Bakan Ömer Çelik'in açıklamalarının satır başları şöyle:
Sürekli Türkiye karşıtlığı yapılması doğru bir siyaset tarzı değil. Türkiye'de dokunulmazlık belli milletvekillerine dönük olarak kapatılmadı, tüm vekiller için kaldırıldı. Seçilmişlere kanunlar çerçevesinde hareket ettiği sürece tabii ki dokunulmaz.
Sivil siyasete geçmişten beri darbelerin yaraladığını söylüyoruz ama terör örgütlerinin de yaralamasına izin vermemeliyiz. Milli birlik ve kardeşlik süreci içerisinde kimliklere dönük yasakların ortadan kaldırılması ve terör örgütüne silah bıraktırılması çok yönlü politikalar izlenmiştir.
Türkiye'yi terk etmesi gereken silahlı gruplar Türkiye'yi terk etmedi. Buna karşı çıkması gereken ilk parti HDP'dir. Bunun yerine terör örgütünden daha ileri bir dil kullanarak 'hendekler bizim kazanımımızdır' anlayışı teröristin cenazesine katılması. Bunların hepsi terör faaliyetidir.
KİMSENİN MECLİS'İ TERK ETMEMESİ LAZIM
Teröre sempati gösterilmesi söz konusu olamaz. Hiçbir Avrupa parlamentosunda TBMM'deki kadar ileri bir konuşma yapılmıyor orada her görüş dile getiriliyor. Pek çok Avrupa ülkesinde bu söylemlere müsaade bile edilmez.
DAEŞ söz konusu olduğunda dünyayı ayağa kaldıracaksınız, bu doğrudur, DAEŞ kanlı ve vahşi bir terör örgütüdür… PKK söz konusu okunca sempati moduna geçeceksiniz… Bu kabul edilemez. Kimsenin meclisi terk etmemesi lazım.
BUGÜN GÜÇLÜ İLİŞKİLER KURMA GÜNÜDÜR
Türkiye AB ilişkilerini zedelemeye, buna zarar vermeye çalışanlara fırsat vermeyeceğiz. Türkiye’yi Avrupa ilişkilerinden kopmuş gibi göstermek boş bir iştir. Bugün Türkiye ile AB arasında yeni köprüler yeni diyalog kanalları, güçlü ilişkiler kurma günüdür.
Türkiye AB ilişkileri için bütün alanları fırsata dönüştürebiliriz. Yapıcı eleştiriler ve pozitif ajandayla yepyeni bir dönem açabiliriz. Kimse kimseye ders vermeye kalkmasın parmak sallamasın. El sıkışalım aynı masa etrafında konuşmaya devam edelim.
NAZİLER, FETÖ YANINDA ÇIRAK KALIR
'Lüksemburg Dışişleri Bakanı’nın FETÖ operasyonlarını, Nazilerin yaptığı tasfiyeye benzeten sözleri ile ilgili olarak) Lüksemburg Dışişleri Bakanı’nın aslında olumlu yaklaşım üretmesini beklerdim. Burada bir tarih bilgisi eksikliği var. Türkiye’nin şu andaki mücadelesi tam tersine Naziler iktidardan gittikten sonra Nazilerle yapılan mücadeleye benziyor. FETÖ yanında Naziler çırak kalırlar, ilkokul öğrencisi gibi kalırlar. Savaş uçaklarıyla, helikopterlerle kendi halkını katletmiş bir örgüt.