EROL METİN
AK Parti, uzun müzakereler sonucu MHP’yle üzerinde anlaştığı, Cumhurbaşkanlığı sistemini içeren anayasa değişikliği tekifini Meclis Başkanlığı’na sundu. AK Partili 316 vekilin imzasını taşıyan 21 maddelik teklif, pek çok önemli düzenleme öngörüyor. Buna göre, Başbakanlık makamı tarihe karışacak, Cumhurbaşkanı yürütmenin ve devletin başı olacak. Cumhurbaşkanlığı sisteminin uygulanmasına 2019 yılında başlanacak. Bu nedenle mevcut sistem yaklaşık iki yıl daha işlemeye devam edecek. Yani Başbakan Binali Yıldırım ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan görevlerine aynen devam edecek. Ancak Cumhurbaşkanı, teklifte belirtilen geçiş hükümleri gereği 2019’u beklemeden bazı yetkilerini kullanabilecek.
2019’DA ÇİFTE SANDIK
Kasım 2019’da Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri için aynı anda sandık kurulacak. Yerel seçimler için ise Mart 2019 tarihi öngörülüyor. 5+5 formülüyle bir kişi iki kez Cumhurbaşkanı seçilebilecek. Teklifle şu anda 550 olan milletvekili sayısının 600’e çıkarılması hedefleniyor. Yeni sistem, yedek milletvekilliğini de öngörüyor. Seçilme yaşının 18’e düşürülmesi de teklifte yer alan düzenlemeler arasında.
YÜCE DİVAN FORMÜLÜ
AK Parti ile MHP arasındaki en büyük pürüz, Cumhurbaşkanı’nın Yüce Divan’a sevki konusunda çıkmıştı. Söz konusu pürüz giderildi. Yetkileri artırılan Cumhurbaşkanı’nın, buna paralel olarak cezai sorumluluğu da olacak. Buna göre, yeni sistemde milletvekilleri Cumhurbaşkanı hakkında soruşturma talep edebilecek. Meclis üye tam sayısının salt çoğunluğu, yani 301 milletvekilinin oyuyla Cumhurbaşkanı hakkında soruşturma önergesi verilebilecek. 5’te 3 çoğunluk, yani 360 oyla soruşturma komisyonu kurulabilecek. Cumhurbaşkanı’nın Genel Kurul’dan Yüce Divan’a gönderilmesi için ise 3’te 2 çoğunluğun, yani 400 milletvekilinin oyu aranacak. Benzer uygulama Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar için de geçerli olacak.
GENEL BAŞKANLIĞA AÇIK KAPI
Yeni sistem bir nevi ‘Partili Cumhurbaşkanlığı’ modelini öngörüyor. Teklife göre, Cumhurbaşkanı’nın partisiyle ilişiği kesilmeyecek. Anayasa’nın 101. maddesinde yer alan “Seçilirse Cumhurbaşkanı’nın partisiyle ilişiği kesilir” hükmü yürürlükten kaldırılacak. Bu ifade Anayasa’dan çıkarıldığı için Cumhurbaşkanı doğal olarak partisinin üyesi olacak. Anayasa’ya özel bir hüküm konulmadığı için de Cumhurbaşkanı’nın partisinin genel başkanı olması önünde engel kalmayacak.
KENDİ KABİNESİNİ KURACAK
Cumhurbaşkanı’nın yardımcıları olacak. Cumhurbaşkanı’na kendi bakanlar kurulunu kurma yetkisi verilecek. Cumhurbaşkanı kabinesini oluştururken hem Meclis içinden hem de dışarıdan bakan atayabilecek. Parlamento içinden bakan olarak atanan kişinin milletvekilliği düşecek.
SEÇİMLERİN YENİLENMESİ
Üniter devlet yapısını esas alan ve tek Meclis’in bulunacağı yeni sistemde, Cumhurbaşkanı ve parlamentoya karşılıklı fesih yetkisi verilecek. Bu çerçevede Cumhurbaşkanı seçimlerin yenilenmesine karar verebilecek. Aynı şekilde Meclis de bu yetkiyi kullanabilecek.
OHAL İLAN ETME YETKİSİ
Belli sınırlar dahilinde Cumhurbaşkanı’na kararname çıkarma yetkisi verilecek. Cumhurbaşkanı yürütmenin alanına giren konularda kararname çıkarabilecek. Ancak Cumhurbaşkanı’nın temel hak ve özgürlükler alanında kararname çıkarma yetkisi olmayacak. Bir konuda kanun varsa kararname değil, kanun öncelikli olacak. Cumhurbaşkanı’nın kararnameleri Meclis tarafından Anayasa Mahkemesi’ne götürülebilecek. Aynı şekilde Cumhurbaşkanı da Meclis’in çıkardığı kanunları Anayasa Mahkemesi’ne götürebilecek. Sıkıyönetim uygulaması Anayasa’dan çıkarılacak. Olağanüstü Hal (OHAL) ilan etme yetkisi Cumhurbaşkanı’na verilecek.
HSYK YAPISI SİLBAŞTAN
Teklif, yargıya ilişkin de dikkat çekici düzenmeler içeriyor. HSYK’nın yapısı değişiyor. HSYK üyelerinin yarısını Cumhurbaşkanı’nın, yarısını da Meclis’in seçmesi öngörülüyor. Meclis’teki HSYK üyeleri seçiminde, ilk 2 turda 5’te 3 çoğunluk aranacak. Seçim son tura kalırsa kura yöntemi devreye girecek. Yargıdaki çift başlılığa son verilmesi de hedefler arasında. Bu doğrultuda askeri yargı bütünüyle kaldırılacak. Askeri yargıdan Anayasa Mahkemesi’ne 2 üye veriliyordu, askeri yargı lağvedildiği için Anayasa Mahkemesi’nin 17 olan üye sayısı 15’e inmiş olacak. Jandarma Genel Komutanı da Milli Güvenlik Kurulu (MGK) üyeliğinden çıkarılacak.
SÜREÇ NASIL İŞLEYECEK?
Meclis Başkanlığı’na sunulan teklif öncelikli olarak Anayasa Komisyonu’nda ele alınacak. Komisyondaki süreç için 15 günlük süre öngörülüyor. Paket daha sonra Genel Kurul’da görüşülecek. En az 330 oyla kabul edilmesi halinde de referandum aşamasına geçilecek. Teklifin referandumda halktan onay görmesiyle sistem değişikliği gerçekleşmiş olacak.
BAHÇELİ VATANSEVERLİK ÖRNEĞİ GÖSTERDİ
Anayasa değişikliğiyle ilgili mutabakatta MHP lideri Bahçeli’nin çok önemli katkısı olduğunu söyleyen Başbakan Yıldırım, “Artık koalisyonlar dönemine son verilmiş oluyor” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Meclis’e sunulan anayasa değişikliği teklifine ilişkin, “Sayın Bahçeli çok büyük vatanseverlik örneği gösterdi. Güzel bir uzlaşmaya girdik, inşallah hayırlısı olur” dedi. Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen Necip Fazıl Kısakürek Ödül Töreni’ne katılan Yıldırım, “Titiz yoğun bir çalışma sonucu sınırlı diyebileceğimiz bu anayasa değişikliği teklifini hazırladık. Son kararı millet verecek. Karar, hepimizin başı gözü üstüne bir karar olacak” ifadelerini kullandı. Anayasa teklifine ilişkin Pazar günü öğle saatlerinde çok kapsamlı bir değerlendirme yapacağını belirten Yıldırım, “Esasında getirilen bu değişiklik teklifinde, başlangıçta MHP, AK Parti ve CHP’nin birlikte çalıştığı ve uzlaşmaya vardıkları 7 maddeden en az 5’i de yer alıyor. Dolayısıyla bir anlamada CHP’nin de mutabık olduğu maddeler var” şeklinde konuştu. Başbakan Yıldırım, “En önemli düzenlemeler yasama ve denetleme görevi sürdüren Meclis güçlendiriliyor. Aynı şekilde yürütme görevini yerine getirecek olan Cumhurbaşkanlığı o da yetki kargaşası sona eriyor. Yürütme için ihtiyaç duyduğu her türlü düzenlemeyi Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapar hala geliyor. Böylece, Meclis’in yürütme üzerinde, yürütmenin de Meclis üzerindeki bir anlamda etkisi asgari düzeye indirilmiş oluyor. Bu da Meclis’i ve yürütmeyi güçlendiriyor. Hepsinden önemli bu getirilen değişiklik ile artık koalisyonlar dönemine son verilmiş oluyor. Sürekli güçlü siyasi iktidar çıkaran istikrarı da beraberinde getiren bir süreci başlatmış oluyoruz” dedi.
AK PARTİ VE MHP’DEN ORTAK AÇIKLAMA
AK Parti Genel Sekreteri Abdulhamit Gül: Yeni Anayasa teklifimizin milletimize hayırlı olmasını diliyorum. 2007 referandumu ile milletimiz Cumhurbaşkanını kendisi seçti. Bu seçimle birlikte melez hükümet sorunu ortaya çıktı. Çok yoğun çalışmalar yaptık. 21 maddelik teklifimizi Meclis’e sunduk. Bu metin bir uzlaşı metnidir. Özellikle 15 Temmuz sonasında milletin siyasetten beklediği ödevi yerine getirme misyonudur. Gençlerin Anayasası diyebileceğimiz bir Anayasa var. Seçilme yaşını 18’e indiriyoruz. Yine güçlü yasama ve yürütme dedik. Mini Anayasa’da CHP’nin de bulunduğu çalışmada uzlaşılan 7 madde de teklife eklenmiştir. HSYK konusunda bir mutabakat gerçekleştirdik.
MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak: Süreç devam ederken seyirci kalmak da mümkündü fakat MHP seyirci kalmak yerine, etki edici bir mahiyette sürece yapıcı, kendi programını, siyasi yaklaşımını ve özellikle Türk milletinin menfaatleri doğrultusunda kayda değer önerilerini sunmuş, bunlar da kayda değer neticeler almıştır. Tam mutabakat çerçevesinde anayasa değişiklik teklifi metni Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından TBMM’ye arz edilmiştir. Teklif, Meclis’te 330-367 aralığında oyla kabul edilirse referanduma gidilecek.
Anayasamız Türk Anayasasıdır. Anayasamızın hiçbir yerinden Türk ibaresinin çıkarılması önerilmemektedir, bu bir tartışma alanı değildir. Anayasamızın değiştirilmesinin teklif edilemeyeceğini ortaya koyan 4. maddesi de dahil olmak üzere ilk 4 maddesi tartışma konusu değildir.
CHP: MHP TABANININ ENGEL OLACAĞINA İNANIYORUZ
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, AK Parti’nin Meclis Başkanlığına sunduğu anayasa değişikliği teklifiyle 140 yıllık parlamenter demokrasiye ağır bir darbe indirilmek istendiğini öne sürdü. MHP’nin, anayasa teklifine imza atmamasına rağmen gündemden kalkmış olan bir konuyu tekrar kamuoyunun gündemine taşıyarak ağır bir tarihi sorumluluk altına girdiğini söyleyen Gök, “Bu tablo içerisinde Milliyetçi Hareket Partisi’nin ısrarla üzerinde durduğu ‘ilk dört madde korunuyor’ şeklindeki iddia da yanıltıcıdır. Çünkü ilk dört madde, Türkiye Cumhuriyetinin demokratik bir rejim olduğunu ifade eder. Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik bir rejim olma iddiası bu anayasa teklifiyle ortadan kaldırılmak istenmekte” görüşünü savundu.
“Milliyetçi Hareket Partisi’nin ileride anlayacağımız ve nedenlerini de hep öğreneceğimiz hangi gerekçeyle böyle bir tablo içerisinde AKP’ye başkanlık sisteminin öneren bir anlayışı gündeme getirdiği ve bunun gerçekleşmesi için katkı sağladığı da her halde sorgulanacaktır” diyen Gök, yine de MHP tabanının sağduyulu davranacağına ve AKP’nin Türkiye’yi sürüklemeye çalıştığı bir rejim değişikliğine engel olacağına inandığını vurguladı.