tüketilmesinin, yağ birikiminde artışa, kan şekerini düzenleyen insüline duyarlılığın azalmasına neden olduğunu gösterdi. Ayrıca palm yağı, deneklerin kalp hastalıklarına yol açtığı belirtilen trigliserid düzeylerini yükseltti, karaciğer fonksiyonlarını değiştirdi. Deneklerin kan şekerinin düşmesini durduran bir hormon olan glukagon seviyeleri de yükseldi.
Araştırmada palm yağının, insülin duyarlılığı tüm vücutta yüzde 25, karaciğerde yüzde 15 ve yağ dokusunda yüzde 34 oranında azalttığı bulundu. Ayrıca karaciğerdeki trigliserit seviyesini yüzde 35 artırdı, karbonhidrat içermeyen gıdalardaki şeker üreten mekanizma yüzde 70 daha aktif hale geldi. Benzer durum, bu yağın verildiği farelerde de görüldü.
Sonuçları Journal of Clinical Investigation dergisine yazan araştırma ekibinin başında bulunan Prof. Michael Roden, “Bu yiyeceği bir kere bile yemek muhtemelen geçici insülin direnci ve karaciğer metabolizmasında bozulmaya neden oluyor. Zayıf ve sağlıklı bireylerin aşırı doymuş yağ asitleri alımını telafi edebildiklerini, bununla birlikte bu besin maddelerine sürekli ve tekrar tekrar maruz kalmanın sonuçta kronik insülin direncine ve karaciğer yağlanmasına yol açacağını tahmin ediyoruz” diyor.