Başbakan'ın konuşmasından satırbaşları;
23 İLE YATIRIM DESTEĞİ
Dün 23 ilimizi ilgilendiren önemli adımlar attık. Bu bir günde attığımız adım değil. Bunun hazırlanması için önemli bir çalışma oldu. Doğu ve Güneydoğu'da yatırımcılarla görüşüldü. Onların talepleri dinlendi ve beklentileri görüşüldü. Ortaya çıkan sonuç gayet memnuniyet verici. Program resmen dün başladı. Program kapsamında yatırım yapan herkese yapacağı yatırımla ilgili fizibilite hazırlama, danışmanlık gibi hizmetleri devlet verecek. Yatırım için arsa temininden başlayarak desteği vermeye devam edeceğiz. Fabrika kurulduktan sonra iş bitmiyor. Devamı var... İçeriye alet, edevat ne lazımsa... Onunla ilgili de destek veriyoruz, iki yılı ödemesiz faizsiz kredi şeklinde. Sıra geldi işletme desteğine. Yine dört yıl süreyle işletme kredisi olarak yatırımcılara temin edilmiş olacak. Bu üretim ve imalat ile ilgili konular. Hizmet sektörü ile ilgili olarak da destekler var. Birincisi çağrı merkezi kurmak isteyenlere ikincisi veri merkezi kurmak istiyorlarsa onlara da destek vereceğiz. Bu iki sektör oldukça önemli.
"GÜVENLİK ORTAMINDA YAŞAM"
Bölge yıllardır terörden çok çekti. Bu projedeki amacımız, terörle mücadelede önemli mesafeler aldık. Devletin iradesi, gücü sokakta, dağda hakim. Bundan sonra yapmamız gereken bu güvenlik ortamında tekrar yaşamı canlandırmak. Bu yatırımlarla birlikte vatandaşlarımız geleceklerini burada inşa edecekler.
"İNSANLAR DOĞDUĞU YERDE DOYACAK"
Bazıları niye başka yerlere bunları yapmıyorsunuz diyebilir. Aslında Doğu ve Güneydoğu'ya yapılan her yatırım Batı'ya yapılmış bir yatırımdır. Her katıştaki kalkınmışlık, zenginlik oranı aynı olsun. Doğu'dan Batı'ya bir göç olmasın. İnsanların doğduğu yerde doyacak altyapıyı sağlamak boynumuzun borcudur.
"1 YIL ÖNCE TÜRKİYE'Yİ HESABA KATMAYANLAR..."
Dostluklarımızı artıracağız, düşmanlıklarımızı azaltacağız dedik. Türkiye bölgenin teminatıdır dedik. Türkiye ayakta kalamazsa bölge yok olur gider. İşe komşularla başladık. Rusya ile ilişkilerimizi düzelttik. İsrail ile... Suriye'de ateşkesin sağlanması için Rusya ile, İran ile inisiyatif aldık. Astana'da zirve yaptık, üç ülke mutabakat sağladı. BM işin içine sokuldu, bundan sonra da siyasi çözüm için çalışmalar yapıldı. Irak'a ziyaret yaptık, 'Komşuyuz, birbirimize ihtiyacımız var' dedik. Dolayısıyla Irak ile de Başika, Musul, PKK ile mücadele başta olmak üzere değerlendirdik. Bütün bunları yapınca Türkiye'nin bölgedeki etkinliği de arttı. Bir yıl önce Suriye'de Türkiye'yi hesaba katmayanlar şimdi Türkiye'nin dediğini yapıyorlar. Bu milletimizin gücü, Recep Tayyip Erdoğan'ın gücünden geliyor.
Suriye'de barışın sağlanması için bir yandan da Fırat Kalkanı operasyonu ile amansız bir mücadele veriyoruz. ÖSO'ya destek veriyoruz. Bölgeden terörün temizlenmesi, kardeş Suriye halkının esenliğe kavuşması öncelikli hedefimizdir.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Anayasa değişikliği konusunda TBMM kararını verdi. Aydınlık Türkiye'nin yarınları, devletin bekası için tarihi bir görev yapıyoruz. Milletin dediği olacak dediniz ve milli iradeye sahip çıktınız. AK Parti'nin temsil ettiği birlik ruhunun sergilediği örnek dayanışma daha şimdiden siyasi tarihe geçmiştir. Bütün teşkilatımıza sergiledikleri bu güzel dayanışma ruhu için bir kez daha teşekkür ediyorum. Türkiye çok uzun zamandır vesayet anayasalarının yol açtığı sorunları çözmeye çalışıyor. 82 Anayasası 18 sefer değişti. Darbe şartlarında hazırlanan bu anayasa maalesef Türkiye'nin bugünkü isteğini karşılayamıyor. Demokrasinin gereğini yerine getiremiyor.
"1923'TE REJİM TARTIŞMASI SONA ERDİ"
Bu değişikliğin karşısında olanlara söyleyeceğim birkaç söz var. Yıl 2007. AK Parti iktidar. 363 milletvekili var. Bu anayasanın değişmesine karşı mücadele eden AK Parti'ye 'Sen cumhurbaşkanı seçemezsin' dediler. Anamuhalefet partisi o gün kendi fikrini değil, vesayetçilerin sözcülüğünü yaptı. O gün cumhurbaşkanı seçimini engellediler, 367 icadıyla. Vatandaşa gittik, vatandaş sözünü söyledi. 'Cumhurbaşkanını ben seçeceğim' dedi. Aslında bizim yaptığımız, orada yarım kalan işi tamamlamak. Bu değişiklik o gün yapılması gerekiyordu. Yapılan eksik kalan kısmı tamamlamaktır. İş bundan ibarettir. Rejim değişiyor, Türkiye elden gidiyor... Onlar kendileri gidiyor. Kendi ikbal meseleleri için. Türkiye'nin bir yere gittiği yok. Telaşları kendi gelecekleri... Sizin ikbaliniz için Türkiye'nin önün tıkamaya kimsenin hakkı yok. Kaç sefer söyledik, 93 sene evvel Cumhuriyet ilan edildi, 1923'te rejim tartışması sona erdi, nokta.
Tek başına iktidar olduk. 363 milletvekili ile Ankara'ya geldik, hükümet kurduk. 'Hoşgeldniz' diye kafalarını uzattılar, 'Yeni ortağınız'... Ulan siz neredeydiniz! Seçim meydanlarında sizi görmedik. Burası Ankara dediler. O zaman anladık ki Ankara'da vesayet sahipleri var. 15 yıldır bu vesayet sahipleri ile mücadele ediyoruz. Nihayet sonuna geldik. Tek vesayet sahibi tanırım, aziz Türk milleti, onun dışında hiçbir vesayet tanımıyorum. Millet yetkiyi verir, canı istediği zaman yetkiyi de alır.
"MHP İLE ORTAK KAMPANYA YOK"
MHP ile ortak kampanya falan yok. Onlar ayrı biz ayrı ama amaç birliği var. Cumhurbaşkanımızla koordinasyon halinde güzel bir kampanyamız olacak. Yanlış bilgilendirmenin önüne geçecek bir kampanya olacak.
Nisan ayının ilk yarısında 20'sine kadar uygun bir tarihte yapılacak. Bu hafta içinde de kesin tarih YSK tarafından açıklanmış olur.