Çin'deki toplama kamplarına zorla götürülen ailelerini bulmak için kamuoyu desteği arayan Uygur Türkleri, Sarıyer'de bulunan Çin'in İstanbul Başkonsolosluğu önündeki bekleyişlerini sürdürüyor. İlk olarak 2 Aralık'ta başkonsolosluk önünde toplayan Uygur Türkleri, ailelerinin bulunması için dilekçe vermek istemiş fakat görevliler tarafından içeri alınmamışlardı.
AİLELERE PAZARLIK TEKLİFİ VE İTHAM
4 yıldır ailelerine ulaşmak için çabalayan Uygur Türkleri, dün de başkonsolosluk önündeydi. Bekleyişleri sırasında güvenlik görevlileri tarafından kendilerine imzasız ve mühürsüz kağıtlar dağıtıldı. Dağıtılan kağıtlarda bekleyişlerini sürdüren Uygur Türkleri ile görüşmenin gerçekleşebilmesi için adeta "pazarlık maddeleri" sıralandı. Başkonsolosluktan gönderildiği söylenen metinde bekleyişlerini sürdüren ailere ilişkin ithamlar da yer alıyor.
Dağıtılan kağıtlarda yazanlar ise şöyle:
"Bölücülük bayrağı taşımak, sözde "Doğu Türkistan" ifadesini kullanmak, kendi memleketiniz hakkında karalama yapmak vb. davranışları bırakarak, kendi sosyal medya hesabınızda açık ve net bir şekilde bu tür bölücülük eylemleri ve bölücü şahıslar/örgütler ile bağlantınızın kesildiğini ve bir daha böyle davranışlarda bulunmayacağınızı açıklayan bir postu çıkardığınız ve postun linkini lingshibaohu1@gmail.com adresine gönderdiğiniz takdirde başkonsolosluktaki yetkililer sizinle görüşme gerçekleştirebilir."
NE OLMUŞTU?
2019'un Aralık ayında da Çin'in Ankara Büyükelçisi Deng Li'nin 'Uygur Türkleri dilekçe versin, ailelerini bulalım' çağrısında bulunmuş, bunun üzerine Uygur Türkleri internet üzerinden dilekçe vermişti.
Fakat internet üzerinden dilekçeleri kabul edilmediği için Uygur Türkleri, Çin Halk Cumhuriyeti'nin İstanbul Başkonsolosluğu'na giderek dilekçe vermeye çalışmıştı. Uygur Türkleri bu kez de konsolosluk yetkilileri tarafından geri çevrilmişti.