Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunup, soruları yanıtladı.
Adalet Bakanı Gül, bir kişinin hem Belçika'da hem İzmir'de oy kullandığı iddialarıyla ilgili gerekli soruşturmanın başlatıldığını söyledi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Selahattin Demirtaş'ın cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili, "Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamaları oldu, bunlar tabii Meclis açıldıktan sonra değerlendirilip tartışılacak konular. Şunu söylemek lazım; tutuklama, bir kişi aday oldu diye yapılan bir tutuklama değil, bir kişinin tutuklu olup olmaması, serbest kalıp kalmaması da hiçbir zaman bizlerin söyleyeceği husus değil. Mahkemenin takdiridir, mahkeme karar verecektir." dedi.
NTV canlı yayınında soruları yanıtlayan Gül, OHAL sırasında seçimlerin yapıldığına dair dünyada ve Avrupa'da bazı örneklerin bulunduğunu dile getirerek, Türkiye'de de yapılmasının herhangi bir sorunu gündeme getirmeyeceğini söyledi.
Türkiye'deki en güvenli alanlardan birinin seçim güvenliği olduğunu aktaran Gül, 1 Kasım'daki seçimlerden daha güzel bir sonuç alacaklarına inandığını, seçime doğru yaklaştıkça halkın ve "Türkiye'yi maceraya atmayacağım" diyenlerin sayısının arttığını kaydetti.
FETÖ İLE MÜCADELE
Yargılamaları siyaseten eleştirenlere, "Siz FETÖ'cülerin yargılanmasından mı rahatsız oluyorsunuz?" diye soran Gül, Türk yargısının, bağımsız ve adil yargılama şeklinde çalışmalarını yürüttüğünü, bu tavrından da vazgeçmeyeceğini dile getirdi.
Yargıdan 4 bin FETÖ'cü hakim ve savcının ihraç edildiğini anımsatan Gül, bu kişilerin görevdeyken verdiği kararlarla ilgili adım atılıp atılmayacağı yönündeki soruyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
"Daha çok Ergenekon ve Balyoz gibi belli bir süreç ve kişilere yönelik yargılama yapıldı. Bunları da tüm avukatlar ve taraflar biliyor. Herkesin yargı yolu açık. Bu konuda varsa bir haksızlığa uğradığını düşünen, yargı yollarına başvurabilir."
DEMİRTAŞ'IN CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI
Bakan Gül, Selahattin Demirtaş'ın cumhurbaşkanlığına aday olması ve HDP'nin bu seçimlerde alacağı oyu kritik görüp görmediğine ilişkin bir soru üzerine, şöyle konuştu:
"Biz başka partileri takip etmiyoruz. Milletimizle daha fazla bir araya gelerek, hedeflerimizi gerçekleştirmek için göreve talip olmaya çalışıyoruz. Karar merci sandık olacaktır. Bizi sadece milletimizle olan diyaloğumuz ilgilendiriyor. Diğer konuda ise Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamaları oldu, bunlar tabii Meclis açıldıktan sonra değerlendirilip tartışılacak konular. Şunu söylemek lazım; tutuklama, bir kişi aday oldu diye yapılan bir tutuklama değil, bir kişinin tutuklu olup olmaması, serbest kalıp kalmaması da hiçbir zaman bizlerin söyleyeceği husus değil. Mahkemenin takdiridir, mahkeme karar verecektir. Mahkeme böyle bir karar vermiş ve realite budur."
Muhalefet partisinin, göreve gelmesi durumunda cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden vazgeçip eski sisteme döneceğine dair açıklamalarını eleştiren Abdulhamit Gül, "16 Nisan'da millet bu sisteme onay verdi. 'Bunu değiştireceğim, millet yanlış yapar ben yanlış yapmam' gibi bir tavrı ben kınıyorum. Siyaset, millete saygı duymaktır. Biz sistem değişikliğini referandumla oyladık. Millet kararını vermiştir. Buradan geri dönüş anayasa değişikliği olmadan mümkün değildir." diye konuştu.
GÜNDEMLERİ CHP GENEL BAŞKANLIĞI
Gül, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bakanların, eleştirilerini CHP'den çok cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'ye yönelttiği yönündeki iddialara da değinerek, şunları kaydetti:
"Sayın Muharrem İnce ve Kılıçdaroğlu'nun gündemleri, CHP Genel Başkanlığı. Birisinin hedefi pozisyonu korumak, diğerininki de genel başkan olmak. Türkiye'yi yönetmek, cumhurbaşkanı olmak gibi bir hedef yok. Tek hedefleri 24 Haziran sonrasında genel başkan olma hedefleri var. Öte yandan, doğal olarak ana muhalefet partisinin adayı olması nedeniyle gündemde, doğal. Ama biz sayın İnce'nin de hayallerini gerçekleştirmek için milletimizin desteklerini bekliyoruz."
SÜRESİZ NEFAKA TARTIŞMALARI
Tartışmalara neden olan süresiz nafakanın kaldırılmasına yönelik iddialara da değinen Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kadının korunması esas ama iki yıl evli kalmışlar sonra medeni şekilde ayrılmışlar. İki sene evlendiler diye birbirleriyle ölene kadar hukuken bunları bağlamak doğru değil ama esasen kadını korumak kırmızı çizgimiz."
İki yıl nafaka ödedikten sonra başka formüllerle devletin desteklemesi yönünde çalışma yapmayı planladıklarına işaret eden Bakan Gül, Avrupa'daki örnekleri incelediklerine değindi.
Bu konuda onlardan da esinlenerek kadını da koruyan bir taslak hazırladıklarını anlatan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, bu konuyu seçim sonrasında ilgililerle paylaşıp neticeye ulaştırmayı amaçladıklarını sözlerine ekledi.
GAZİANTEP/AA