Türkiye ziyaretinde Suriye'deki son durumu ele alan görüşmeler gerçekleştiren ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Ankara Esenboğa Havalimanında ABD'li basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"Türkler, Başkan (Donald Trump) tarafından çarpıcı şekilde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda ortaya konulan Suriye'deki ana hedeflerimiz konusunda bizimle hemfikir." diyen Jeffrey, bu hedeflerin İran'ın Suriye'den tamamen çekilmesi, çatışmaları hafifletmek ve siyasi süreci yeniden canlandırmak olduğunu söyledi.
Tahran zirvesinde ateşkese yanaşmayan İran ve Rusya'ya karşın Türkiye'nin söylemlerinde ısrarcı olduğunu vurgulayan Jeffrey, "Yani Türkiye çeşitli diplomatik ve askeri adımlar atarak sözlerinden vazgeçmeyeceklerini gösterdi. Bu çok önemliydi." ifadesini kullandı.
Ağır silahların çekilmesinin söylentilere göre tamamlandığını ifade eden Jeffrey, Türkler ve büyük oranda Rusların da bu konuda mutabık olduğu bilgisini paylaştı. Jeffrey, teröristlerin tamamının silahsızlanma bölgesini henüz terk etmediğini belirterek, "Ancak bölgeden bazı teröristler geri çekildi." dedi.
Jeffrey, ABD askeri güçlerinin Suriye'nin güneyinde ve kuzey doğusunda terör örgütü DEAŞ'a karşı operasyonlara devam ettiğini vurgulayarak Türkiye'nin de bu kapsamda İdlib'in kuzeyi ve El-Bab'da bulunduğunu kaydetti.
UMUYORUZ Kİ KORKUNÇ ŞEYLER YAPMAYACAK HÜKÜMET KURULUR
Jeffrey, Türkiye ile Rusya arasındaki İdlib mutabakatının hala devam ettiğini öğrendiğini ifade edere, kurulacak Anayasa Komitesi'nin Suriye'de seçimlerin ilk adımı olmasını umduklarını belirtti. Jeffrey, "Umuyoruz ki Suriye'de halkına bir daha korkunç şeyler yapmayacak yeni bir hükümet kurulur." ifadesini kullandı.
Kimyasal dahil, İdlib'e yapılacak herhangi bir saldırının çatışmayı pervasızca artıracağını söyleyen Jeffrey, "İdlib'e girilseydi büyük bir kaos olurdu ve esasında bu, Suriye hükümetine karşı silahlı direnişin de sonu anlamına gelirdi. Türkler bunun önüne geçti." diye konuştu.
Jeffrey, Soçi mutabakatı'na değinerek, Türkiye'nin bu tehlikeyi engellediğini kaydetti.
SİYASİ SÜRECİ YENİDEN CANLANDIRMA
Suriye'de siyasi çözüm sürecine değinen Jeffrey, "Ülkenin yüzde 40'ı rejim kontrolünde değil. Türklerle halihazırda Başkan Trump'ın deyimiyle 'siyasi süreci yeniden canlandırma' aşamasına tekrar nasıl geliriz diye istişare ediyoruz. Yani siyasi süreç bizim hedefimizin merkezini oluşturuyor." ifadelerini kullandı.
Anayasa Komitesi çalışmalarına ilişkin Jeffrey, "Komite için listeler tamamlandı ve BM Genel Sekreteri Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'nın biraz daha yol alarak önümüzdeki haftalarda bu Anayasa Komitesini kurmasını bekliyoruz." dedi.
Jeffrey, eğer başarılırsa bu gelişmenin önemli bir ilerleme olacağını kaydederek, yine de önceliklerinin DEAŞ'la mücadelenin yanı sıra Suriye'nin istikrara kavuşması olduğunu ve bunun içinde Türkiye ile iş birliği içinde olduklarının altını çizdi.
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey, şunları kaydetti:
"Şu anda Türklerle bir Arap bölgesi olan Münbiç'te de birlikte çalışıyoruz. Daha önce burada Türklerin PKK'nın yan uzantısı olduğunu addettikleri ve buna dikkat çektikleri YPG ile birlikte çalışıyorduk. Bununla başa çıkmamızın bir yolu ABD Dışişleri Bakanı Pompeo ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun haziranda bir araya gelerek Türklerle mutabık kaldığımız Münbiç'teki yol haritası. Bu hala yürürlükte.
Münbiç'te ortak devriye gezecek güçlerimiz Türkiye'de eğitim veriyor. Burada amaç, Türkiye'ye çok yakın olduğu için Türkleri tatmin edecek güvenli bir bölge oluşturmak, bizim de tatmin olacağımız, yerel halkın güvende olacağı ve YPG'yi Fırat'ın doğusuna tekrardan çekmek. Dolayısıyla burası önemli bir bölge ve Türklerle (Suriye'nin) kuzeydoğusunda neler yapacağımıza dair sürekli görüşüyoruz. Burası YPG'nin buradaki varlığından ötürü Türkler için önem teşkil ediyor."
KÜRTLERDEN ULUS OLUŞTURMA ÇABAMIZ YOK
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde oluşacak terör örgütü PKK ile bağlantılı bağımsız bir yapı konusunda endişeleri olduğunu vurgulayan Jeffrey, "Bu Türkiye'ye karşı bir tehdit. Biz herşeyden önce Suriye'nin toprak bütünlüğünden, birleşik bir devletten yanayız ve Suriye'nin kuzeydoğusunda bir ulus oluşturma çabası içerisinde değiliz." ifadelerini kullandı.
Jeffrey, Suriye'de istikrarlı bir yönetimin yanı sıra hem Kürt ve hem Araplar ile bölgedeki toplulukların güvenliklerini önemsediklerini belirterek, "Ancak burada uzun dönemli bir siyasi gündemimiz yok, askeri gündemimiz mevcut." şeklinde konuştu.