Hürriyet gazetesinden Toygun Atilla'nın haberine göre, ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nda irtibat görevlisi olarak çalışan Metin Topuz, 25 Eylül’de gözaltına alındı, 4 Ekim’de ‘casusluk’ iddiasıyla tutuklandı. ABD ile Türkiye arasında vize krizine neden olan süreç, bu tutuklamayla başladı. Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Genel Müdürlüğü tarafından Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü ve Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü’ne gönderilen 10 Ekim 2017 tarihli bir yazıyla ABD’nin Türkiye’ye ‘cep telefonu’ için nota verdiği ortaya çıktı.
‘TELEFON ABD DEVLETİNE AİT’
Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Genel Müdürü Mehmet Samsar imzası taşıyan yazıya göre, ABD’nin verdiği notada Metin Topuz’un kullandığı cep telefonunun ABD devletine ait olduğu, ABD’nin Topuz’un tutuklanmasının ardından savcılık kararı ile el konulan cep telefonunun en kısa sürede iadesini istediği ifade edildi. Yazıda, notada yer alan şu sözlere de dikkat çekildi: “Notada devamla Metin Topuz’a ait ... ... .. .. numaralı cep telefonu veya ........... seri numaralı SIM kart ile bağlantılı her türlü bilgi ve verinin Konsolosluk İlişkileri hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 33’üncü maddesi uyarınca, Konsolosluk arşiv ve belgelerinin dokunulmazlığı kapsamında olduğu kaydedilmektedir.”
17 ARALIK RAPORUNU ABD'YE GÖTÜRDÜ İDDİASI
ABD ile vize krizine neden olan ABD Başkonsolosluğu irtibat görevlisi Metin Topuz’un firari FETÖ şüphelisi Bankalar Yeminli Murakıbı Osman Zeki Canıtez tarafından 17 Aralık 2013’teki operasyonlarından sonra savcılığın talebi üzerine hazırlanan raporu ABD’ye götürdüğü iddia edildi. Savcılığın iddiasına göre, 17 Aralık soruşturmasının FETÖ şüphelisi eski savcısı Celal Kara, 25 Aralık’ta Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan (BDDK) bilirkişi ataması yaptırdı. Bu atamadan diğer soruşturma savcılarını haberdar etmedi. BDDK Denetim 1. Daire Başkanlığı’ndan soruşturma dosyası için bilirkişi olarak atanan Bankalar Yeminli Murakıbı Osman Zeki Canıtez, 28 Ocak 2014’te 95 sayfalık rapor düzenledi. Rapor aynı gün dosyaya girdi. Raporun tesliminden 1 gün sonra 29 Ocak 2014’te Celal Kara soruşturmadan alındı, infaz savcılığında görevlendirildi.