Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bursa Şehir Hastanesi’nde koronavirüs salgınına ilişkin açıklamalarda bulundu. Salgının Anadolu'da ikinci zirve döneminde olduğun belirten Koca, “Riskli bir tırmanışla karşılaşıyoruz" dedi. Bakan Koca, 2021’in aşı siparişinin şimdiden verildiğini belirterek, “Bilim Kurulu grip aşısı içim kimlere öncelik verilmesi gerektiğini belirledi. Grip aşısı riskli gebelere, 65 yaş üzerindeki kronik hastalara, 5 yaş altı kronik hastalara, riskli çalışan sağlık çalışanlarına, organ nakli olanlara yapılacaktır. Grip aşısını 3 milyon doza çıkarmak için çalışıyoruz” dedi. Sokağa çıkma yasağı gibi bir tedbir düşünmediklerinin de altını çizen Bakan Koca, “Mevcut tedbirlere uyulmalı, esnek mesai ciddi anlamda devreye giriyor olmalı. Esnek mesai sistemini kamuyla birlikte özel sektör de uygulamalı” ifadelerini kullandı.
Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları şöyle:
Salgın Anadolu’da ikinci zirve dönemindedir. Riskli bir yükselişle karşı karşıyayız. İlk piki büyük illerde 14 Nisan’da, ikinci zirve noktasını da Eylül’de yaşamıştık. Anadolu’da ise ilk zirve Eylül’de görülmüştü. İkinci zirveyi şimdi yaşıyoruz. Son birkaç günde riskin boyutunu aşmış bulunmaktayız.
Salgına karşı verilen mücadele, bütün hayatı koruma mücadelesidir. Bursa, Bilecik, Balıkesir, Çanakkale, Yalova ile ilgili seyri paylaşmak istiyorum. Bursa’da br ay öncesine göre günlük vaka sayısı 3 kat, Bilecik’te, 2 kat, Yalova, Çanakkale ve Balıkesir’de yüzde 50 oranında vaka artışı görüyoruz.
Anadolu’da ikinci zirve yaşanırken, İstanbul’da mücadelenin önemi artarkan günlük hayatımızı nasıl sürdürmeliyiz? Bunun tarifini kontrollü sosyal hayat ile yapmıştım. İşimiz, mecburiyetlerimiz dışında evimizde kalalım, hayat eve sığar cümlesini hatırlayalım.
“SALGIN KARŞISINDA DAHA CİDDİ BİR SINAVDAYIZ”
Büyük illerimizde her iki zirve noktasından sonra tedbirlere sarılmış hızla sonuç almıştık. Ekim’in ikinci haftasından itibaren salgın karşısında öncekilerden daha ciddi sınavdayız.
Virüsün bulaştığı kişilerin büyük kısmında belirti görünmemesi sevindiricidir. Salgın bize şunu öğretti virüsün yayılması daha fazla sayıda insanın hasta olması, hayatını kaybetmesi değil tüm hayatın sekteye uğramasıdır. Salgına karşı verilen mücadele bütün hayatı koruma mücadelesidir.
“BURSA’DA VAKA SAYISI 3 KAT ARTTI”
Salgına karşı verilen mücadele, bütün hayatı koruma mücadelesidir. Bursa, Bilecik, Balıkesir, Çanakkale, Yalova ile ilgili seyri paylaşmak istiyorum. Bursa’da bir ay öncesine göre günlük vaka sayısı 3 kat, Bilecik’te, 2 kat, Yalova, Çanakkale ve Balıkesir’de yüzde 50 oranında vaka artışı görüyoruz.
Yatak kapasitelerimiz, Bursa’da 198 yatak ilave ediyoruz, doluluk oranımız yüzde 60, yoğun bakım yüzde 75. Balıkesir ilimizde 48 yatak daha arttırılma planları yaptık. Balıkesir’de yoğun bakım yüzde 61. Bilecik’te yatak doluluk oranımız yüzde 36, yoğun bakım yüzde 42. Çanakkale’de 39 yatak daha ekliyoruz. Yatak doluluk yüzde 34, yoğun bakım yüzde 48.
Salgınla mücadelede önemli silahımız filyasyon ekiplerimizin yaptığı çalışmalar. Bu ekiplerimizin çalışmaları sayesinde şüphelileri tespit ediyoruz. Bursa’da 463 olan filyasyon ekip sayımızı 700’e çıkarıyoruz. Balıkesir’de 203 filyasyon ekibimiz sahada. Çanakkale’de ekip sayısını 97’ye çıkarıyoruz.
BÖLGEDEKİ HASTANELERDE SON DURUM
Son olarak burada değerlendirmelerini yürüttüğümüz 5 ilimizdeki yatırım planlarımızı aktarmak isterim. Sayın Cumhurbaşkanımızın hayalim diye ifade ettiği bu tesislerin ne kadar isabetli yatırımlar olduğunu hem Elazığ’da yaşadığımız deprem vesilesi ve Covid-19 vesilesiyle tekrar görmüş olduk.
Geçen yıl hizmete aldığımız Bursa Şehir Hastanemizde salgın döneminde bu yatırımın ne denli önemli olduğunu göstermiş oldu. Bursa Devlet Hastanesi eski adıyla Memleket Hastanesi’nin sağlık hizmet sunumuna devam etmesini sağlayacağız. Birçok şehir hastanemizin açıldığı illerde olduğu gibi hizmet sunmaya devam edeceğiz. Bursalı hemşehrilerimizin hastaneye ulaşımı kolaylaştırılmak üzere metro ihalesi yapılacak.
Anadolu’da ikinci zirve yaşanırken, İstanbul’da mücadelenin önemi artarkan günlük hayatımızı nasıl sürdürmeliyiz? Bunun tarifini kontrollü sosyal hayat ile yapmıştım. İşimiz, mecburiyetlerimiz dışında evimizde kalalım, hayat eve sığar cümlesini hatırlayalım.
“KIŞ HEPİMİZ İÇİN YENİLGİ DÖNEMİ OLUR”
Anadolu’da ikinci zirve yaşanırken, İstanbul’da mücadelenin önemi artarkan günlük hayatımızı nasıl sürdürmeliyiz? Bunun tarifini kontrollü sosyal hayat ile yapmıştım. İşimiz, mecburiyetlerimiz dışında evimizde kalalım, hayat eve sığar cümlesini hatırlayalım.
Dışarıya çıkmışsak, kalabalıktan uzak durmalıyız. Salgının bu devresinde asıl ciddi sınavı kalabalığa karşı vereceğiz. Evimiz dışında başkaları ile karşılaştığımız her ortamda maske takalım. Salgın Anadolu’da ikinci zirve dönemine kış henüz gelmeden ulaştı. Tedbire boşverip seyri kendi haline bırakırsak kış hepimiz için yenilgi dönemi olur.
“BURSA EN RİSKLİ DÖNEMİ YAŞIYOR”
Salgına karşı yürüttüğümüz mücadele için bu salgından Balıkesir, Bilecik, Çanakkale ve Yalova sakinlerinden şimdiye dek verdikleri desteğin çok daha büyüğünü talep ediyorum. Bursa salgın boyunca gördüğü en riskli dönemi yaşıyor.
Elbirliği ile yeni bulaşmaları, can kayıplarını önleyelim. Bilecik ilk zirveyi 10 Eylül’de yaşamıştı. Günlük vaka sayısı iki katına yaklaşmıştır. Zatürre oranının Türkiye üzerinde olmasıdır. Yayılımı önlemenin yolu teması azaltmak, kurallara uymaktır.
GRİP AŞISI KİMLERE UYGULANACAK?
Bu konu son günlerde çok konuşuldu. Grip aşısıyla ilgili bildiğiniz gibi bir yıl sonrasının aşısı erken dönemde bir yıl önceden, şimdiden sipariş etmeye çalışıyoruz. Bu yıl aşının siparişi geçen yıllara dayanır.
Her yıl ortalama 1 milyon 350 bin dozdu. Dünyada grip aşısının arzı toplamda yüzde 20 oranında arttı. Pandemiyle birlikte grip aşısının önemi daha da artmış oldu. Özellikle bu dönemde grip aşısının herkese yapılabilmesi gerektiği kanaati giderek yaygınlık kazanıyor. Böyle bir durum sözkonusu değil, olamaz.
İlk 400 binini eczanelerimize verdik, önümüzdeki hafta da eczanelere göndermiş olacağız. Grip aşılarını daha da arttırmak için yoğun gayret içindeyiz. Bu sayının 2.4 milyona çıktığını söyleyebilirim. Bunu 3 milyona çıkarmak konusunda yoğun çaba içinde olduğunu ifade etmek istiyorum.
Geçen yıla göre en az iki kat artmış olacak. Talebin fazla olduğu dönemde grip aşısını özellikle riskli olan kişilere yapmak gerekiyor. Bununla ilgili Bilim Kurulumuz çalışma yaptı. Kimlere öncelikle yapılması gerektiğini belirlemiş oldu.
Özellikle riskli gebelere, 36 haftadan sonra olan gebelere, doğumdan sonra ilk 2 hafta içinde olanlara, 65 yaş üzerindeki kronik hastalığı olanlara, 5 yaş altı kronik hastalığı olan çocuklara, 5-65 yaş arası iki kronik hastalığı olan kişilere, sağlık çalışanlarımıza, organ nakli olan kişilere olmak üzere ilk planda bunun dağıtımını hedefleyerek planladık. Peyderpey gelen aşıyı bu çerçevede dağıtmış olacağız.
Vatandaşlarımız e-Nabız üzerinden riskli olmadığını görüp rahat düşünmemelidir. Sağlık çalışanlarımıza eczane üzerinden değil halk sağlığı üzerinden yapılıyor olacak. Devamında bizim özellikle artışını hedeflediğimiz daha fazla tedarik için yoğun gayret gösterdiğimiz aşı ile ilgili elimize geçtikçe kademelendirmeyi genişletmeyi düşünüyoruz.
Telaşlanmayalım, bu dediğim çerçevede yaygın şekilde uygulamasının yapılacağını söylemek istiyorum. Bugünden riskli görülmeyen kişiler daha sonra kademelendirmeyle riskli kişi olabileceklerini ifade etmek istiyorum.
Covid-19 enfeksiyonu ile birlikte grip olduğunda risk taşıyacak kişileri daha önemli olarak görüldü. Vatandaşım şundan emin olsun, dijital altyapı olarak çok güçlü bir altyapımız var. Bilgi işlem altyapımız herkesi kapsayacak bilgilerin yer aldığı bir altyapıya sahibiz. Bu anlamda endişe etmeyelim.
OKULLARDA SON DURUM
Okullarla ilgili şu ana kadar ciddi bir salgına sebep olacak, arttırabilecek durumun olmadığını söyleyebilirim. Okula gitmeyen çocukların yaş grubuyla okula devam eden çocukların yaş grubunu kıyasladığımızda okula giden çocukların yaş grubunun gitmeyenlerin yaş grubuna göre yüzde 3-4 oranında düşük olduğunu görüyoruz.
Önümüzdeki haftalar bu oran devam edecek mi bilmiyoruz. Kademelendirerek bir geçiş planlandı. Ayın 2’sinden itibaren 5. ve 9. sınıflar da başlamış olacak. Artış olmadığını görmezsek kademeli olarak geçilebilir. Artışın batı illerinde belirgin olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki 2-3 hafta içinde elde edeceğimiz verilerle bir değerlendirme yapmamız sözkonusu olur. Şu an ciddi bir durumun olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.